Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Şubat '21

 
Kategori
Eğitim
 

Çocukları Nasıl Uyarmalıyız?

Dilara koltukta zıplayarak televizyon izliyor, aynı zamanda bağırarak şarkı söylüyordu. Annesinin ve babasının "Dilara, lütfen yerine oturur musun? Biraz sessiz ol lütfen, bak kardeşin uyanacak." sözlerine hiç aldırış etmiyor, her defasında davranışına bir yenisini ekliyordu. Üstelik bu oyunu kendisi için tehlikeli bir hale getirmişti. Koltuktan koltuğa zıplıyor, anne ve babasının "Dilara, yeter artık. Düşeceksin. Lütfen beni dinle." sözlerini hiç ciddiye almıyordu.

Bu manzara size çok tanıdık geliyor olabilir. Benzer durumlarla sık sık karşılaşıyor, ancak ne yaparsanız yapın çocuğunuzu kontrol altına alamıyorsanız işte sizler için birkaç ipucu:

KURALLARINIZ BELLİ OLSUN

Çocuklara mutlu bir ortam sunmak için onlara hiç sınır koymamak oldukça yanlıştır. Çocuklar bir yetişkin kadar güçlü bir muhakeme gücüne sahip olmadığından kurallar belli olmadığında nasıl davranması gerektiğini bilemez ve kendini huzursuz hisseder. (Daha önce de değinmiştik.) Bu nedenle kuralları çocuğunuzla beraber belirlemeniz ve kuralların dışına çıkılması durumunda belli adımlarda ilerlemeniz gerekir. Bu bir ceza değildir.

GERİ SAYMA YÖNTEMİNİ KULLANIN

5'ten geriye doğru sayarak çocuğunuzu yanlış davranışı bırakması konusunda motive edebilirsiniz. Ancak bu yöntemi kullanırken bir oyuna dönüşmesine izin vermeyin. Saymayı özellikle yavaşlatmak, buçuklu sayılar kullanmak süreci daha da uzatır ve çocuğunuzun ciddiyetinizi hissetmesine engel olur.

TEKRAR EDİLEN UYARILARDA "LÜTFEN" DEMEYİN

Eğer bir uyarıyı ikinci kez yapıyorsanız "lütfen" sözcüğünü bir kez daha kullanmamalısınız. Çocuğunuz gösterdiğiniz tepkideki ciddiyeti hissetmelidir. Bu nedenle tavrınız net olmalıdır. "Bu davranışına son vermezsen televizyonu kapatmak zorunda kalacağım." diyerek çocuğunuza ciddi olduğunuzu göstermeniz daha etkili olacaktır.

SÖYLEDİĞİNİZİ UYGULAYIN

Uyarınıza rağmen davranış hala devam ediyorsa söylediğinizi yapın. Bunun sonucunda ağlama veya öfkelenme gibi tepkilerle karşılaşırsanız çatışmaya girmeyin ve sakinliğinizi koruyarak  "Televizyon açık olduğu için beni duymuyorsun, bu sorunumuzu çözene kadar televizyonu açmayacağım." şeklinde tutarlı ve net ifadelerle davranışınızı açıklayın.

DAVRANIŞINIZIN ARKASINDA DURUN

Bazen çocuklar söylediğinizi yapıp yapmayacağınızı test etmek ister ve böyle durumlarda ağlamayı veya bağırmayı daha da şiddetlendirerek tepkinizi ölçer. Bu gibi durumlarda geri adım atarsanız ve "Tamam tamam açıyorum televizyonu ağlama." gibi bir tepki verirseniz, ona isteklerini ağlayarak elde edebileceğini öğretmiş olursunuz. O nedenle net tutumunuzun arkasında durmanız çok önemlidir.

SAKİNLEŞMESİNİ BEKLEYİN

Çocuğunuz ağlarken veya bağırırken onunla iletişim kurmaya çalışmak iyi bir fikir değildir. Bu nedenle bekleyin. Eğer çok ilgi gösterirseniz "Ağladığım veya bağırdığım zaman herkes benimle ilgileniyor, o zaman bunu hep yapmalıyım." inancı oluşturabilirsiniz. Çatışmaya girmediğinizde veya onu bu tepkisinden vazgeçirmeye çalışmadığınızda kısa süre sonra ağlaması kesilecektir. İlk zamanlar bu ağlama/bağırma davranışı uzun sürse de çocuğunuz bu yolla istediklerini elde edemeyeceğini fark ettikçe davranış da sönecektir. 

Çocuğunuzun sakinleştiğini gördükten sonra "Ne hissettiğini anlıyorum. Ben de üzüldüm ve seninle konuşmak için sakinleşmeni bekledim." diyerek konuya girebilir ve yapıcı, kuralları hatırlatan bir konuşma yapabilirsiniz.

 

Sevgiyle kalın...

 
Toplam blog
: 10
: 168
Kayıt tarihi
: 03.12.20
 
 

Biraz öğretmen, Biraz çocuk, Biraz masal kahramanı... ..