- Kategori
- Sağlıklı Yaşam
Dar Kanal Hastalığı Olanlara Tavsiyeler
Dar kanal omurilik kanalının öne, arkaya, sağa ya da sola doğru çapının daralması ile meydana gelen bir rahatsızlıktır. Dar kanalda omurilik kanalı bazen kum saati gibi boğumlanır ve bu bölgeden geçen sinirler sıkışır. Genellikle L2 -3, L3-4 ve L4-5 seviyelerinde daralma gözükürken geriye kalan L1-2 ve L5-S1 seviyelerinde de rahatsızlık nadiren meydana gelir. Dar kanal başlangıçta tek bir seviyede ortaya çıksa da zamanla ilerleyerek diğer seviyelerde de görülebilir. Bu rahatsızlık insanın yaşam kalitesini doğrudan etkilemesi ve zamanla geri dönülmez sonuçlar ortaya çıkarabilmesi nedeniyle mutlaka tedavi edilmelidir. Dar kanal hastalığı aynı bölgede meydana gelebilecek bel fıtığı, bel kayması gibi rahatsızlıklarla karıştırıldığından dolayı hastaların dikkatli olması tavsiye edilir.
Dar kanalı hafife almayın
Bel fıtığı ile çok sık karıştırılan dar kanal rahatsızlığı en ufak bir şüphede bile doktor tarafından kontrol edilmesi gereken rahatsızlıklar arasında yer almaktadır. Bacaklarda uyuşma ve his kaybı, uzun süreli yürüyüşlerde oturma ihtiyacının artması, idrar ve dışkı kaçırma dar kanalın belirtileri arasında yer alır. Bu belirtiler ilerledikçe kişi yatağa bağımlı hale gelir. Bu yüzden benzer şikayetleri olan kişilerin mutlaka doktora başvurması tavsiye edilir. Ağır kaldırma, ters hareket yapma ya da kaza geçirme gibi durumlar sonrasında ortaya çıkan belirtiler 2 ila 5 günden fazla sürerse mutlaka erken teşhis için doktora gitmekte fayda vardır.
Dar kanal tedavisinden kaçmayın
Omurilik bölgesi pek çok insan için tabu olan bölgeler arasında yer almaktadır. Bu bölgede ortaya çıkan bir problem insanlar tarafından kolayca göz ardı edilebilmektedir. Bu durumun nedeni kişilerin omurilik bölgesindeki tedavileri riskli bulmasıdır. Aslında tedaviden kaçmak sürecin daha riskli hale gelmesine neden olur. İlerleyen durumlarda kişi hayatına ayakta devam edemez. Gelişen teknoloji ile birlikte değişen ameliyat teknikleri bu tür rahatsızlıklarda hastada herhangi bir ilave hasar ortaya çıkmadan sonuç alınmasında oldukça etkili olmaktadır.
Nöroşirurji Uzmanı
Doç. Dr. Ahmet Yıldızhan