Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Ocak '14

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Çorum'da Yaşayan Kişisel Gelişim Uzmanı Mustafa Ömür Dinç ile Yaşam Koçluğu üzerine

Çorum'da Yaşayan Kişisel Gelişim Uzmanı Mustafa Ömür Dinç ile Yaşam Koçluğu üzerine
 

ÇORUM’DA YAŞAYAN KİŞİSEL GELİŞİM UZMANI VE EĞİTİM DANIŞMANI MUSTAFA ÖMÜR DİNÇ” KİŞİSEL GELİŞİM KİTAPLARI OKURKEN ÖZENLE SEÇİLMELİ. KİŞİSEL GELİŞİM UZMANI YAŞAM KOÇLUĞU YAPAR”

SORU- Bize  kısaca kendinizi tanıtır mısınız ? Bugüne kadar hangi okullarda okudunuz nerede çalıştınız ?

MUSTAFA ÖMÜR DİNÇ- Ben Mustafa Ömür Dinç. 1984’te Çorum’da gözlerimi açtım dünyaya. Lise bitene kadar da eğitim ve öğretim hayatıma Çorum’da devam ettim. Ardından ise kaydımı yaptırdığım 19 Mayıs Üniversitesi Amasya Eğitim Fakültesi İlköğretim Matematik Öğretmenliği’nden yıllar sonra zoraki mezun oldum.

3 yıl özel bir kurumda matematik öğretmeni olarak görev yaptım. Ardından ise 3 yıl yine özel bir eğitim kurumunun kurucuları arasında hem yöneticilik yaptım hem de öğretmenlik hayatıma devam ettim. Şansım yaver gitti ve askerlik hayatımda da eğitime ara vermedim ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda Takım Komutanı olarak bir yıl görev aldım.

En sonunda, tüm bu birikim ve donanımımı iyi bir ekiple birleştirip Lena Danışmanlık adı altında bölgenin ilk ve tek Öğrenci Yaşam ve Kişisel Gelişim Merkezini kurduk. Ve halen Lena Ailesi’nin bir ferdi olarak insanlara hizmet etmeye devam etmekteyim.

SORU- neden Matematik Öğretmenliği? Bu okulu yazmadan önce ve şu an duygularınız arasında  ne farklar var?

MUSTAFA ÖMÜR dinç- Lise yıllarımda okuduğum bir kitapta diyordu ki; “bir konuda başarılı olamayıp, pes eder ya da ondan kaçarsanız, o başarısızlık bir ömür boyu peşinizi bırakmayacaktır. Ve diğer işlerdeki başarısızlıklarınızın en temel nedenlerinden biri olacaktır.”  O dönemde hayatıma baktığımda, tek ve en büyük başarısızlığımın matematik olduğunu fark ettim. Çünkü ilköğretim ve lise yıllarım boyunca matematikten hiç 2 bile alamamıştım. Ya “0” ya da “1” alırdım hep. Aslında bu benim için öğrenilmiş çaresizlik olmuştu bir bakıma. Ve bu sorunu bir şekilde aşmalıydım. Bundan dolayı da sorunun temeline inip, kökten halletmek istedim ve Matematik Öğretmenliği bölümünü tercih ettim.

Aslında küçüklüğümden beri öğretmen olmak istemiştim ama matematik branşını tercih etmemin nedeni anlattığım gibi olmuştur.

SORU- Bize ailenizden bahseder misiniz ? Anne ve babanız ne iş yapar ? Kardeşleriniz nerede okur? Onların bu çabalarınıza bakış açısı nedir?

MUSTAFA ÖMÜR DİNÇ- 5  Kişilik çekirdek bir ailenin en büyük çocuğu olarak hayatın tüm yükü ve sorumlulukları benim omuzlarımdaydı hep, diyemeyeceğim J Çünkü sevinçlerin paylaşıldıkça çoğaldığı, üzüntülerin paylaşıldıkça azaldığı bir Anadolu Ailesiydi bizimkisi. Tabi zaman içerisinde, yaşlarımızın kemale ermesi ile birlikte kendi yuvalarımızı kurduk.

Annem ev hanımı, babam ise bir kamu kuruluşunda memur. Kardeşlerimden birisi Makine Mühendisi, diğeri ise Okul Öncesi Öğretmeni. Eşim ise benim gibi Eğitimci ve aynı zamanda Lena Danışmanlık bünyesinde, insanların hayatlarında yeni pencereler açmak adına çalışmalar yapıyor. 

Tabii ki anne-babam, memur olmam için yönlendirmelerde bulunuyorlar. Bir anne-babanın en doğal duygu ve istekleri olarak değerlendiriyorum bunu. İşin şakası bir yana, her konuda ve her zaman desteklerini bir an olsun eksiltmediler. Hepsiyle ilgili birer cümle söyleyecek olursam; açıkçası kendimi çok şanslı hissediyorum böyle bir anne-babanın evladı olduğum için. Böyle kardeşlere ağabeylik yapmanın zevki de gerçekten bir başka. Eşime gelecek olursak, bana Yaradan’ın bit lütfu olarak görüyorum onu.  J

SORU- Kişisel Gelişim ile ne zaman tanıştınız ? Bununla tanışmanızla gelişmenizde ne gibi ilerlemeler oldu?

