Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

gugi (Güzel Ülkemin Güzel İnsanlarına)

http://blog.milliyet.com.tr/gugi

22 Ağustos '09

 
Kategori
Güncel
 

Çokkültürcülük

Çokkültürcülük
 

Dilimize çokültürcülük olarak çevrilen “multiculturalism”, özde, dünyayı, çıkarları doğrultusunda yeniden yapılandırarak, kendileri için açık bir pazara dönüştürmeyi hedefleyen Batı’lı çokuluslu küresel sermayenin geliştirdiği, ulus devletleri etniklik temelinde bölmeye yönelik, sistemli bir akımın adıdır.

Çokkürtürcülüğün hareket noktası, “çokkültürcülüğü”, bölünmesi hedeflenen ülkeyi bir “zenginlik” olarak empoze ederek benimsetmek, çokkültürcülüğün, resmi bir devlet politikası haline dönüştürülmesini sağlamak, bu şekilde etnik gruplar tahrik edilerek, bu ülkenin ulusal direncini zayıflatmak, ülkenin bölünmesine içten zemin hazırlamaktır.

Ekonomik olduğu kadar, çok sayıda uluslararası örgütüyle dev bir sivil güçte olan, çokuluslu küresel sermaye, ulus devletleri etniklik temelinde bölme hedefini gerçekleştirmek için, bir yandan, bütünüyle kendi güdümünde olana Dünya Bankası, Dünya Ticaret Örgütü, IMF ve benzeri kuruluşlar vasıtası ile, gelişmekte ve üçüncü dünya ülkelerini borçlandırarak, ekonomilerini denetleyerek, sömürerek, kendine bağımlı kılarken, diğer yandan ülke içerisindeki bazı medya, sivil toplum kuruluşları, stratejik kuruluşlar, aydınlar, bürokratlar ve hükümetler vb. kişi ve kuruluşlar vasıtasıyla “çokkültürcülüğü”, ülkeleri etniklik temelinde bölme stratejsinin etkin bir yöntemi olarak uygulamaktadır.

Çokkültürlülüğü Türkiye’ye bir zenginlik olarak empoze etmeye çalışan Avrupa ülkeleri kendi ülkelerinde ülke huzur ve istikrarı için bir tehdit olarak görmektedir.

İspanya, ülkenin en zengin bölgesinde, devlet içinde devlet konumundaki ayrılıkçı Basklıları kendisi için bir “zenginlik” olarak görmemektedir.

Fransa Korsikalıları bir “zenginlik” unsuru olarak görmemektedir. 1991 yılında “Fransa halkının bir unsuru olan Korsika halkı” ifadesini iptal etmiş, anayasanındaki 2. Maddeyi “Fransızca Cumhuriyetin anadilidir” olarak değiştirmiştir. Fransa Azınlık Hakları Çerçeve Sözleşmesini de imzalamamıştır. Belçika, Lüksenburg gibi bir çok AB ülkeleri bu sözleşmeyi yürürlüğe koymamaktadır.

Almanya’da “Alman vatandaşları” Türkler azınlık olarak kabül edilmemekte, “göçmen işçi” olarak tanımlanmaktadırlar. Alman siyasetciler Türklerin asimile edilerek “Almanlaştırılmalarını” savunmaktadırlar. Bir eyalet başkanı “Almanya’da yaşayan Türk çocuklarının hülyalarını bile Almanca kurmalarını, rüyalarını bile Almanca görmelerini” istemektedir.

Hollanda, etnik nüfüsün, genel nüfüsun %10’una yaklaşması karşısında, etnik dil öğretimine devlet yardımını tamamen kaldırdığı gibi, Hollanda vatandaşlığına geçişi, adeta imkansız kılan yasal önlemler almıştır. Çokkültürlülüğü ulusal bütünlüğe bir tehdit olarak görmektedir. Fakat Türkiye’ye bir zenginlik olarak empoze etmektedir.

Yunanistan, ülkesindeki Mekodonları, Arnavutları ve Türkleri bir “zenginlik” olarak görmek bir yana, bunlara nefes aldırmıyor.

Batı, çokkültürlülüğü, değil bir ülke zenginliği olarak görmek, İslam gibi bir dünya kültürünü reddetmekte, İslam dinine, saygısızlıktan öte, hayasızca saldırmakta, en temel insan hakkı olan düşünce ve vizdan özgürlüğünü yok saymaktadır.

Danimarka’da ilkokullarda okutulan ders kitaplarında, İslam dini, “Terörizm” başlıklı bölümde okutulmaktadır. 11 eylül saldırıları vb. “...her terörist Müslümandır” denilmektedir. Yine aynı ülkede İslam’ı bir terör dini, bu dinin yüce Peygamberi Hz. Muhammed’i (s.a.v) terörist gösteren “karikatörler” günlerce yayımlandı.

Bunların amaçları açıktır.

Sovyetler Birliği dağılıp, baş düşman ortadan kalktıktan sonra, başta ABD olamak üzere Batılı küresel sermayenin göz diktiği, büyük kısmı Müslüman ülkelerin elinde olan dünyanın enerji kaynaklarına el koyabilmek için geliştirilen stratejilerdir. Afganistan, Irak ve Afrika ülkelerinde olanların hepsi aynı senaryoların parçalarıdır.

Türkiye, Batı’nın kendisi için bir “zenginlik” olarak görmediği “çokkültürlülüğü” kutsayan “çokkültürcülük” tuzağına düşmemelidir.

 
Toplam blog
: 12
: 1868
Kayıt tarihi
: 20.02.09
 
 

Üniversite mezunuyum. Evli ve İstanbul'da yaşamaktayım. Bilgi teknolojileri konusunda çalışmalar yap..