Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Şubat '15

 
Kategori
Çocuk Sağlığı
 

Çocuğa Çikolata yiyemezsin denir mi?

Çocuğa Çikolata yiyemezsin denir mi?
 

Asya'nın kreşteki 4 yaş doğum günü


Alerji ile tanışma sürecimizi anlatmıştım ilk yazımda.

Alerjenin bize neler yaptığını, hata affetmediğini iyice anladıktan sonra sıra Asya'ya neleri, neden yememesi gerektiğini anlatmaya geldi.

Uzun bir süre yani nasıl davranmam gerektiğini çözemedim. Bende panik olmuştum sonuçta ve net hayırlarım vardı. Onlar acı, yiyemezsin filan.. Ama yasak tatlı geliyor tabi. İstedikçe istiyor. Vermedikçe sinirleniyor. O sinirlendikçe ben çaresizleşiyor ve agresifleşiyorum. Çıkmaz sokak yani...

Düşünsene çocuk çikolatayı nasıl yiyemez.. Acımasızca...

Markete gitmek yasak. Bir cafeye oturup birşeyler içsek olmaz. Uzun süre bu yüzden eve kapandık. Bir süre sonra baktım olmayacak yaptım sütlacı, keki çıktım dışarı. Cafe'de Asya'ya çaktırmadan garsona verdim. "Zaten bunlardan başkasını istemez bize servis yaparken kıza da bunları getirirsin." Baktım işe arıyor bir süre böyle idare ettim. Asya bu oyunu yememeye başladığında ben zaten onu ikna etmeyi başarmıştım.

Şöyle;

Başta tabi hergün severek yediği şeylere hayır demek zor oldu, daha doğrusu ikna etmek. 3 yaşındaki çocuğa anlatmak çok zor. Önce acı bu dedim. Kafasındaki acı kavramı karışmaya başladı. Sonra bu seni acıtıyor dedim. Boğazın acıyor. İlk nefessiz kaldığı günü hatırlattım sürekli. Bu sütü içtiğin, bu çikolatayı yediğin için oldu. O yüzden vermiyorum sana dedim. 

Neden? diye sormaya başladı. Bu dedim inek sütü, bazıları inek sütü içemez sende onlardan birisin. Senin keçi sütü içmen lazım ve keçi sütü daha güzel. Çikolatada, dondurmada, marketten aldığımız bisküvide de inek sütü var ve o yüzden yiyemezsin. Yediğin zaman ayakların şişer, boğazın şişer vs. Sürekli anlattım. Okulda da çok yardımcı oldular. Neden tabağında herkesten farklı şeyler olduğunu anlattılar ve Asya bizi çok zorlamadan anladı. Ama tabi bizim vicdanımız onun tabağının farklı olmasına razı olmadı. Kreşte nutella kalktı, yerine tahin-pekmez geldi. Ben kreşte ikindi öğünlerinde ne varsa aynısından yapıp gönderdim hergün. Tek sorun doğum günleri... Ama her doğum günü olduğunda Asya için küçük pastalar yaptım. 

Bir süre sonra Ali Baba'nın Çiftliği şarkısındaki ineğe bile tahammül edemedi ve "o acı anne keçi olsun" demeye başladı. Artık Ali Baba'nın Çiftliğinde inek değil keçiler var :)))

En büyük derdim çikolata tabi. Evde önce ona göre bir çikolata yapmalıyım ve ondan sonra karar vermesini sağlamalıyım diyerek. Evde çikolata denemeleri yapmaya başladım. Keçiboynuzu tozu, kakao yağı ve pudra şekeriyle... Çok güzel kalıplarda çikolatalar yaptım. Bayıldı... Sonra keçi tereyağı, pudra şekeri, bal ve keçiboynuzu tozu ile sürülebilir çikolata yaptım ve bu hepsinden güzel oldu. Bunları beğenip yedikten sonra yine market çikolatası istediğinde bir kumar oynadım ve verdim. "İstersen ye, ama biliyorsun bunlar canını yakıyor. Sen artık büyüdün ve bunun kararını kendin vermelisin" dediğimde önce düşündü. Sonra yaşadıklarını hatırlamış olacak ki "anne sen bunu ablama ver o inek yiyebiliyo, bana tahin-pekmez ver" dedi. 

Şimdi mi? Yine eve sokmuyorum ama Asya artık kararını kendisi veriyor. 4 yaşında kocaman bir insan o. Ve çevremdeki tüm çocuklardan çok sağlıklı besleniyor. Ayrıca kefir içirmeye başladığımdan beri vücudu alerjenleri tolere etmeye başladı ve doktorumuz "Asya bir mucize seneye belkide tamamen kurtulacak" dedi. Bu arada ben küçük denemeler yapıyorum ve vücudu tepki vermiyor :))

Astımımız haricinde herşey yolunda ve astım artık bize vız gelir :))) 

http://bahareli.blogspot.com/

http://blog.milliyet.com.tr/alerji-ile-nasil-tanistik-/Blog/?BlogNo=489556

 
Toplam blog
: 22
: 1914
Kayıt tarihi
: 05.07.14
 
 

Aslen ressam, biraz grafiker, tesadüfen televizyoncu, kendince okur-yazar, şu sıralar Beylikdüzü ..