Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Aralık '11

 
Kategori
Siyaset
 

Cumhuriyeti kuranlar

Cumhuriyeti kuranlar
 

Yolumuz, rehberimiz akıl,bilm,fen olduğu gün, çağdaş uygarlık ortak paydamız olduğu an gerçek kurtuluş günümüzdür.


Cumhuriyeti kuranlar, bundan tam 100 yıl önce; şeriatçılığa, yobazlığa, softalığa, din bezirganlığına, büyücülere, muskacılara, üfürükçülere, şeyhlere, müritlere, mollalara, melelere din üzerinden çıkar sağlayanlara, medreselere ve o medreselerde beyinleri yıkananların; din adamı kisvesi altında cehaletlerini, kara taassuba bürüyerek, topluma şırınga etmesine karşıydı.

Tekkeler, zaviyeler, medreseler boş yere kapatılmadı.

Diplomasız cahillerin"  Ben hocayım. Şeyhim. Şıhım. Babamdaki keramet, o bana el verince, bana geçti. Benim nefesimde, üfürüğümde keramet vardır. Bir adamı iyi okursam iyi, kötü okursam kötü olur " demelerine engel olundu. Ellerine aldıkları din silahıyla bilgisiz, cahil, okuması yazması olmayan, kendi düşüncesindense dedesinin, mollasının fikrine uyan, yarım akıllı birey modeli; mümkün olduğunca toplumdan silinmeye çalışıldı.

Bu modelin yerine: Akılcı, modern, yurttaşlık bilgisi,vatan, millet, bayrak sevgisi benimsetilmiş, tek hedefi çağdaş uygarlık hedefine ulaşmak olan, tek rehberi bilim ve fen olan, hür düşünen, özgür davranan, demokrat ruhlu, kendine güvenli, dününden utanmayan, yarınından korkmayan insan anlayışı yerleştirilmeye çalışıldı.

Cumhuriyeti kuranlar, bundan 100 yıl önce mandacılığı, bölgeciliği, etnik ayrımcılığı da reddetti.

Biz, kurtuluş savaşımızda ölüm kalım derdindeyken bile, düşmanla bir olup, ayaklanan, isyan eden, ülkenin o zor ve zayıf halinden bile yararlanmaya çalışanlara; o günün imkansızlıkları ve yoklukları içinde bile boyun eğilmedi. İzin verilmedi.

Cumhuriyeti kuranların tek derdi, tek bir parça olabilmiş, iç huzuruna kavuşmuş, iyi günde, kötü günde bir olan, bir davranan bir ulus devlet kurmaktı.

Cumhuriyeti kuranlar, ne şeriatçılara, ne kürtçülere, ne mandacılara yüz verdi; eyvallah etti.

Mustafa Kemal Atatürk'ün, İsmet İnönü'nün, Celal Bayar'ın, Fevzi Çakmağın, Kazım Karabekir'in,Rauf Orbay'ın Refet Bele'nin Cumhuriyeti belki yorgundu... Belki açtı... Kesinlikle fakirdi. Erkek nüfusu neredeyse yok olmak üzereydi. Halk, okuması yazması olmayan bilgisiz, bilinçsiz, cahil bireylerden oluşuyordu. Evet... Evet; ama...

Halkın ve o halkı o günlerde yönetenlerin yönü, kesinlikle aydınlık ufuklardan, tam bağımsız, kendi kendine yeterli bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nden yanaydı.

Ne dediğimi anlayan anladı! Zaten bu ülkeyi büyütebilmek, yaşatabilmek için de bana, bize bu söylediklerimi anlayanlar fazlasıyla yeter!

 
Toplam blog
: 1349
: 1777
Kayıt tarihi
: 30.01.11
 
 

İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler veTanıtım, A.Ö.F. Adalet Yüksek Meslek ..