Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Ekim '10

 
Kategori
İzmir
 

Çocuğuna bağırdı diye öğretmeni dövdü!

Çocuğuna bağırdı diye öğretmeni dövdü!
 

ARZU ÖĞRETMEN SALDIRIYA UĞRADI


Toplu yaşanılan yerlerde uyulması gereken kurallar vardır. Sinema, işyeri, otel, apartman gibi. Okul da toplu yaşanılan yerlerden biridir. Uyulması gereken kuralları vardır. Burada konulmuş kuralları uygulayacak olanlar da okul yöneticileriyle öğretmenlerdir.

Her okulda teneffüslerde öğretmenlerden biri ya da birkaçı nöbetçi olarak görev yapar. Kırk dakika ders anlatıp çene yorduktan sonra bahçede ayakta dolaşarak çocukları izler. Aşırı davranışta bulunarak arkadaşlarına zarar vereni uyarır. Ders zili çaldığında ise çocukların bir an önce sınıflarına girmeleri için çaba harcar.

Buca Çamlıkule İlköğretim Okulu'nda çalan teneffüs ziliyle birlikte tüm çocuklar bahçeye fırladı. Matematik öğretmeni Arzu Tezcan o gün teneffüs nöbetçisiydi. Çocuklar oyunlar oynayıp koşuştururken ders zili çaldı. Arzu Öğretmen çocukları sınıflarına girmeleri için uyardı. Tüm çocuklar sınıflarına giderken 5. sınıf öğrencilerinden R.O., dakikalar geçtiği halde sınıfına gitmemekte ısrar ediyordu. Arzu Öğretmen kendisinin de derse geciktiğini düşünerek R.O.'ya sesini yükselterek bağırdı.

R.O. okul çıkışı eve gittiğinde annesine, öğretmeninin kendisine hakaret ettiğini ve kriz geçirerek bayıldığını söyler. Çocuğunun bu sözleri üzerine sinirlenen anne M.O., ertesi sabah erkenden okula giderek Arzu Öğretmen'i bekler. Öğretmen okulun bahçesine girer girmez üstüne yürür. Bahçede toplanmış olan öğrencilerin, velilerin ve öğretmenlerin önünde Arzu Tezcan'a hakaret edip saldırır. Neye uğradığını anlamayan öğretmen dengesini kaybederek yere düşer.

Saldıran da saldırıya maruz kalan da anne. Biri öğretmen, diğeri ev hanımı.

Arzu Öğretmen sınıfta dersini anlattıktan sonra teneffüsteki görevine koşuyor. Amaç orada da düzeni sağlamak. Çocuklara göz kulak olmak. Kurallara uymayanı uyarmak.

Evdeki anne M.O.'nun uyarmaya bile tahammülü yok. Çocuğuna bağırmayacaksın. Çünkü sen öğretmensin, bağırmadan sesini yükseltmeden çocuğumu eğiteceksin. Sıkmayacaksın çocuğumu. Yoksa herkesin önünde haddini bildiririm! Bu ne tahammülsüzlük!.. Bu ne saygısızlık!...

Peki nasıl eğiteceğiz çocuklarımızı. Evde ilgi yok, okulda da olmasın.

Bu tür yaklaşımlarla geldiğimiz nokta ortada. Üniversite sınavlarında binlerce SIFIR puan.

Okulda olunması gereken saatlerde internet kafeler tıklım tıklım dolu. Dershane önlerinde gruplar halinde sigara molaları.

Okulda öğretmene yapılan bu saçma davranışla çocuğa iyilik mi edilmiş oluyor?

Çocuğun lafıyla gidip öğretmene saldırmak hangi mantığa sığar?

Siz böyle saygısızca davranırsanız öğretmenler robot gibi dersini anlatır çıkar. Fazla da bir şey bekleyemezsiniz. Eğitim olmazsa öğretim de olmaz.

Sonucunda da bir sürü boşta gezer lise mezunu.

Herkesin aklını başına toplayıp öğretmenlere sahip çıkması gerekir.

 
Toplam blog
: 233
: 980
Kayıt tarihi
: 07.01.10
 
 

İzmir doğumluyum. Ege Üniversitesi Gazetecilik Yüksek Okulu mezunuyum. Kısa denilebilecek bir sür..