Çok ama çoook ciddi bir iddia...

Evet sevgili blog okuyucuları;

Bugün basında yer alan "Devlet teşvik etti, yatırım yaptılar ve paraları uçtu" başlıklı bir haberde, batık operasyonunda 515 milyon doları giden 200 bin yatırımcının hakkını AİHM' de arayacağını, bu 200 binlik sayının, batık banka ve enerji şirketleri dışında tahtası kapalı 17 şirketin de eklenmesi sonucunda, 350 bini aştığı ifade edilmektedir.

AİHM'sinden de, yüklü miktarda tazminat kararlarının çıkabileceği belirtilmektedir.

Yine aynı haberde, BORYAD Başkanı Sayın Ali BAHÇIVAN tarafından ise, Hazinenin batık olduğunu bildiği halde, Borsa ve SPK'ya karlı bilanço gönderilmesine göz yumulduğu, yatırımcıların da bu bilançoları esas alarak paralarını yönlendirdikleri iddia edilmektedir.

Bu iddia gerçekten doğru ise;

1- Hazine, batık olduğunu bildiği halde, Borsa ve SPK'ya hayali hazırlandığı anlaşılan karlı bilançoların gönderilmesine niçin göz yummuştur?

2- Göz yumanlar, hangi kadrolarda bulunmaktadır?

3- Bu kişilerin, söz konusu şirketlerle maddi ya da manevi bir bağlantıları var mı dır?

4- Hazinede, bu işleme göz yumduğu iddia edilen kişiler hakkında, disiplin ve yasal yönden soruşturma açılmışmıdır?

5- Açılmışsa sonucu ne olmuştur?

6- Görevlerini ihmal ederek, belki de AİHM'nin verceği yüklü tazminatlar sonucunda, Devletin milyonlarca, belkide milyarlarca dolar zarara uğramasına neden olacak olan bu kişi ya da kişiler hakkında soruşturma açılmamışsa, niçin açılmamıştır?

7- Böyle bir uygulama da, bir çeşit Manipilasyon değilmidir?

Hazinede görevli olan bu kişi ya da kişilerin, bilerek ya da bilmeyerek yaptıkları bu işlemden doğacak zararın, halkın sırtına bindirilmesini kabul etmek mümkün değildir.

Devlet Denetleme Kurumunu, Hükümeti, Hakimleri, Savcıları, tüm yargı organlarını, bu haberi esas alarak buradan göreve davet etmek isterim.Bu konu hakkında, en kısa süre içerisinde, kamu davası açılarak, konunun soruşturulmasını, sorumluların tespit edilmesini, haklarında gerekli takibatın başlatılmasını ve doğacak zararın halkın ödediği vergilerden değil, direk olarak ihmali bulunan kişilerden tahsil edilmesini, bir vatandaş olarak talep ediyorum.

Biz Devlete vergilerimizi öderken, bunların bize hizmet olarak geri dönmesi için ödüyoruz.Yoksa, 3-5 kişinin servetine servet katmak için değil.

Ülkenin iyi yönetilip, yönetilmediği, işte bu tip olayların üzerine gidilip gidilmemesi ile ortaya çıkacaktır.

Bu Ülke insanının hakkı, "tüyü bitmemiş yetim hakkı" gibi laflarla değil, icraatla korunmalıdır.

Saygılarımla...