Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Temmuz '14

 
Kategori
Blog yazarları tartışıyor!
 

Cumhurbaşkanlığına “Eşbaşkan” seçmeli…

Cumhurbaşkanlığına  “Eşbaşkan”  seçmeli…
 

cumhuriyet.com


 Yok, hemen olur mu yaa..! diye  tutturmayın. Kafanız, gönlünüz görmediğiniz şeylere biraz alışsın. Alıştırın…

Son zamanlarda “Eşbaşkan” lafına alıştınız mı, alışmadınız mı? Allah için söyleyin. Kürtlerin Partisi olmadan önce böyle bir şey var mıydı? Onlar ilk kez çıkarmadılar mı, kullanmadılar mı “Grup Eşbaşkanı” lafını… Demek ki neymiş, böyle bir laf ilk kez sözlükçemize bazıları tarafından çoktan katılmışmış… Demek ki var… “EŞBAŞKAN” . Peki katıldı da kıyamet mi koptu..?

Ben de diyorum ki, hadi seçimleri biraz çevirelim. Bir değil, iki tane Başkan seçelim!  Kırk yılda bir Ekmeleddin İhsanoğlu gibi temiz, tertipli, el etek öptürmeyen büyük bir insan bulmuşuz… Onu çabuk harcamayalım. RTE ise bu işe teşne… Ama onun aklında hiçbir zaman Cumhurbaşkanlığı olmadı. Başkanlık… Başkanlık… Diye milleti zaten alıştırıp duruyor. Yani anlaşılan, o Cumhurbaşkanlığı lafı zaten pratikte de kalkacaktır. Öyleyse… Öyleyse … Cumhurbaşkanlığı da çok yakında güme gidebileceğine göre. En iyisi. Bu iki iyi adamı harcamadan  “EŞBAŞKAN” seçelim, gitsin…

Yok kafanız basmadı, değil mi? Siyasi literatürde böyle bir şey yok, diyorsunuz… VAR… Ben biraz önce bunu size ispatladım. “Eşbaşkan” lafı var. Biz ne yapıyoruz; bu mevkiyi daha da genelliyoruz. Yani, iki tane Başkanımız olsun diyoruz.

“Olmaaaz..! mı diyorsunuz… Ah sizi münafıklar… Bu işi de berbat edeceksiniz gibime geliyor. Şaka gibi değil mi? Cumhurbaşkanlığı yok, Eşbaşkanlık var! İşe bak be…

Tabii bunun pratikte bazı sorunlar doğuracağını biliyorum. Yani iki tane insanı birbirine bağlamışsın; biri bir tarafa çekiyor, öteki öteki tarafa… Olur mu yaaa…! Olmaz tabi, olmaz da, biz oldurmaya çalışıyoruz.

Ya bi de olursa. Düşünün ki, iki tane çok akıllı Başkanımız var. Biri Almanya’ya gidiyor, ötekisi Somali’ye… İki yerde de temsilcimiz var. Ne güzel!

Biri yurt dışına çıksın. Şimdiki durumda, Meclis Başkanı ona vekalet ediyor… Peki, oluyor mu? Bence olmuyor. Ama iki tane “EŞBAŞKAN” olursa. Biri dışarıda, öteki içerde, ne güzel, memleket güllük, gülistanlık içinde idare edilir, gider. Yalan mı?

Hemen aklınıza kavga, dövüş geliyor, değil mi? Sizin içiniz kötü be… Olgun insanlar, niye kavga etsinler ki… Üstelik Başkanlık işlerini bir güzel bölüştüler mi, gül gibi idare edip giderler.

Ama diyeceksiniz ki, pratik de “Başbakanlık”ı istemeyen adam, “Eşbaşkanlık”ı ister mi? Onu bunu bilmem. Bizimkisi bir siyasi literatür tartışması. Gerisini Siyasal Alanda aklı evvel hocalarımız tartışsın… Eşbaşkanlık. olur mu, olmaz mı?

Bu şekilde dünyaya yeni bir ders de verebiliriz. “Ulan şu Türkler ne akıllı adamlar, biz düşünemedik onlar ilk kez Eşbaşkanlık rejimini uyguladılar. Bak gül gibi geçinip gidiyorlar, diyebilirler.

Yok aklınıza yatmadı. Ehh ne yapalım, biz de münafık çok. Hep aklınıza kavga, dövüş geliyor, değil mi. Yok öyle kötü şeyleri aklınızdan çıkarın.

Dinde “Şirk koşmak” yoktur ama, siyasette niye olmasın… Bence iki tane Başkan iyidir. Siz istediğiniz kadar : “Bir tanesinden ne bulduk ki, iki tane istiyorsun, hoca..” deyin.

Siz biraz hocaların lafını dinleyin. Ama biraz de hocaların lafını dinleyen bu memleket dinden imandan çıkmadı mı?

Şimdi soru : “Ramazanda iğne vurdurmak orucu bozar mı?”  EL CEVAP :
“Aleykümselam. İğne vücuda bir sıvı ilave etmekte ise bu, eski fukahanın anlayışında orucu kökten bozar. Buna göre de sizin cevabınız doğrudur. Yeni sistemde ise bedene sokulan iğnenin muhtevasının gıda verip vermediği şeklinde özetlenebilecek bir ayrım yapılmaktadır. Bunu da bir görüş olarak alabiliriz elbette ama fukaha, taharet yaparken ıslak parmağın makata girmesini bile oruç bozucu olarak gördüğüne göre bir şırınga sıvıyı nereye saklayabiliriz ki? Elbette herkes kendi mesuliyetini taşımaktadır. Fetva veren de alan da. Allah’a emanet olasınız.” (fetvameclisi.com)

Hadi buyurun!

Şimdi soruyorum. “Eğer iki tane Başkanlığı fikir alanında savunuyorsam, vatandaşlıktan çıkar mıyım?” Buna kim cevap verecek? Hadi bakalım.

Bence her doğru işin biraz eğrisini, her eğri işin de biraz doğrusunu düşünelim… Nasıl kafanız iyice bulandı mı? Ee… Daha çok bulanacak çok. Daha yaşadıkça neler göreceksiniz . Peki, on yıl önce “Eşbaşkanlık” diye bir şey duymuş muydunuz? Yok, değil mi? Şimdi duyun. Duyun da biraz üzerinde düşünün. Önemli olan, bu işin gerçekleşmesi, değil. Önemli olan “Tek Başkanlı” bir rejimin sonunda bize nelere malolacağı. Bunu hemen hemen hiç kimse düşünmüyor. Düşünmek bile istemiyor.

Biz biraz düşünelim, dedik… Belki her şey iyi olur. Ne dersiniz?


 

 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..