- Kategori
- Sağlıklı Yaşam
- Okunma Sayısı
- 9489
Çocuk sahibi olmak isteyen kadınlarda yumurtalık rezervi çok önemli
Kadın dediğin pek çok zorluğu beraberinde yaşıyor. Bir kere anne rahmi olmadan çocuk sahibi olmak hayal. Rahimin varlığı da yetmiyor çoğu zaman, yumurtalıklar, tüpler, kanallar da sağlıklı ve fonksiyonlarını yerine getiriyor olmalı. Baba adayının da buna benzer dertleri var elbette. Sanırım her iki cinste de yaşın ilerlemesi ve kadınlarda yumurtalık, erkeklerde sperm kalitesinin azalması çok daha kritik bir faktör.
Rahimde sorun varsa, yumurtlama bozuksa, tüpler tıkalıysa, erkekte sperm hareketliliği azalmışsa ya da sayısında düşüş varsa hormon ilaçlarıyla ya da mikro cerrahi ile devreye girilebilir. Ancak kadınlarda yumurtalık rezervinde ciddi azalma varsa, tüp bebek işlemine giderken daha ilk basamakta 1-0 yeniksiniz demektir. Malesef durum böyle çünkü yumurtalıkta yeteri kadar kaliteli rezerv yoksa ne verilen ilaçlar ne de eşinizin sağlıklı olması size yardım etmiyor. Yumurtalıktan alınacak yumurta yoksa, tüp bebek de yok, embriyo olabilmesi için 1 yumurta ve 1 sperm şart çünkü. O yüzden yumurtalık rezervi direkt kadının gebe kalmasıyla doğru orantılı. Kaynaklar tükenmeden bu gidişata bir dur demeli.
Nelere dikkat etmeli dersek ?
Kadın doğurganlığı menopoza 10 yıl kala azalmaya başlar. Bu süreç 37 yaşından itibaren menopoza kadar giderek hızlanmaktadır. Yumurtalık rezervindeki azalmanın iki önemli yönü vardır:
1. Azalma süreci kişiden kişiye göre çok değişken süreler içinde olabilir. Bazı kadınlar otuzlu yaşların başlangıcında gebe kalmada güçlük çekerken, diğerleri kırklı yaşların ortasında hamile kalıp doğum yapabilirler.
2. Yumurtalık yaşlanmasının tanısı adet düzeninin bozulması ya da ateş basması, terleme gibi şikayetlere dayanılarak yapılamaz. Aslında bu şikayetlerin ortaya çıkmasından yıllar önce yumurtalık fonksiyonel yeteneğini kaybetmeye başlar.
( Acaba biz kadınlar yaşarken bu durumun farkında mıyız ? % 90 hayır ! )
Ancak yine de adet döngünüzde kısalma, adet miktarının azalması gibi değişiklikler ortaya çıkarsa bu durum yumurtalık rezervinin azalması veya erken menopozla ilişkili olabileceğinden mutlaka doktora danışılmalıdır.
Yumurtalık rezervini etkileyen faktörler:
Sigara
Kanser tedavisinde kullanılan ilaç ya da ışın tedavisi
Genetik (anne, teyze, kızkardeşte erken menopoz)
Biyolojik yaş, kronolojik yaştan daha önemli !
Biyolojik yaş, kronolojik yaştan daha önemlidir. Özellikle yardımcı üreme teknikleri ile tedaviye başlamadan önce kadının yumurtalık rezervi hakkında fikir sahibi olunmalıdır. Yumurtalık rezervi düşük olan kadınlar genç yaşta olsalar da gebelik oranları düşmektedir.
Yumurtalık rezervinin değerlendirilmesinin çeşitli metodları vardır. Adet döngüsünün ilk yarısında yapılan ultrasonografi ile yumurtalıklardaki foliküllerin sayımı, yumurtalık boyutlarının ölçümü, hızlı güvenilir ve kolay bir yöntemdir.
Bunun yanında adetin 2/3. günü kanda bakılacak FSH değeri hastanın yumurtalık rezervi hakkında bilgi verecektir. FSH ölçümü, kadınların infertilite tedavilerine cevabını değerlendirmede etkili, gebelik elde etme oranlarıyla iyi uyum gösteren, yumurtalık rezervini doğru şekilde ortaya koyan bir testtir.
Aynı şekilde adetin 2/3. günü bakılacak estradiol değerinin 80 pg/ ml nin üzerinde saptanması bu olgularda yumurtalık rezervinin ortaya konulmasında çok değerlidir.
Son yıllarda Anti-Müllerian Hormon (AMH), yumurtalık rezervini belirlemede giderek önem kazanmıştır. AMH folliküllerdeki granülosa hücrelerinden salgılanır. Kanda yükselmeye başlar, üreme dönemi boyunca giderek düşer ve menopozda kanda çok az miktarlarda bulunur. AMH adet gününe bağımlı olmaksızın ölçülebilen, yumurtalık rezervini en güvenilir şekilde ortaya koyan, standart bir testtir.
Offf, tıp her geçen gün biraz daha ilerliyor, yeni methodlar ve testler geleceğe dair haber veriyor. Bunlara bakarak hayatımızı programlayalım demiyorum ama, gebe kalmak isteyen ve çocuk da yaparım kariyer de, hatta önce kariyer yapayım diyenlere bu testleri öneriyorum.
FSH ve AMH testleri çok zor testler değiller, basit ve çabuk sonuç veren, doğru yönlendirmeye sebep olacak ön taramalar. Bu testleri yaptırmayı, hele ki 30 ‘lu yaşlara gelmiş ve çocuk sahibi olma fikrini şuna- buna bağlı olarak erteleyen anne adayları için çok önemli buluyorum ben.
Yaptırın , bir nefes alın.
Ya da yaptırın, elinizi çabuk tutun gençler !
Sena Baran
Önerilerine Ekle Beğendiğiniz blogları önerin, herkes okusun.
