Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Şubat '15

 
Kategori
Güncel
 

Çözüm sürecine karşı olanlar

Çözüm sürecinin başarısız olmasını isteyenlerin amacı terör üzerinden Türkiye’yi köşeye sıkıştırarak kendi amaçları doğrultusundaki projeleri kabul ettirmeye çalışan ülkeler ve onların yerli işbirlikçileri.

Türkiye’nin kendi insanlarıyla birlikte barış içinde yaşama iradesinin ifadesi olan çözüm süreci sözde dost görünen ama aslında ülke üzerinde hesapları olan ülkeleri ve yerli taşeronlarını bir bir açığa çıkarmıştır.

Türkiye’nin kendi başına barış ve kardeşlik projesi kapsamında başlattığı ve milli bir proje olan çözüm sürecini bozarak, tekrar o kanlı çatışma dönemlerine döndürmek isteyenler her yolu deniyorlar, deneyecekler de

Batılı servisler, yerli işbirlikçileri üzerinden  “çözümü akamete uğratacak talepleri” sıkça gündeme taşımaktadırlar. Özellikle burada, bazı gazeteci, yazar, siyasetçilerin aracılık rolüne soyunduğu görülmüştür. Bu çabalarını çözüm sürecinin başlamasından itibaren bugüne kadar devam ettirdiklerini, her kesim özellikle Kürtler tarafından çok iyi görüldüğü Kürtlerin çözüm sürecine sahiplenmelerinden de anlaşılmaktadır. ABD ve bölge ülkelerinden İsrail, İran ve Suriye’nin süreçten rahatsız oldukları, Türkiye’nin milli bir proje olarak uygulamaya soktuğu çözüm sürecinin dışında kalan ve bunu hazmedemeyenler özellikle ABD Suriye konusunda Esed’in yaptığı katliamlara sessiz kalmakla yetinmeyip İŞİD ve benzeri örgütlerin doğmasına sebep olmuştur.

Bu durum, dolaylı olarak Türkiye’nin iç barışına yönelik çözüm sürecine saldırılmasına zemin hazırlamıştır. ABD‘nin bizim için yanlış olan bu politikasının, İsrail ile ilgisi olduğu kadar, bölgesel bir güç olarak Türkiye’nin yükselmesinden duyulan rahatsızlıktır. Türkiye’deki belli grupların “çözüm süreci çöküyor”, “Türkiye bölünüyor” diye manşetler atarak, devleti içerden terörle mücadelede etkisiz kılmaya dönük çabalarıyla birlikte düşünmek gerekir. Devlet içinde örgütlenmiş “karanlık yapıların” terörle mücadele konusunda, devlet mekanizmasını içerden etkisiz kılmak için uğraştıklarını dair, en azından bu konudaki tartışma ve kuşkular, ortaya çıkan provokatif olaylarla bütünleştirilince sorunun bir başka boyutu bulunduğu görülmektedir.

Bugünlerde IŞİD ve Kobani üzerinden ortaya çıkan tablodan oldukça heyecanlanmış olmaları bundandır. Şimdi ortalık “çözümü süreci başarısız oluyor, süreç çöktü çökecek” diye sevinçlerini dışa vurmaktan kendilerini alamayanlardan geçilmemektedir.

Tüm bunların temelinde,

1-Enerji

2-İsrail'in güvenliğinin yattığına inanılıyor.

Türkiye'nin Erbil yönetimi ile yaptığı petrol anlaşmasının ve Irak petrollerinin Suriye üzerinden Akdeniz'e ulaştırılması projesinin bu olayların altında yatan temel faktör olduğudur.

Kandile gidip “mücadeleden vazgeçmeyiniz, konjonktür lehinize gelişiyor”, “barış yapmanın zamanı mı?” diyenlerin ki Onlar “Türkiye’deki Batılılar” veya “Batı’nın misyonerleri” olarak,“yıllardır sahip oldukları iktidarı kaybetmenin” psikolojik travmasıyla, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı bu iktidar kaybının müsebbibi olarak gördüklerinden dolayı onu başarısızlığa uğratmak için çözüm sürecinin çökmesini çok arzulamaktadırlar.

Bugün “Türkiye bölünüyor” şeklinde sevinenler’’, boşuna heveslenmesinler çünkü bu ülkenin Kürtleri, Türkmenleri, Alevileri, Sünnileri de onların kim olduğunu biliyor. Birlikte ve kardeşçe yaşamanın önündeki engelin, yıllarca hangi zihniyet tarafından konulduğunun da, savunulduğunun da bilincindedir.

Her şeyden önemlisi, Batı’nın hedefi 21.yüzyıla ve Ortadoğu’ya damgasını vuracak, bu coğrafyanın ve medeniyetin dünya sahnesine çıkaracağı, tarihteki ilk Müslüman bir süper güç olma potansiyeline sahip “Kürt-Türk ittifakını engellemektir.

Batılılar bunu düşünüyor, hesaplıyor ve engellemek için harekete geçiyor.!

Terörü yıllardır Türkiye’ye karşı bir uluslararası politika olarak kullananları başarısızlığa uğratan ÇÖZÜM SÜRECİ her şeye rağmen sürdürülmelidir.

Günün sözü : En kötü barış savaştan iyidir.

Esen kalın

Facebook: mehmetçet21

Twitter: mehmetçet21

Mehmetcet21.blogspot.com

 
Toplam blog
: 12
: 70
Kayıt tarihi
: 20.10.13
 
 

1958 Diyarbakır doğumluyum. Diyarbakırda yaşıyorum. Yüksek okul mezunuyum. Kamuda görev yapmaktay..