MUSTAFA ÖMÜR DİNÇ- Kişisel Gelişimle Lise yıllarımda tanıştım. Bir öğretmenimin elinde gördüğüm Beden Dili kitabıyla  başladı her şey.

Benim kişisel gelişime ve kişisel gelişim kitaplarına bakış açım biraz farklı. İlaçların reçetesiz satılmayacağı gibi Kişisel Gelişimin de insanlara kontrollü bir şekilde, uzman kişiler tarafından, doğru bir şekilde aktarılması gerekmektedir. Zaten birçoğu psikolog, psikiyatr ya da rehber öğretmenin, kişisel gelişimi desteklememesindeki neden de bu ve buna benzer sıkıntılardır. Ama ben bu konuda, sözde kişisel gelişim uzmanlarına çok da kızmıyorum açıkçası. Çünkü bilinç, bilinçaltı gibi kavramları en iyi bilen, işin pedegojik eğitimini almış ve işin sahasında birçok tecrübesi olan psikolog, psikiyatr, PDR ve öğretmen arkadaşım işi sahiplenmeyip direkt reddedince başkalarına gün doğuyor ve keçiye Abdurrahman Çelebi deniyor ne yazık ki. Özellikle Ülkemizde, Kişisel Gelişim hikayeleri ve seminerleri adı altında insanların bilinçaltlarına kodlanan şeyler, insanları mutsuzluğa daha yoğun bir şekilde sürüklemektedir. Yani, ya bilinçli bir şekilde, sadece maddiyat göz önünde bulundurularak işin şov boyutu yapılmakta ya da bilinçsiz bir şekilde “kaş yapalım derken göz çıkarılmaktadır.”

SORU- kişisel Gelişimin birey üzerindeki etkisini anlatır mısınız ?

MUSTAFA ÖMÜR DİNÇ- Kişisel Gelişim insanların hayatında, vazgeçilmezleri arasında yerini almaya başladı çoktan. Çünkü daha düne kadar eleman alımlarında, kişinin mezun olduğu okulu ve diploma notunu göz önünde bulunduran şirketler, şimdi ise CV’lerinin doluluğuna bakmaktadır. Birçok yerel ve ulusal firmada çalışan, belli bir kariyer elde etmiş insanlara baktığımızda akademik bilgilerinden çok, kendini ifadeleri, takım çalışmalarına yatkınlıkları, liderlik özellikleri, kariyer ve imaj tamamlamaları ile ön plana çıkmışlardır.

CV’sinde benzer kişisel gelişim sertifikaları olan bireyler bir adım öne çıkarlar her zaman. Ama önemli olan, deneme süreci içerisinde kendilerini şirket yöneticilerine ispatlamaları ve o sertifikaların sadece birer kağıt parçası olmadıklarını göstermeleridir. Yani tam anlamıyla kendilerini gerçekleştirmiş bireyler olmaları gerekmektedir.

Çok ilginç bir şekilde, gençler iş bulamamaktan yakınırken, işverenler de kalifiye eleman bulamamaktan yakınmaktadır. Bence bir insanın işsiz olmasının hiçbir bahanesi olamaz.

Misal; diksiyon ve hitabet eğitimi almış, zor insanlarla başa çıkma sanatını öğrenmiş, pazarlama, zaman ve stres yönetimi, beden dili, imaj ve kariyer vb eğitimleri tamamlamış birisinin (tabi bunları özümsemiş ve hayatına uyarlamış) mezuniyeti ne olursa olsun, işsiz kalma ihtimali var mıdır sizce?

SORU- kişisel Gelişim ömür boyu olmalı yani?

MUSTAFA ÖMÜR DİNÇ- Öncelikle unutmamamız gereken bir şey vardır ki; öğrenme ömür boyu sürer. Eğer bir insan, bilgiye ihtiyacı olmadığını iddia ediyorsa, baştan kaybetmiş demektir. Bu konuda  Sokrates’in, “bildiğim tek şey, hiç bir şey bilmediğimdir” sözü fazlasıyla manidardır.

SORU- Lena Danışmanlık ‘ın yaptığı hizmetlerden bahseder misiniz ?

MUSTAFA  ÖMÜR DİNÇ- Bizden danışmanlık alan öğrenci ve ailelerimizin en başta bilmeleri gereken şey, bizim için Öğretim değil, Eğitim önceliklidir. Eğer dertleri, sadece notlarının 4-5 olması vb. bir şey ise hayata farklı pencerelerden baktığımız aşikardır. Zaten biz de bu tür öğrenci ve velilerimizi, diğer danışmanlık adı altında, özel ders bürosu ve etüt merkezi şeklinde çalışan yerlere yönlendirmekteyiz. Biz çalışmalarımızı daha çok Eğitim Danışmanlığı ve Yaşam Koçluğu sistemleri üzerinden yürütüyoruz.

