Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Nisan '10

 
Kategori
Eğitim
 

Çocuğumuzu dinledik mi?

Alanımızla ilgili konuları bilmemiz gerekiyor. Çeşitli alanlardan bilmemiz icap ettiği kadar öğrenerek kendimize yetiştirebiliriz. Yetişmenin öncülü de istediğimiz alanda eğitim almamız gerekir.

Mesleğimizle ilgili olunca kendimizi aşmamız icap eder. İşimizin asgarisi değil çağın gerektirdiği şekilde ve başkalarına da mükemmel şekilde aktarma şansı bulabilecek şekilde öğrenmeliyiz. Meslek seçiminde başlar bu meslekte ilerleme sevdası. Eğer öğrencinin istediği yönde ve mevcut zekâ çeşidinin gerektirdiği mesleğe yönelirse başarılı olur. Sosyal zekâsı olan bir öğrenci sayısal da başarılı olamaz.

Öğrencilerimizin meslek seçiminde aile büyükleri dikteden kaçınmalılar. Öğrenciler kendilerinin istedikleri ve sevdikleri mesleki alanlarda okumalılar. İnsanın gönlünden geçen okulu tercih etmesini önlersek okullarda mutsuz, başarısız, sıkıntılı insan manzarasından kurtulamayız. Seçecekleri alan konusunda öğrencileri gerçek anlamda özgür bırakmalıyız. Öğrencilerimize rehberlik yapıldığında kendisinin düşündüğü okulu tercih etmesine müsaade edilmeli.

Büyüklerine öğrenciler okul tercihlerinde yardımcı olur musunuz diye dilekte bulununca? Büyükleri zannediyor ki, gönlümde ki okulu soruyor. O genç ve gençliğe ilk adımını atan öğrenci öğüt verseniz diyor aslında. İllaki sizin dediğinizi yazayım demiyor. Bizim büyüklerimizden ümidimiz vardır. Bizlere yol gösterme konusunda. Yalnız onlar öğrencilerin danışma esasına dayalı sorularını büyüklerimiz farklı anlarlalar. Bundan dolayıdır ki, daha ileri götürdükleri danışmanın sonucuna şahit olmak hiçte iç açıcı değil. Okullarda ki öğrencilere tercihle yerleştikleri okulunu neden seçtiğini sorduğunuz da? Öğrencilerin verdikleri cevaplar hazırdır. Ben aslında bu okulu tercih etmemiştim. Benim niyetim daha farklı okul tercih etmekti. Tercih etseydin dediğinizde cevabını alıyorsunuz. Belki de sormasam daha iyimiydi ki de dediğimiz anlar olmuştur.

Babam çocukluğunda bu okulda okumak istemiş ama okuyamamış. Onun okuyamadığı okulu illa ki benim okumamı istedi. Ne kadar yalvardıysam da babam sözümü dinlemedi. Benim haberim yokken tercihi yapmış, tercihimi onaylatmış. Bir başkasından şunu duyabilirsiniz. Okulu hiç düşünmemiştim. Aklıma bile gelmemişti. Nereden teyzeme sordum ki. Teyzemin çocuğu yoktu. Ona akıl danışayım diye teyze okul tercih yapmamam gerek yardımcı olur musun dediğimde, içinde ki ukde kalmış okulu önerdi. Aileme de illa ki o okulda okusun diye de baskı yaptı. Teyzemin kurbanıyım diyen sesleri duydunuz mu hiç? Kendisine zora ki tercih yaptırıldıkları okuldan nefret içinde okumaya çalışan öğrenciler var mı çevrenizde? Birçoğumuz yok der.

Bizim ailelerde özgürlük sınırlı olduğundan olsa gerek, çocuklarımıza söz hakkı vermiş gibi yaparız. Hiç konuşamıyorum da diyemez evlatlarımız, nasıl desin ki, büyüklerimizin tepkisini biliriz. Öyle büyüklerimizin yaptıkların usulü dairesinde de olsa boyun bükülmeli. Aile de böyle olunca durum hayatın diğer alanlarında da büyüklerin idaresi altında hayat sürersek uslu çocuk oluruz. Onların istekleri büyülüdür. Yoksa kınanırsınız. Hatta çok iyiyizdir. Yok, çocuk veya vatandaş az derdini anlatırsa huysuzdur. Ailede böyleyse, diğer çevrelerde fark var diyebilir miyiz? İnsanın çocukluğundan beri özgürlük arayışında olması da ne kadar sıkıcıdır. Çocuğunuzun hayatında ki önemli kararlarında çocuklarınızı duydunuz mu, dinlediniz mi? Dinlenilmek bence dünyanın en büyük ödülüdür.

 
Toplam blog
: 375
: 678
Kayıt tarihi
: 12.07.08
 
 

Mehmet Şener 1964 doğumluyum, Burdur-Gölhisar'da yaşıyorum. Doğum yerim Burdur/Atınyayla . Lisans..