Cumhurbaşkanlığı seçimi ve dinden nemalanma yarışı...

Karnımız aç…

Beynimiz ve yüreğimiz de öyle…

Demokrasiye, çağdaşlığa ve özgürlüğe…

Siyasiler, yıllardır yarış edercesine aynı çorbayı içiriyorlar bize…

Bu çorba çok bereketli bir çorba, adı da dinden nemalanma çorbası…

Bu çorbayı halka içirmeye çok gayret ediyorlar… Ta... okul yıllarında başlatıyorlar buna… İçirmeyi başaranlar hep iktidarda kalıyor…

Soyuyorlar, hırsızlıyorlar, çağırıyorlar, bağırıyorlar, dövüyorlar, hepsini de din adına yapıyorlar… Ve içirdikleri çorbanın nemasını alıyorlar…

Şimdi, muhalefet de iktidar olmak için çorbacı olmaya karar veriyor…

Ve süsleyip, püsleyip bir din çorbası koyuyor önümüze gururla…

İktidarın çorbasından daha lezzetli olduğunu söyleyip duruyor…

Ya bu çorbayı içersiniz, ya da aç kalırsınız diyorlar…

Ve bu bir çorba iç(ir)me yarışı diyorlar…

İktidarın elinden din çorbasını alıyoruz, biz daha lezzetli bir din çorbası yapıyoruz diyorlar… Bizim çorbamızın, biraz Arap, biraz simya, biraz kültür, biraz Türk, biraz da uluslar arası tadı vardır, çeşnisi boldur diyorlar… Tam dinlerin beşiğinden gelen bir çeşni sunuyoruz diyorlar… Din çorbası içirenler kazanıyorlar, bu sefer de biz  kazanalım diyorlar…

Eğer sevmiyorsanız çorbayı, hatırımız için bu sefer için diyorlar...

Zaten iki çorbadan birini içmek zorundasınız aç kalmamak için…

Hele bir yemeye başlayın, bizim çorbanın daha lezzetli olduğunu göreceksiniz…

Vallahi kusura bakmayın…

Benim bu tür çorbalardan yıllardır midem bulanıyor…

Ne yaparsanız yapın, benden size oy yok…

Kendiniz pişirip, kendiniz yemeye devam edin…