Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Mart '10

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Çok şey mi istemiştik hayattan?

Çok şey mi istemiştik hayattan?
 

Resim: Alıntı


Fazla bir şey istemedik aslında diyordu;

http://blog.milliyet.com.tr/Cok_seyler_mi_istedik_hayattan______/Blog/?BlogNo=234644&ref=milliyet_anasayfa&RefNo=21&ver=12

09/04/1983 de Samsun da doğduğunu belirten Samyeli rumuzlu arkadaşımız. Evet, doğru. Çok şey istemiyorduk aslında hayattan. Sıcacık bir gülümseme bir iki tatlı sözden başka…

Gerçekten öyle miydi? Ya da biz buldukça, sahip oldukça daha fazlasını isteyen bir türlü doymayan, mutlu olamayan et oburlar mıydık?

Nedendi dünya üzerindeki bunca kan, revan?

Yaşanan bunca u/mutsuzluk, şaşırmışlık, kokuşmuşluk?

Hepsi ama hepsi bir sıcak gülümseme, bir tatlı tebessümün eksikliği sonrasında dağ gibi yığılan sorunlar, sevgisizlik miydi?

Her ikisi de benzer belirtiler gösterebilirdi...

Oysa! ...

‘’Fazla bir şey istemiyorduk hayatta’’n …

Nasıl da can evinden vuran, yüreğe dokunan bir kelime kümesi değil mi?

Belki de okuduğum bir intihar mektubunun hemen arkasından okumuş olmamdı bu kelime topluluğunun bana bunca dokunması.

Son zamanda ardı arkası kesilmeyen intiharlar hepimizin içini acıtıyordu da, bir bu intiharlara neden olduğunu düşündüğüm bazı insanları hiç mi hiç ırgalamıyordu bu intiharlar.

Nedendi yetişmesi böylesine zor, yeri doldurulamaz değerlerin bazen bir kurşunla, bazen bir iple ya da urganla bilerek ve isteyerek kendini öbür dünyaya postalaması.

Şundan eminim ki intihar eden bir kişinin onur, gurur katsayısı kesinlikle ve kesinlikle çok yüksektir. Biliyorum birçoğunuz itiraz edecek şimdi. Diğer insanlar onursuz ya da gurursuz mu? Bu olsa olsa zayıf bir kişiliği gösterebilir ancak diyecek.

Bir taraftan evet haklısınız diyebilirim ama diğer taraftan da! …

Hayır. Aksine. Bu çok çok güçlü bir kişiliği de göstebilir diyebilirim.

Öyle ya…

Hiç mi hiç kolay değildir aslında bir kişinin durduk yere süre giden bir hayatı arkasında bırakması. Hele ki çocukları varsa! …

Sözünü ettiğim intihar mektubu birkaç gün önce intihar eden ve yetişmesi çok çok zor olan bilim adamımızın arkasında bıraktığı mektuptu tabii ki…

http://www.milliyet.com.tr/iste-erzincan-universitesi-rektoru-buyukkasap-in-intihar-mektubu-/turkiye/sondakika/20.03.2010/1214006/default.htm?ver=76

Bir insan vurdumduymaz olsa, yüzsüz olsa, ‘’üstelik de ikide bir genel affın çıktığı bir ülkede’’ niye intihar etsin ki… Suçlu olsa bile! …

Fakat yine de intihar çözüm değil tabii… Biz gitsek bile arkada kalacak olanlara, bizi sevenlere bu kötülüğü yapmaya, onları bu çirkef dünyada tek başına bırakmaya hakkımız yok. Olmadığını düşünüyorum. Suçlamıyorum da onları. Suçlayamam. Dedim ya… Hiç de kolay verilebilecek bir karar değil. Zayıf bir kişiliğin sonucu olabileceği gibi, tam tersine oldukça güçlü bir kişiliğin göstergesi de olabilir.

Onun için her ne olursa olsun pes etmemeli, direnç türküleri söylemeliyiz güneşli, güzel günlere dair.

http://www.izlesene.com/video/muzik-guzel-gunler-gorecegiz/826144

 
Toplam blog
: 669
: 1503
Kayıt tarihi
: 19.01.07
 
 

Bir on dört mart sabahı güneş henüz arz-ı endam ederken üzeri yongalarla kaplı, küçük pencereli, ..