Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Uzman Psikolog Ceren Barutcuoğlu Özsoy

http://blog.milliyet.com.tr/cerenbarutcuogluozsoy

09 Ekim '19

 
Kategori
Psikoloji
 

Çocuklarda El Tercihi

ÇOCUKLARDA EL TERCİHİ: SAĞ ELLİ DÜNYADA SOL ELLİ ÇOCUK OLMAK...

     İnsan beyni sağ ve sol olmak üzere iki yarım küreden oluşur. Beynin her bir yarım küresi, çaprazlama şeklinde karşı vücut hareketlerini ve duyusunu yönetmede baskın rol üstlenmektedir. Bu iki yarım küre birbirleri ile iletişimini aksonlardan oluşmuş bir yapı olan ‘’korpus kollozum’’ sayesinde gerçekleştirir. Bu yapı iki yarım küre arasındaki bilgi transferini sağlar. Beynin sağ ve sol kısımları farklı zihinsel süreçleri yönetir. Sol eli kontrol eden beynin sağ kısmı müzik, sanat, algı ve duygular üzerinde daha etkili olan bölge iken, sağeli kontrol eden beynin sol kısmı da konuşma, mantık, matematik, yazı yazma ve bilim üzerine daha etkili bölge olarak açıklanabilir. Ancak her iki bölgede kesin katı bir ayrışım olmaksızın birbiri ile işbirliği içerisinde çalışır.

     El tercihi farklı şekillerde tanımlanmakta ve de kategorize edilmektedir. Kimi açıklamalar yalnızca yazı yazma becerisini ön planda tutarken, kimi açıklamalarda elle yapılan görevlerde hızlı ve daha kesin olan el tercihini başat eli açıklamada kullanmaktadır. El tercihini kategorize etmekte sıklıkla kullanılan yaklaşım, tamamen sağdan tamamen sola doğru bir spektrum üzerinde yüzdelik bir dilim olarak açıklamaktadır. Söylenebilir ki popülasyonumuzun çoğu sağ el başat iken, sol el başatlık oranı yalnızca sağ elini yada her iki elini kullananlara oranla daha azdır. İki elden birinin baskın olarak kullanılması her ne kadarbeklenilen normal bir durum olsa da, ‘’karışık ellilik’’ de; bazı işleri yaparken sağ, bazı işleriyaparken de sol eli kullanarak kendini gösterir. Örneğin, kişi sol eli kullanarak daha rahat yazı yazarken, sağ eli ile daha rahat yemek yiyebilir ya da enstrüman çalabilir. Çalışmalar, erkeklerin kadınlara oranla 1.5 kat daha çok sol başat olmaya yatkın olduğunu göstermektedir.

     Bu güne kadar el tercihi üzerine yapılan çalışmalarda genetiğe, dış kaynaklı faktörlere, ve sosyal çevreye odaklanılmıştır. Genetik çalışmalar aile yapılarını incelemiş; anne veya babadan birinin el tercihi sol olduğunda çocukların sol el tercihli olma yatkınlığının, annebabanın el tercihi sağ olanlara göre çok daha fazla olduğunu göstermiştir. Bu oran her iki ebeveyni de solak olursa daha da artış göstermektedir. Bunun dışında, testosteron hormonu ile sol el tercihini ilişkilendiren teori de; sol el tercihinin fetal gelişim esnasında gerçekleşen beyin hasarı, travma yada beyindeki kimyasal değişmeler örneğin yüksek seviyede testosteron sonucu oluştuğunu söylemektedir. Dışsal faktörler kapsamında da doğumla ilişkili stres faktörünün varlığının el tercihini belirlemede bir etken olabileceği üzerinde durulmuştur. Sosyal çevreye odaklanan çalışmalarda, sağ el tercihinin toplumda daha çok olması sebebiyle gözlemlenen modellerin daha çok sağ tercihli olması, sağ el kullanımına yönelik araç vesistemlerin yaşadığımız dünyada fazla olması ile de, çocukların dolaylı yada dolaysız sağ el kullanmaya yönelik teşvik edildiğini göstermektedir.

     Çocukların el tercihi gelişimi nörolojik gelişimleri ile paraleldir. Son çalışmalar gösteriyor ki,el tercihi aslında bebek daha anne karnında 18 haftalık iken kendini belli etmekte olup, ancak sonuçlar aynı zamanda bir elin diğer ele göre başat olabilmesi için yine de yaş faktörünün gerekliliğini doğrulamaktadır. Çünkü el tercihinin gelişmesi için çocuğun gelişiminde iyi şekilde seyreden bilateral (iki yönlü) kordinasyon becerisi önem taşımaktadır. Bilateralkordinasyon becerisi daha erken bebeklik evresinde, bebeğin el ve ayaklarını simetrik bir şekilde hareket ettirerek bir şeylere dokunmaktan hoşlanması ve bu simetrik hareketlerle çevresinde olan biteni keşfetmesi ile başlamaktadır. Eğer bebeğiniz henüz 1,5 yaşın altında iken her iki el ve ayağını simetrik kullanmak yerine, bir elini kullanmayı tamamen çıkarıyorsa o noktada bir uzmana danışmakta fayda olmaktadır. 2-3 yaşına gelmiş bir çocuk her ne kadar artık el tercihi üzerine eğilimini belli etmeye başlasa da fiziksel gelişim çerçevesinde tamolarak 5-6 yaşlarında başat el kullanımı gerçekleşmektedir. Çünkü asimetrik iki yönlü kordinasyon becerisi örn. Bir eli ile kağıdı tutmak , diğer eli ile de boyamak, yani bir eli aktif bir el de destek rolü gören etkinliklerin gerçekleştirilebilmesi 4 yaş itibariyle yapılabilmektedir. Gelişimi devam eden bu beceri başat olmaya yaklaştığında bir elintercihinin kesişen noktadan öne geçişi ile kendini göstermektedir. Bu noktada çocuk için yapılabilecek en büyük destek, iki yönlü kordinasyon gerektiren beceri seviyesini pekiştirecek oyun ve aktiviteleri çocuğa sunmaktır.

