Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Haziran '14

 
Kategori
Güncel
 

Çocuklarımız dağa kaldırılıyor,Başbakan Erdoğan kimden medet umuyor?

Çocuklarımız dağa kaldırılıyor,Başbakan Erdoğan kimden medet umuyor?
 

Çocuklarımız dağa kaldırılıyor, Başbakan Erdoğan kimden medet umuyor?

İstanbul'da yıllık 150 milyon kapasitesiyle 29 Ekim 2017 yılında hizmete açıldığı gün dünyanın üçüncü en büyük havalimanının temeli Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından atılmıştır.

Başbakan Erdoğan, 'Biz sadece havalimanı değil, Milletin özgüvenini inşa ediyor, asırlar boyunca devam eden o mutsuzlukları, kırgınlıkları ve karamsarlıkları bugün artık tamir ediyoruz' söyleminde Osmanlı İmparatorluğu mu Türkiye Cumhuriyeti mi hedefleniyordu?

Başbakan Erdoğan Milletin 'özgüvenini' inşa etmekte geç kalmadı mı?

Türk Milletinin 'özgüveni' olmasaydı, Mustafa Kemal ATATÜRK'ÜN 'liderliği' ve 'önderliğinde' Kurtuluş ve Bağımsızlık Mücadelesi nasıl kazanılırdı?

Ülkemizi 'muasır medeniyet' seviyesine çıkarmadaki katkılarının 'yüzü suyu hürmetine' gelmiş geçmiş iktidarlara 'saygısızlık,' başta Mustafa Kemal ATATÜRK ve 'Cumhuriyet liderlerine' 'nankörlük' olmuyor mu?

Son günlerde bu ülkenin çocukları hızla artan şekilde kayboluyor, dağa kaldırılıyor, gölette boğuluyor, felç oluyor.

Başbakan Erdoğan'dan 'basiretli' bir başbakan gibi yaşları henüz 12-17 arasında değişen çocukları PKK'nın elinden kurtarması bekleniyor iken; topu 'taca atıyor.'

BDP-HDP'den çocukları kurtarmasını bekleyen Başbakan Erdoğan eş başkan Demirtaş'a çocuklarını neden Amerika Birleşik Devletleri'nde okuttuğunu sorgulayan son kişi olmalıdır.

Eğer bu çocukları 'bulun getirin' diyecek kadar BDP-HDP yöneticilerinden 'medet uman,' 'diyet borcu' olan Başbakan Erdoğan 'iktidar olabilmekten' yorgun düştü ise; koltuğunu bırakıp gitme cesaret ve dürüstlüğünü gösterebilmelidir.

T.C. Anayasası Madde 41.- 'Devlet, çocukların korunması için gerekli tedbirleri alır, teşkilatı kurar' derken; hükümet sorumluluğu şımarık çocukları BDP-HDP üzerine atma 'kolaycılığını' ve 'aymazlığını' göstermektedir.

BDP-HDP yöneticileri ise Güneydoğu'da yollar kazılırken-kapanırken, kimlik denetimleri yapılırken, PKK savunulmakta, İmralı ve Kandil'le görüşme sözleriyle 'tavşana kaç tazıya tut' yöntemini uygulamakta Kürt çocuklara onlar da sahip çıkmamaktadır.

Ancak içi yanık anneleri sahip çıkabilmektedir; onların umut dolu bekleyişleri Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi yöneticilerinin belediye binasının önünden attıkları her an trafik kazası riski olan orta refüjde sürmektedir.

Anneler acılarını anlayamayan siyasetçilere öfkelerini; 'Hiçbir siyasi partiye mensup değiliz. Kimse bizim üzerimizden siyaset yapmasın' şeklinde dile getiriyor.

17 Ekim 1922'de Mustafa Kemal ATATÜRK Bursa'da kendisini karşılayan çocuklara; 'Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk ışığısınız. Memleketi asıl nur-a boğacak olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şeyler bekliyoruz, kızlar, çocuklar!' diyen ATATÜRK daha 1920'li yılların başında çocuklar hakkındaki düşüncelerini 'sıradan' ve 'basmakalıp' olmayan sözlerle, 'geleceğe yatırım' olarak ifade ediyor.

İçişleri Bakanı Efkan Ala ise son iki yıldır AKP'nin PKK ile bire bir görüştüğünü itiraf etmesine rağmen; aylardır PKK'nın elindeki onlarca Kürt çocuğunu kurtaracak siyasal gücünü kullanamayan veya kullandırılmayan Başbakan Erdoğan Cumhurbaşkanlığına 'uygun' aday olabilir mi?

Ya sizce?

Hayır!..

09.06.2014, İzmir, Türkiye

Not, Fotoğraf Alıntıdır.

 
Toplam blog
: 392
: 908
Kayıt tarihi
: 27.11.11
 
 

1951 Muğla doğumluyum. Ege Üniversitesi İktisadi ve Ticari Bilimler Fakültesi'ni 1974 yılında bit..