- Kategori
- Anılar
- Okunma Sayısı
- 3649
Çocukluğumu özledim

Sabahları telefonumun saati değil de annemin sesiyle uyanmayı özledim. Ablamın düzenlediği odamı ve kitaplığı dağıtmayı, ekmek arası peynir hazırlayıp hızlı bir şekilde sokağa çıkmayı özledim. Dolaptan gizlice aldığımız unla, çamurdan yaptığımız fırında pişirdiğimiz ekmekleri özledim..
Babaannemin bahçesindeki dut ağacının altında oynadığımız evcilikleri, topladığımız çağla çekirdeklerini, o heyecanla ezdiğimiz çiçeklerini nasıl gizlediğimizi ve yine gizlice yediğimiz dondurmaları özledim… Her bayram sevinçle çıktığımız sokağımızda oynağımız anları, büyüklerin arkasından çevirdiğimiz küçük oyunları, yemekten karnımızın ağrıdığı çikolataları özledim…
Bahçeden kopardığımız otları paketleyip yaptığımız muziplikleri özledim.. Hani yola koyup hep beraber tahta kapının ardından izlerdik… Biri gelip alacak mı? İçine bakacak mı? Gördüğünde hayal kırıklığına uğrayacak mı? Yoksa kim yapmış diye etrafa bakınacak mı? Tüm bunlar neşemiz olurdu ve karnımıza ağrılar girene kadar gülerdik… O günleri ve tahta kapının ardındaki çocukluğumu özledim.
Yazın sokağımızda oynadığımız oyunları özledim… Yan yana koyup en iyi döşenmiş salonlardan daha mutlu olduğumuz tahta sedirlerimizi özledim… Çiçekleri sularken birbirimizi ıslattığımız anları özledim… Topak’tan korkup duvarda geçirdiğimiz zamanları özledim…
Koşarak ablamın yanına gidip, sürdürdüğümüz kırmızı ojeleri ve bir gün sonra “Babam bunlara kızdı” diye ağlayarak geldiğimiz zamanı özledim.. Hayalimdeki saf dünyayı özledim. Saatlerce basketbol oynadığım okulumun sahasını özledim. Basketbol antrenmanlarındaki komik atışmaları özledim… Yüzüme 8.2 şiddetinde çarpan topu özledim. 102-8 yenildiğimiz maçta attığım iki 3’lüğü özledim… 1.65 boyumla 1.85 boyundaki rakip oyuncuyu durdurma taktiklerimi özledim… Kısacası basketbol oynamayı özledim..
Gazetelerden kestiğim resimlerle yaptığım Galatasaray albümünü özledim. Babamla izlediğim Manchaster maçını özledim. Ümit Aktan’nın ses tellerini yırtarcasına bağırdığı “ 3-3 oldu. İngilizler şaşkın. En büyük Türkiye en büyük Galatasaray ” dediği anı özledim. Galatasaray-Fener maçı için girdiğim iddiaları özledim.
Bahar geldiğinde açan çiçekleri özledim. Evin önünde gelin gibi görünen erik ağacını, bir süre sonra dallarında salınan yeşil erikleri özledim… Annemlerin “Safra onlar daha. Olgunlaşmadan yemeyin. Hasta olacaksınız” dediği ve kuzenimle bunları dinlemediğimiz anları özledim… “Safra” demelerini olgunlaşmamış anlamında değil de bir hastalık adı sandığımız günleri özledim. “ Çok yemeyelim yoksa safra oluruz” deyip hiç aldırmadan yediğimiz erikleri özledim… Akşam olduğunda eriklerin bozduğu midemizin bulanmasından dolayı evdekilere yaptığımız nazları özledim.
Ben iyi niyet kavramının kalmadığı şu zamanda saf bir dünya kurduğumuz çocukluğumu özledim…
Not: Sabah evden çıkarken koparttığım birkaç yeşil erik neleri getirdi aklıma…
Topak : Halamların sevimli ve bir o kadar zeki köpeği..( Malesef şu an yaşamıyor)
Resim : Tarık Aytaç Gürbüz
Önerilerine Ekle Beğendiğiniz blogları önerin, herkes okusun.

Safrayı nedense midemizde yeşil bi sıvı oluşacak ve biz hasta olacaz sanırdım :)
edfbghklytrees 05.01.2008 19:38- Cevap :
- :))) Ne günlerdi değil mi? Bol bol erik yeyip hasta olduğumuz ve asla uslanmadığımız... Çok çok özlüyorum o zamanları... Çocuk kalmak istemem ama o zamanları yeniden yaşamak isterdim :))) Sevgilerimle.... 05.01.2008 22:12
Hepimiz yaşamın o sıkıntılarından sıkılıp kaygısızca yaşadığımız çocukluk dönemlerimizi özlüyoruz zaman zaman. Koşarak sokağa oyun oynadığımız zamanları. Ama büyümemize engel olamıyoruz malesef.. Çok güzel anlatmışsın çocukluğunu.. Ellerine sağlık. Sevgiler
Feryal Lale Aslan 11.05.2007 14:03- Cevap :
- Çokcukluğumuza özlemler, yaşamın o stresli ortamında kaçıp nefes almak istediğimiz zamanlarda çıkıyor hep. Büyüyoruz ama içimizdeki çocuk hep aynı kalıyor. Sevgiler... 11.05.2007 15:42
Sevgili Seda İnsan okuyunca gidiyor taa eskilere, hemde nasıl, özlediklerimiz, sevdiklerimiz, sevmediklerimiz, herşey canlanıyor bir bir, ama senden bir farkla, ben Sarıkanaryamın 103 golle şampiyonluğunu özlüyorum.yer gök sarı lacivert oluşunu özlüyorum."cemil,osman,ender filelelere gönder" tezahüratlarını özlüyorum. kendine iyi bak enderin saygılarımla..
Mehmet EREN 23.04.2007 0:58- Cevap :
- Bazen çocukluğumuza dönüyoruz Mehmet Abi... Her şey gözümüzün önünde canlanıyor. Hayatın akışına kaptırdığımız günlerde, o zamanlara özlem derin bir nefes almak gibi geliyor.İşte seninle farkımızda şu oluyor; yer gök sarı lacivert değil de sarı kırmızı olması:)) Kendine iyi bak.. Sevgiler,selamlar 23.04.2007 9:10
ne guzel sizin ozlenecek bir cocukluk yasantiniz varmis .oysa ben geriye donup baktigimda hic te ozlemiyorum. onuc cocuklu bir ailede buyuyunce ilgiden ve sevgiden uzak neyi ozleyebilirsinizki hep buyumeyi bekledim ben cocukken ne zaman kendime ait bir evim olur sakin ve sessiz bir yasantim ve simdi dort cocugum var ve onlara elimden geldigi kadar mutlu ve ilgi sevgi dolu bir yasam sunmaya calisiyorum sanirim onlarda geriye baktiklarinda hep ozleyecekler anne ve babalariyla gecirdikleri cocukluklarini yaziniz cok guzeldi mersi
gulten 20.04.2007 20:16- Cevap :
- Gülten Hanım çocukluğumuzu özlüyoruz.. 13 kardeş olmanız özlemlerinize engel olmasın.. Mutlaka aradan sıyrılıp gelen güzel anlar vardır... Dilerim sizin çocuklarınız ilerde özlemle anımsayacaklar anne ve babalarıyla olan çocukluklarını... Ve sizde ilerleyen zamanda büyüdüklerinde küçücük ellerini hatırlayıp tekrar o günleri yaşayacaksınız.. Sevgiler,selamlar 21.04.2007 0:08