     Okula başlamış çocuklarda ise, zamanla belirginleşmemiş el tercihi durumunda, öğretmeni çocuğun hangi eli ile yazı yazmasının gerekliliğini çocukta gözlemlenen birtakım aktivitesonucunda karar verebilir hale gelebilir. Bu aktiviteler; çocuğun kaşık tutuşu, makasla kağıtkesmesi, kuklalar ile oynaması, kilit kullanımı, çivi çakma oyunu, topu atışı, kavanoz kapağını açması gibi aktiviteler olabilir. Çünkü her ne kadar erken başatlık nörolojik anlamda olumsuz bir durumun sinyalini veriyor ise, geç kalınması da istenen durum olmamaktadır.

     Bir diğer konuya bakıldığında, geçmişte çeşitli zamanlarda, sol el tercihi yanlış bir şekilde birçok fiziksel, zihinsel, duygusal ve de davranışsal bozukluklarla ilişkilendirilmişti. Oysa ki elde edilen bulgular sonucunda vurgulanması gereken, günümüzde el tercihini açıklama dayüze yakın genin etkili olduğu ve okuma yazmayı öğrenmede zorluk gibi özgül öğrenme güçlükleri, şizofreni, bipolar bozukluk gibi bazı rahatsızlıklar ile ortak gen taşıyabildikleri, bu sebeple de sol el tercihi olanların belki de bu rahatsızlıklara karşı daha çok risk taşıyabileceğidir. Solak olarak doğan ve sağ elini kullanmaya zorlanmış yada bir şekilde alıştırılmış çocuklarda da stres altında , konsantrasyon bozukluğu , yazı yazmayı öğrenmede güçlükler ve çocuğun olası kapasitesinin altında seyretmesi gibi durumlar ortaya çıkabilmektedir. Diğer yandan, sol el tercihli olanlarda beynin sağ ve sol kısımlarındaki iletişim daha hızlı olduğu için, sol el tercihli olanların aynı anda birkaç işi yapabildiği görülebilmektedir. Buna ilaveten, sol el tercihlilerin görsel işlevlerini ve artistik becerilerinin (sanat, spor gibi alanlarda) daha fazla gelişmiş olduğu düşünülmektedir.

SAĞ ELLİ DÜNYADA SOL ELLİ ÇOCUK OLMAK...
     Ne var ki başat olarak ortaya çıkan sol el tercihli bir çocuk günlük hayatta sağ el tercihini kendine referans alan bir toplumla en belirgin olarak okul çağında tanışır. Kullanılan birçok araç ve de sistemler çoğunlukla sağ el tercihi başat olanlara göre düşünülüp dizayn edilmiştir. Birçok oyuncak soldan sağa dönen bir mekanizma ile çalışmaktadır. Derslerde kullanılan makas, spor derslerinde kullanılan ekipmanlar, müzik dersinde kullanılan enstrümanlar,bilişim derslerinde kullanılan bilgisayar klavyeleri de yine sağ el tercihine yönelik dizayn edilmektedir. Hal böyle olunca sağ el tercihli olmayan çocuklar tüm bu materyalleri sağ el ile tam anlamıyla kullanmak için daha fazla efor sarfetmekte, çoğu zaman sol eli ile ters olarakkullanım göstermektedir. Bu da çocuğun zaman zaman kendini beceriksiz, yetersiz ve engellenmiş hissetmesine sebebiyet vermektedir. Böyle durumlarda öğretmenlerin anlayış ile durumu farkında oluşunu çocuğa hissettirmesi, çocuğun tercihini değiştirmeye çalışmadan benimsemesi ve ‘’sakar, beceriksiz’’ gibi ifadelerle sınıf içerisinde etiket almasının önüne geçmesi gerekmektedir. Yine öğretmenler bu çocuklara yazı yazarken kalem tutuşunda, kalemi kağıdın üzerinde uygun şekilde hareket ettirişinde yardım etmelidir. Öğretmen, tanınmış örnek teşkil edebilecek isimleri ( Beethoven, Sir Isaac Newton, Leonardo Da Vinci, Barack Obama ) çocuk ile paylaşıp, sol el tercihinin bir dezavantaj olmaktan çok eşsiz bir durum olduğu yönünde destekleyici bir yol izleyebilir. Bunların dışında artık satışa sunulan, sol el tercihli çocuklar için üretilen makas, kalem, saat yönünün tersine çevrilen kalemtıraş, cetvel gibi ürünlerin olması da sevindirici. Anne babalara düşen en büyük görev, çocuğa sağelini kullanmaya yönelik baskı yapmamaları, durumu yok etmeye yada düzeltmeye çalışmaması, çocuğun zorlandığı noktaları gözlemlemesi, destek almasını sağlaması, ve de güçlü olduğu alanları geliştirmeleri yönünde yardımcı olmalarıdır.


Ceren BARUTÇUOĞLU ÖZSOY
Uzman Bilişsel Psikolog

 
Toplam blog
: 2
: 589
Kayıt tarihi
: 03.10.19
 
 

  İzmir Psikoloji Enstitüsü'nde Uzman Psikolog   İzmir Ekonomi Üniversitesi, Psik..