Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

AVUKAT DİLBER ÇİFTÇİ

http://blog.milliyet.com.tr/dilberciftci

22 Kasım '19

 
Kategori
Hukuk
 

Çocuk ve Annenin Soyadı

Günümüzde boşanmaların artması ile beraber, çocuk üzerindeki velayet hakkının kapsamı da tartışılır hale gelmiştir. Evlilik birliği içerisinde doğan çocuğun soyadı, ailenin dolayısıyla babanın soyadıdır. Peki evlilik birliği boşanma ile sona erdiği takdirde, velayet kendisinde olan boşanmış anne çocuğa kendi soyadını verebilir mi?

Velayet; anne ve babanın çocuk üzerindeki yönetim ve temsil etme hakkıdır. Velayet evlilik birliği içerisinde anne ve baba tarafından birlikte kullanılır. Ancak anne babanın boşanması halinde çocuğun menfaati göz önünde bulundurularak, velayet hakkı taraflardan birine verilmektedir, ortak velayet hükümleri saklıdır.

Velayet, ana ve babadan birinin ölümü halinde sağ kalana, boşanmada ise çocuk kendisine bırakılan tarafa aittir.

Velayetin Kapsamı Nedir?
Ana ve baba, çocuğun bakım ve eğitimi konusunda onun menfaatini göz önünde tutarak gerekli kararları alır ve uygularlar. Çocuğun eğitimi, sağlığı, üçüncü kişilere karşı çocuğun temsili gibi konular velayet hakkının kapsamında kabul edilmektedir.

Peki boşanmış anne çocuğa kendi soyadını verebilir mi? Soyadı değişikliği velayet kapsamında değerlendirilebilir mi? Kural olarak, taraflar boşansa dahi, müşterek çocuk babanın soyadını kullanmaya devam eder. Velayet kendisinde bulunan anne, çocuğun soyadını kendi bekarlık soyadı olarak değiştirilmesini mahkemeden isteyebilir. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi annenin bu talebini velayet hakkı kapsamında kabul etmiştir.

“… velayet hakkı tevdi edilen annenin çocuğun soyadının kendi soyadı ile değiştirilmesi yönündeki talebinin velayet hakkı kapsamındaki yetkilerin kullanımı ile ilgili olduğu, velayet hakkı kapsamında çocuğun soyadını belirleme hakkının da yer aldığı, aynı hukuksal konumda olan erkeğe velayet hakkı kapsamında tanınan çocuğun soyadını belirleme hakkının kadına tanınmamasının velayet hakkının kullanılması bakımından cinsiyete dayalı farklı bir muamele teşkil edeceği, evlilik birliği içinde doğan çocuğun taşıdığı ailenin soyadını, evlilik birliğinin sona ermesi ile kendisine velayet hakkı tevdi edilen annenin kendi soyadı ile değiştirmesini engelleyici yasal bir düzenlemenin bulunmadığı, somut olayda söz konusu değişikliğin çocuğun üstün yararına da aykırı bulunmadığı ve çocuğun soyadı değişmekle kişisel durumunun değişmeyeceği (TMK m. 27) dikkate alındığında, Anayasa Mahkemesinin benzer olaylarda verdiği hak ihlaline ilişkin kararları da gözetilerek, davanın kabulüne karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.” Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2018/1306 E. 2018/4719 K.

Kararın devamında, annenin çocuğa kendi soyadını vermek istemesi talebinin reddini; Anayasa Mahkemesi’nin, Anayasa’nın eşitlik ilkesinin ihlali olarak değerlendirdiğine değinmiştir. Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür. Anayasa Mahkemesi önüne gelen bireysel başvurularda boşanmış annenin çocuğa kendi soyadını verememesini Anayasaya aykırılık olarak değerlendirmektedir. Yargıtay kararının devamı aşağıdadır:

 “Anayasa Mahkemesi’nin 25.06.2015 ve 2013/3434 numaralı, 11.11.2015 tarih ve 2013/9880 numaralı, 20.07.2017 tarih ve 2014/1826 numaralı bireysel başvuru kararlarında ise; velayet hakkı tevdi edilen çocuğun soyadının kendi soyadı ile değiştirilmesi yönündeki talebin, velayet hakkı ve bu kapsamdaki yetkilerin kullanımı ile ilgili olması sebebiyle Anayasa’nın 20. maddesi kapsamında ele alınması gereken bir hukuki değer olduğunu, koruma, bakım ve gözetim hakkı veya benzer terimlerle ifade edilen velayet hakkı kapsamında, çocuğun soyadını belirleme hakkının da yer aldığını, eşlerin evliliğin devamı boyunca ve boşanmada sahip oldukları hak ve yükümlülükler bakımından aynı hukuksal konumda olduğunu, erkeğe velayet hakkı kapsamında tanınan çocuğun soyadını belirleme hakkının kadına tanınmamasının, velayet hakkının kullanılması bakımından cinsiyete dayalı farklı bir muamele teşkil ettiğini, çocuğun bir aileye mensubiyetinin belirlenmesi amacıyla bir soyadı taşıması ile nüfus kütüklerindeki kayıtların güvenilirliği ve istikrarının sağlanmasında, çocuğun ve kamunun açık bir menfaati bulunmakla birlikte, annenin soyadının çocuğa verilmesinin söz konusu menfaatlerin tesisine olumsuz etkilerinin kesin olarak saptanması gerektiğini ve başvurulara konu yargısal uygulamaların ölçülü olduğunun kabul edilemeyeceğini belirterek, eldeki somut olaya benzer nitelikteki başvurulara konu yargısal kararlarda Anayasa’nın 20. maddesi ile birlikte değerlendirilen Anayasa’nın 10. maddesinde güvence altına alınan ayrımcılık yasağının ihlal edildiğine karar verilmiş, aynı kararlarında ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldırmak için yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın ilgili mahkemesine gönderilmesini de kararlaştırmıştır.”

Görüldüğü üzere, boşanmış annenin çocuğa kendi soyadını vermek istemesi mümkündür, ancak bunun için Aile Mahkemesi’ne başvuru yapmak gerekir. Başvuru yapılmadığı takdirde, çocuk babanın soyadını kullanmaya devam edecektir.
 

 
Toplam blog
: 12
: 282
Kayıt tarihi
: 08.09.18
 
 

Av. Dilber Koyuncu, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde lisans eğitimini başarıyla tamamlamı..