Coşkunun bize anlatmak istediği

Çok istediğiniz bir işi başarmanın heyecanı veya amaçsızlıktan atıl kalan bir bedeni çalıştırmanın zevki nelerle ölçüşebilir acaba? Hemen hiç bir şeyle ölçülemez. Bu çünkü öyle bir duygudur ki insanı havalarda uçar gibi hissettirir. Bu en büyük özgürlüktür. Başarıdan hemen sonra havalarda uçarken hissettiğiniz sevinç ve özgürlüğün o içinize sığmaz duygusu sizi sarıverir. Etrafa neşe ile bakarsınız. Sonsuz bir enerji ile dolduğunuzu hissedersiniz. Herşey daha renklidir artık. Çoşku bütün benliğinizi kaplamıştır. Duyularınız en keskin halde çalışmaya başlar. Yiyecekler daha lezzetli gelir su daha bir güzel akar boğazınızdan. Beyin neredeyse ışık hızı ile çalışmaya başlar bazen onu durdurmak istersiniz. Hani eski alışkanlıklarınızla saçmalarsam ileride nasıl telafi ederim dersiniz Ama ne mümkün coşkulu duygu seli sizi sarmıştır. Önüne koymak istediğiniz ker keti alıp sürükler. Artık duygularınız ve hiç bilmediğini 5 duyu ötesi hislerinizle hayatı yaşamaya başlarsınız.

Yavaş yavaş hayatı bu şekilde yaşamaya alışırsınız çekingenliği üzerinizden atarsınız. Ne kadar kısıtlı bir şekilde yaşamış olduğunuzdan dem vurup pişmanlık hissederdiniz. Sanki tasavvuftaki tanımıyla levvame nefse geçmişsinizdir. Yaşamınızın kontrolünü akıldan alıp daha önce bilmediğiniz duyularınıza vermişsinizdir. Arkadaşlarınızı ararsınız ve onlarla daha önce konuşmadığınız şekilde rahat ve enerjik bir biçimde konuşursunuz. Hatta varsa sevgiliniz onunla daha önce hiç duymadığı kelimelerle konuşabilirsiniz. Hoşlandığınız birisi varsa ona çok rahat bir şekilde teklifte bulunursunuz. Kim bilir belki bu enerjiniz onunda kanına girer ve mahçup bir evet koparabilirsiniz. Sonsuza kadar sürmesini istersiniz bu anın ama bir yerde biter. Genelde bu enerji yavaş yavaş biter. Bir kaç arkadaşla konuştuktan sonra azalır veya teklif ettiğiniz kişinin size net bir hayır demesiyle duvara toslarsınız. Beyin derki ben sana söylemiştim bunun sonu hüsran olacak diye. Sen gel ortalamanın içinde kal ne çok mutlu ol ne de çok mutsuz. Güvenli çemberin dışına çıkma ben seni korurum der. Aslında bu duyguları bitiren karşınızdaki insanlar değildir. Siz kendini bitirmişsinizdir. Öncelikle karşınızdakilerden aynı tempoya ulaşmalarını isteyerek, onları olmadıkları bir insan olmaya zorlayarak sonrada onlar değişmeyince mantığınızı devreye sokup eski savunma mekanizmalarınızı ortaya çıkararak. Eğer daha uzun sürmesini istiyorsanız bu anı yaşarken diğerlerinden beklentinizi azaltın. Bırakın onlar kendi tempolarında yaşasınlar bu duygu size özel olarak verilmiş bir duygudur. Ve sizin yaptıklarınız sonucu ortaya çıkmıştır. Yani hayat sizi yaptılarınızdan dolayı bu duygu ile ödüllendirmiş ve istediğinize ulaştığınız zaman ne olacağını göstermiştir. Bundan dolayı bu duyguyu diğer adımı atmak için kullanmak en akıllıcası olur. Çünkü artık bir yol haritanız vardır. Der ki hayat eğer isteklerini doğru yorumlayıp onları takip edersen sana tahmin edemeyeceğim hazineler sunacağım. Ve bu hazineler seni para ve güvenli yaşamdan kat kat mutlu edecek paha biçilemez değerde olacaktır.

Mesajı aldınız mı? Eğer bir gün bu duyguları hissederseniz gerçekten hangi mesajın size verildiğine çok dikkat edin. Ve bu duyguları para ve güvenli hayat için çar çur etmeyin.