Öğrencilerimize, Hızlı Okuma Ve Etkin Anlama, Hafıza Teknik Ve Yöntemleri, IQ Gelişim Programları, Diksiyon Ve Hitabet, Zaman Yönetimi, Dikkat Ve Konsantrasyon Çalışmaları, Sınav Stresi Ve Kaygı Azaltma Seansları, Aile İçi İletişim  vb. eğitimler düzenlemekte, sadece öğrenciyle sınırlı kalmayıp, ailelere yönelik Aile İçi İletişim, Okul Başarısında Aile Faktörü, Etkin Anne-Baba vb. eğitimleri ile aileleri desteklemekteyiz.

Bunların yanı sıra, okul ve ödev takiplerini yapmakta, masa başı rehberlikle değil, hayatın içinde, yaşayarak koçluk hizmetlerimizi vermekteyiz. Mesela danışmanı olduğumuz öğrencilerimiz herhangi bir sanat dalıyla ilgilenmek ya da bir spor branşını seçmek zorundadır. Bu da onlar için önemli bir disiplin ve harika bir eğitim olmakta, hem ruhsal zeka gelişimleri hem de sosyal gelişimleri en hızlı şekilde gerçekleşmektedir.

Uzun lafın kısası biz, öğrencilerin başında durup onlara zorla ders çalıştırmak yerine, etkili ders çalışma metotlarını öğretmekte, yani balık tutmayı göstermekteyiz. Kendi ayakları üzerinde durabilen, mücadele ruhuna sahip, mutlu bireyler yetiştirmek en öncelikli görevimiz. Sanırım ders notlarından daha önemli şeyler bu söylediklerim. Zaten bu temelleri aldıktan sonra, öğrencilerin notlarının kötü olma ihtimali de pek yok gibi. Ne dersiniz?

Tabi bunlarla sınırlı değil yaptıklarımız. İl içi ve dışında çeşitli kişisel gelişim seminerleri düzenliyor, çeşitli resmi kurumlar, dernekler ve özel şirketlerle ortak eğitimler veriyoruz. Öğrencilere ve aileler yönelik seminerlerimiz yoğunlukla tercih ediliyor. Şu ana kadar, 10 bin’i geçkin kişinin hayatına şekil vermiş ya da onlara farklı bir bakış açısı yakalatmış olmak gerçekten muhteşem bir duygu.

SORU- Kişisel Gelişim de  yapılan yanlışlar nelerdir?

MUSTAFA ÖMÜR DİNÇ- Kişisel Gelişim çok hassas bir konu. Daha önce de söylediğim gibi, uzman kişilerden profesyonel destek alınması, rast gele kişisel gelişim kitaplarının okunmaması gerekmektedir. Bir insan kişisel gelişim eğitimleri almadan da çok başarılı ve mutlu olabilir tabii ki. Kişisel gelişim eğitimleri, başarı ve mutluluğa ulaşmamızı daha kolay bir hale getirir. Yani farklı bir deyişle, kişinin kendini geliştirmesini programlı bir şekilde ve adım adım sağlar.

Sistematik ve doğru olarak uygulanmış Kişisel Gelişim Programlarında, kişilerde belirgin bir şekilde özgüven duygusunun geliştiği, empati yeteneğinin arttığı, insan ilişkileri ve toplumda kendini ifade konusunda çok ciddi ilerlemeler kaydettiği, olaylara daha objektif yaklaşıp, mücadeleden kaçmadığı gözlemlenmektedir. Aslında tüm bu söylediklerim, kişinin karakterine sonradan eklenen şeyler değil tabii ki, kişinin kendisinde bulunan özelliklerin şekillenmesi yani çok klasik tabirle “içindeki gücün farkına varması, kontrollü bir şekilde açığa çıkmasıdır.”

SORU- Başka ne anlatacaksınız bizlere Kişisel Gelişim kon konusunda?

MUSTAFA  ÖMÜR Dinç - Size ve gazetenize, böylesine önemli bir konuyu ele aldığınız için teşekkür ediyorum öncelikle. Sizlerin vesilesiyle birçok insana daha ulaşma fırsatı yakalamış olduk. Aslında bu konu üzerinde konuşulacak çok şey var ama burada özetin özetini çıkarmaya çalıştım, elimden geldiğince, dilim döndüğünce.

Sürç-i lisan ettikse affola…

 Muhabbetle…

 

 

 

                   Mustafa Ömür Dinç

Eğitim Danışmanı & Kişisel Gelişim Uzmanı

       omurdinc@lenadanismanlik.com

 

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 1096
: 1558
Kayıt tarihi
: 28.12.07
 
 

1967 Tokat'ın  Pazar ilçesi doğumluyum. İşitme engelliyim. İstanbul Üniversitesi iktisat Fakültes..