Dalaman'da Tatil

' Gidemediğin yer, senin değildir.'

Osmanlı döneminde Sivas Valisi olan

                   Halit Rıfat Paşa

Tatil yaptığımız  tesiste  havuzda serinledik. Haftanın kimi günlerinde Nadir Şahin ve Necdet Köse'nin sürücü oldukları araçlarla Sarsala’ya gidip dönerek deniz özlemini de giderdik.

Dalaman  Sarsala Koyu; çam ağaçları ile denizin kucaklaştığı, yapılaşmaya izin verilmediği için temiz deniz ve kumsalı olan  apayrı yerdir. Yolunun bir kısmı dolambaçlı ve asfalttır. Araçlarla rahatlıkla gidilmektedir.

              Havaalanı yolu üzeri Kabukarkın köyünden gidilen orman yolu, Dalaman çayının kollarından Tersakan Çayının yanından ve denize bağlantılı kükürtlü göllerin çevresinden geçmektedir.

              Gözlere hoş ve görkemli görüntülerin yansıdığı yolculuk, Sarsala Koyunun zirvesine ulaşıldığında sarsıcı bir panoramaya dönüşmektedir.

              Koydaki plaj, Dalaman Belediyesince işletilmektedir. Ancak  kimi  çevre düzenlemesi yapılması gerekir. Ahmet ve Yılmaz, buradaki markette tanıdığım kişiler oldu. Genelde buraya yerli turist gelmektedir.

              Burada iskele, soyunma kabinleri, soğuk su duşları, WC ve bir market mevcuttur. Arabayla denize 25 metreye kadar yaklaşılmaktadır. Deniz, çabuk derinleşmekte ve dalgasızdır. Deniz suyu, içilecek denli temizdir. Çeşme ve duş suları denize yakın bir kuyudan alındığından hafif tuzludur.

              Koyda  ağaç sayısı az olduğundan güzel bir yer bulmak için erken gitmekte yarar vardır. Burası, mavi yolculuğa çıkan tekne ve yatların uğrak yerlerindendir.

              Giriş ücreti kişi başı 1,5 TL'dir. Şezlong ve şemsiye ücretlidir. Ayrıca belediye tarafından gelenlere mangal hizmeti verilmektedir. Kilogramı 3.- TL'den mangalla uğraşmadan belediye çalışanları tarafından 15 dakikada tüp mangalında getirilen etler pişirilerek yemek hazırlanmaktadır.

              Mardin Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Ali Baraj ve ailesiyle tanıştm. Değişik konularda uzun uzun söyleştik. Baraj, oğlu Ahmet ve kardeşi Mehmet Baraj'ı elim bir trafik kazasında kaybettiğini anlattı. Yanlışlıkları- kısmen de olsa- düzeltme uğraşında olduğu anlaşıldı. Yıllardır Şoförlerin sorunlarına çözüm bulmak için mücadele ettiğini de vurguladı.

              Tatilimiz; ev, havuz ve Sarsala arasında tamamlandı. Güzel insanlar tanıdım. Kimi dostlar edindim. Güneş gözlerimizi okşarkan Dalaman Havaalanı’na ulaştık. Bindik ve bir saatlik yolculuk sonrası Sabiha Gökçen’e indik.

              Napolyon: ‘Dünya tek bir devlet olsaydı, başkenti İstanbul olurdu.’ demiş. Elbette güzel söylemiş! Gerçekten İstanbul çok yönlü güzel!

                                                                                           *

                                                                 muhsindurucan@hotmail.com