Dal tartar Ali atar horoz bakar

İşin içine baştan,
Teknik, taktik, yetenek,
Üzerine kondisyon..
Yeteri kadar psikoloji, bir o kadar sosyoloji,
Yönetim, taraftar desteği,
Biraz da bilim,
Koydun mu.!
Takımsın.!
Deplasmandan üç puan çıkaran,
Gelecek adına, yine yeniden, önemli işaretler veren,
Boluspor olunca;
Geredeli Ramazan'ın dediği manada,
Takımın “DİBİSİN” Boluspor demekten kendimi alamıyorum.
Şans yanı başında,
Takım olma yolunda da mesafeler aldıkça,
Horoz'un çöplüğü de olsa,
Artık pek bir şey fark etmeyecek gibi.
Boluspor bu hafta deplasmanda oynamasına rağmen,
En efektif, en rasyonel oyununu oynadı.
Geri defans dörtlünün göbeğinde,
Mahmut, Gencer.
Sağda Cemil, solda Hakan..
Defansın hemen önünde,
Barbaros ve Cihan
Orta sahada,
Alp, Cafercan, Ali Güzeldal.
Forvet olarak,
Djiehoua görev yaptı.
Oyun sistem kurgusu;
4 2 3 1 olarak,
Gözümüze çarpsa da,
Takımın ofansif özelliği nedeniyle,
Oyun;
4 1 4 1 'e döndüğü vakitler olmadı değil.
Bu oyun kurgusu ile,
Orta sahamızın gol yollarında etkili olacağı baştan belli oldu.
Nitekim,
Hakan,
Cafercan,
Ali Güzeldal, pas trafiği golü atmamıza vesile oldu.
Aynı işaretleri,
Alp,
Ali Güzeldal,
Cafercan pozisyonlarında da yaşadık.
Hakan, Cemil hattından, içe veya dikey
Barbaros'un alanından, her yöne güzel akınlar tesis ettik.
Gencer'in telaşı ve benden top gitsin anlayışı, bize vakit, rakibe zaman ve atak hakkı kazandırırken,
Şişirme toplardan vazgeçip, ayağa oynamayı tercih ederse, daha olgun bir takım görüntüsüne kavuşacağız.
Bu maça dair.!
Özel bir parantez açmam gerekirse;
Barbaros'u ayrı bir yere koymam gerekecek.
Çünkü maçın kilit ismi bana göre Barbaros'tan başkası değil.
Barbaros, Denizli maçında en olumlu futbolunu oynadı.
Pas trafiğini iyi yönetti.
Defansa yardımcı oldu,
Kademeye girdi,
Karşı ataklarda yapması gereken en olumlu işleri başardı.
En önemlisi..
Kazandığı bütün topları, yerden oynayarak,
Öncelikle orta sahadaki oyuncuları ile buluşturmayı denedi.
Orta sahanın önüne geçmedi, kazandığı topları amiyane tabiriyle şişirmedi.
Ön libero anlayışını en iyi şekilde uygularken, hattını, görev alanını hiç terk etmedi.
Orta sahasına özgürlük sundu, kendine verilen görevin dışında, üstüne başka bir vazife çıkarmadı.
Ali Güzeldal'ın kumaşı düzgün demiştim ya..
Bu kumaş İtalyan kumaşı gibi.
Formayı giydikçe kalitesi artıyor.
Orta sahada,
Cafercan, Ali Güzeldal, Alp ve pozisyonlara göre Cihan dörtlüsü,
Bu takımda iyi işler yapacak, karşı takımlara zor anlar yaratacak bir ekip.
Bilhassa Ali Güzeldal.
Süper yetenek..
Rakibin başını döndürecek işler yapacağa benziyor, yapıyor da.
Kendini daha iyi hissettiğinde, daha iyisini yapacak ve büyük keyifler alacağız.
Djiehoua'yı, Denizli maçının bazı evrelerinde, pozisyon tercihlerinde geç kararlar verdiğini fark ettim.
Bu gecikme rakibin arkasında kalmasına, orta sahaya yardım etmede gecikmelere neden oldu.
Buna rağmen iyi işler yaptı.
Djiehoua, serbest vuruşları, bize göre sağdan alabilse,
Cafercan'ın serbest vuruş avantajını kullanabilir, gol çıkarabilirdik.
Cemil tam bir görev adamı, ondan daha fazla işler beklemek çok mantıklı değil.
Ama bir Hakan var ki;
Olağanüstü..
Birinci sınıf işler çıkardı akşam akşam..
Bir oyuncu 90 dakika oynar. Hata yapmaz.
Ama sonuca da bir katkısı olmaz.
Hakan öyle değil işte.
Soldan getirdiği topu, rakibe teslim etti derken...
Pozisyon,
Onun mücadele ve oyundan kopmayan anlayışı ile gole dönüştü.
Bu bir deplasman maçı olmasına rağmen,
Denizli, sabaha.!!! kadar oynasa Boluspor'u yenemezdi.
Bakmayın bir defa geldiler, o da gol oldu.. ötmelerine,
Öncelikle;
Kaleci Serdar'ın böyle bir maça,
Futbolcuların kendilerine yakışan bir futbolu ortaya koymalarına müthiş ihtiyaçları vardı.
Serhat Hoca'nın,
Takımını en iyi kadro ve sistem ile sahaya sürmesi,
Sonucu kaçınılmaz kıldı.
Yazımı bitirmeden bir not düşeceğim.
Abdulaziz'in, arabesk oyunundan bu hafta bir şey anlamadım.
Demem o ki;
Futbol, sadece koşmaktan
Müzik , yalnız arabesk'ten ibaret değildir.
Bu hafta;
Boluspor,
Teknik kadro, futbolcu ve yönetim olarak galibiyeti hak edecek işler yaptı.
Bu disiplin ve oyun anlayışı ile,
Yenemeyeceğimiz takım yok.
Sayın Serhat Güller Hoca'mız Denizli maçından sonra,
“Farklı bir oyun anlayışımız oldu” demişti.
İnşallah hep böyle olur.!