Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ekim '10

 
Kategori
Güncel
 

Daha nasıl bir mahalle baskısı olacak ki?

Daha nasıl bir mahalle baskısı olacak ki?
 

Başörtüsüzlere ’mahalle baskısı’nın yersiz olduğunu söyleyen YÖK Başkanı Özcan, 'Kılıçdaroğlu'na da söyledim ben kefilim' dedi

Bayramdan önce ,bir mağzanın kasasında, yaptığımız alışverişin bedelini ödemek için kuyrukta bekliyorduk.Dört adet kasa vardı ve üçünün önünde kuyruk oluşmuştu. Bir kasa boştu.O kasa müşteri almıyor sadece iadelere baktığını söylüyordu.Başörtülü genç bir bayan hangi kuyruğun daha çabuk ilerlediğini görmek için bakındı, bakındı, bakındı ve sadece iadelere baktığını söyleyen kasanın işaret etmesi üzerine, o kasaya yönelip parasını ödedi. Enteresandır ki diğer kuyruklarda bekleyen bayanlar arasında başı kapalı hiç bir bayan yoktu.Zaten mağaza da bir tesettür mağazası değildi. Kimse aptal değil tabi ki. Önce ben itiraz ettim. Erkek kasiyerin tesettürlü bayana işaret ettiğini görmüştüm. Arkamdaki Bey de fark etmiş. Benden cesaret alıp o da itiraz etti. Hatta o daha tepkisel davrandı.Keza ne kasiyer ne de tesettürlü genç bayan bize hiç aldırmadan işlemlerini tamamladı ve bayan elinde torbalarıyla bize "Oh ya!" dercesine bakarak salına, salına yanımızdan geçerek mağazadan çıktı.Sanırım arkamdaki beyin tepkisi de diğer kuyrukta bekleyenlere haksızlık yapılmasından daha çok her iki kişinin de aldırmazlığı ve söylediklerinin dikkate alınmamaması ile ilgiliydi.Mağaza çalışanlarından veya yöneticilerinden hiç kimse müdahale etmedi.Hiç kimse oralı olmadı. İtiraz eden müşterilere hiç bir açıklama yapılmadı. Adamcağız o kadar sinirlendi ki olay kavga boyutuna kadar ulaştı. Ama ne yazık ki adam muhatap bulamadığı için kendi kendisiyle kavga ediyordu.Adamcağızı sakinleştirmeye çalıştık önce. Sonra da biz ve bize eşlik eden bir iki müşteri ile birlikte elimizdekileri bıraktık ve mağazadan çıktık. Etki- tepki ötekileştirme.!!!

Sözünü ettiğim mağaza Çocuk ve Yetişkin ürünleri satan uluslararası bir adı olan yabancı kökenli bayağı tanınmış bir mağazanın Ümraniye Şubesi.

Geçtiğimiz günlerin birinde Üsküdar iskelesinden Eminönü'ne geçeceğim. Vapur kalkmak üzere. Önümde tesettrlü bir hanım sakin sakin ilerliyor.Hiç acele etmiyor. İskelede yalnız ikimiz varız. Bense kapılar kapanmasın diye koşuyorum. bayanla aramızda 50 ile 75 santim bir mesafe kalmıştı ki iskele görevlisi bayanı kapılardan geçirdi ve benim suratıma "Bir saniye, bir saniye." dememe rağmen kapılar umarsızca kapandı.75 cm lik bir mesafe en fazla kaç adım sürer ki en kısa boylu birisi için bile?Koştuğum için ise neredeyse cam kapılara bindiriyordum hızımı alamadığım için.Eğer es kasa öyle birşey olsaydı herhale hem yaralanacak, hem de yaralanmamın sorumlusu o memur değil de kendim olarak gösterilecek , üstelik de İDO malına zarar vermekten hakkımda tahkikat yapılacak olsa hiç şaşırmayacaktım.

Referanduma " Hayır" dediğim ve fikrimi de gizlemediğim için 11 yıldır güya beni çok çok seven,sırf komşuluklarından memnun olduğum için yaşamıma devam ettiğim mahallemde,nedense komşularımın çoğu Referandum hikayesi çıktığından beri benimle doğru dürüst selamlaşmıyor bile.

Facebook'un etkin bir kullanıcısıyım.Facebook da profil resmimi "Hayır" yaptığım gün neredeyse 10 arkadaşım tarafından arkadaş listelerinden silindim.Tepki belliydi.Etki -Tepki.Çatışma.Ötekileştirilme

Yine Facebook ta kuzenimin durumuna yazdığı trajikomik yazı ile son vermek istiyorum satırlarıma.

"DUMURDA SON NOKTA : bindigim taksinin soforu, trafikte kaldigimiz icin beni birakacagi yere 3 dakika kala ikindi namazini aksam namazina kalmadan kilmasi gerektigini iddia edip, ilk gordugu caminin onunde durdu ve taksiyi acik birakiyorum, Allah adina bekle dedi gitti, simdi taksinin icindeyim ?!!!?!"

Yorum Türk Milleti'nin.

 
Toplam blog
: 167
: 1867
Kayıt tarihi
: 20.04.07
 
 

01/06/1967 Rize/fındıklı doğumlu olmama rağmen doğum yerimi hiç görmedim. Türkiye'nin hemen her ilin..