Darbeciler(!) yargılanıyor! Kenan Evren'e müebbet!

 Şu ‘ileri demokrasi’ ne kadar güzelmiş(!)

Bildiğiniz gibi 12 Eylül 2010 tarihinde yaptığımız referandumla, anayasamızın bazı maddelerini değiştirip, ‘İleri demokrasi’yi uygulamaya başladık.

Bu  ‘İleri demokrasi’de, gerçek darbecilerden ziyade, darbe yapmayı akıllarından geçirenler(!) yargılanıyor.

Örneğin;

— Paşa, paşa sen darbe yapmayı aklından geçirmişsin!

— Yok, efendim ben böyle bir girişim ve düşüncenin içinde olmadım…

—Yok, yok sen darbeyi bir şekilde aklından geçirmişsin!

Sahi, bu şekilde kaç subay içeride?

Silivri ve Hasdal Askeri Cezaevinde ne kadar muvazzaf, ne kadar emekli subay var?

Bunu benim bilmem mümkün değil! Zaten basında belli bir noktadan sonra saymayı bıraktı. Geriye kala kala Silahlı kuvvetler kaldı. Onlarda savcıların hızına yetişemediği için ne kadar tutuklu subay olduğunu bilmiyorlar(!)

Nerden nereye geldik değil mi?

Aslında konumuz Kenan Evren ve arkadaşlarıydı!

Evet, özel yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekilliğinin, 12 Eylül askeri darbesine ilişkin soruşturmasının tamamlandığı ve soruşturma sonucunda hazırlanan iddianamede, dönemin Genelkurmay Başkanı, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya'nın ''şüpheli'' olarak yer aldığı bu gün açıklandı.

Özel yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekili, gazetecilere yaptığı açıklamada, özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Kemal Çetin'in soruşturmayı tamamladığını açıkladı.

Savcılıkça hazırlanan iddianamede, dönemin Genelkurmay Başkanı, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya'nın ''şüpheli'' sıfatıyla yargılanmaları talep ediliyor.

İddianamede, Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'nın, 765 sayılı TCK'nın ''Devlet Kuvvetleri Aleyhinde Cürümler''e ilişkin 146. maddesi ile 80. maddesi uyarınca ''ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına'' çarptırılmaları isteniyor.

CMK'nın 29'uncu maddesi uyarınca hem Kenan Evren hem Tahsin Şahinkaya hakkında adli kontrol uygulaması talep ediliyor. Bu gün hayatta olmayan ancak darbenin mimarlarından olan dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Nurettin Ersin, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Nejat Tümer ve Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Sedat Celasun hakkında TCK'nın 64/1. maddesi gereğince ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş.

İddianamenin 80 sayfaymış!

Oysa bir şike iddianamesi bile 400 sayfa! Bir dönem halkın anasını ağlatan, ülkeyi onlarca yıl geri götüren bir darbe hakkında baştan savma bir iddianame gibi geliyor bana!

İddianamede; 6 Aralık 1983'e kadar olan dönemi suç tarihi olarak değerlendiriliyor. Yani iddianame, “12 Eylül 1980'den, 6 Aralık 1983’e kadar olan zaman dilimini kapsıyor.

Ayrıca darbenin dışında, 2 Ocak 1980'de bir muhtıra, uyarı mektubu da iddianamede yer alıyor.

O zamanı hatırlayanlar, soruşturmanın ve iddianamenin ne kadar yüzeysel, baştan savma, dostlar alışverişte görsün mantığı ile hazırlandığını görebilirler. Darbe emrini Kenan Evren vermiş olabilir. Bu gün o darbede görev almış ve halkı işkenceden geçirmiş binlerce görevli hala görevi başındalar. Görevi başında olmayanlarda, toplumda saygın kişi olarak yaşamlarını sürdürüyorlar.

Soruşturmayı yürütenler, birilerinin değirmenine su taşıyorlar. Ama kimin?(!)