Clinton'a "Kızım bak git!" dedim, tınlamadı geldi.. Bakın neler olmuş?

"Kızım bak git!" dediğim halde, tınlamadı geldi Hillary Clinton.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başakan Recep Tayyip Erdoğan ve Davutoğlu Ahmet'le ayrı ayrı görüşen Clinton, oldukça neşeli ve keyifli görünüyordu.

ABD Dışişleri Bakanı Clinton, "Dünyayı gezdim. Ama geldiğim en keyifli ülkelerden biri Türkiye dir" dedi.

Basında çıkan fotografları görmüşsünüzdür.

Gerçekten de keyifli, bir okadar da yetenekli.

Geçiyordum uğradım edasıyla, adeta sahne oyuncularına taş çıkartır gibiydi.

Hele Gül ile çekilmiş fotografta, "Akrabam, dostum, arkadaşım" edası, hafızalardan silinmeyecek formattaydı.

Neden keyifli olmasın, neden kendini iyi hissetmesin Clinton Türkiye'de?

Esad rejiminin sonu geldiği, Esad sonrasında Suriye'deki yeni oluşumlar konuşulmuş Dolmabahçe'deki Başbakanlık Ofisi'nde Erdoğan ve Tarabya Huber Köşkü'nde Gül'le. Daha sonra Davutoğlu Ahmet'le İstanbul'da bir Otel'de.

Otuz yıldır devam eden terör meselesi öncelikli sorun olarak dururken Suriye bağlamında yapmış olduğu ziyaretine yapacağım yakıştırmaya kelime bulamıyorum.

Türkiye'nin terör'e karşı verdiği mücadeleyi desteklediğini, teğetten deyinmeden de geçmedi Clinton, bir parmak bal misali..

Türkiye'de bulunan mültecilere 5.5 milyon dolar  yardım gönderecek miş Clinton.

Ya terör için ne kadar dolar dersiniz?

Sıfır..

"Terör için silah ve mühimmat satıyor ya Türkiye'ye, daha ne yapsın" dediğinizi duyar gibiyim..

Evet arkadaşlar, 'emperyal güç' budur işte. Şekilde görüldüğü gibi..

Ah benim yurttaşlarım, ah benim sade vatandaşım, bi uyanabilsek uykumuzdan, bi sorgulamanın ne olduğunu öğrenebilsek çok şey değişecek bu ülke'de.