Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Mayıs '13

 
Kategori
Anılar
 

Davacı Avni, davalı devlet

Davacı Avni, davalı devlet
 

alıntı


Eskiden Bakanlığın, Personel Genel Müdürlüğü adı ,Özlük İşleri Genel Müdürlüğü idi. O zamanlarda faks yeni bir nimetti. Başka yerlere uğramıştı, lakin bize  henüz avdet etmemişti. Acil muhaberat telgrafla yapılırdı.

Bakanlıktan bir telgraf  geldi.”Kadıköy Cumhuriyet savcısı, Avni Yurdabayrak, almakta olduğu kadro ve maaşla, geçici yetki ile görevlendirilmiştir. Adı geçen geldiğinde, görevine başlama tarihin bildirilmesi rica”.

Yine eskiden sicil numaraları ne kadar az rakamlı ise, memurun görevdeki kıdemi ve hizmet durumu daha fazla olduğunu belirlerdi. Sicile baktık sekiz bin küsür, bu sicile sahip savcı en az 20-25 yıl çalışmış olması lazım.

Acaba savcı ne yaptı da geçici yetki ile gönderildi diye düşünmedik değil.Yetkili savcı'ya bir dosya açıldı, geçici yetki teli kendisi gelinceye  kadar dosyasına konuldu.

Aradan iki,üç hafta geçti beyaz saçlı, orta boylu, sevecen, hayatın çilelerini tatmış buna rağmen Onur’a sım sıkı bağlı bir beyefendi  içeriye girdi.

-İyi günler kolay gelsin,

-İyi günler buyrun,

-Ben yetkili savcı Avni Yurdabayrak.

-Ya öylemi? hoş geldiniz.

Sayın savcımız buyrun sizin odanız hazırlandı.Yok,yok oda şimdilik kalsın. Kadro durumu, iş hacmi, çoğunlukta olan suçların çeşitleri bunları konuşuncaya kadar vakit akşam oldu.

-Sayın savcımız  tahminen yalnız  geldiniz?

-Evet elbiselerim ve kitaplarımla geldim,

Dilerseniz otelde de kalabilirsiniz, ancak her ihtimale karşı Maliye Lojmanı da hazırlandı.Yok otelde kalmayayım. Lojman  olsun dedi. Gerekli olan bazı tefrişat malzemeleri ile donatıldı.Lojmanda kalmaya başladı.

Sabah mesaiye gelir, ancak makam odasındaki masasında oturmaz,misafir gibi koltuklarda oturur.Gelen misafirlerini dahi masasına geçmeden ağırlar. Bir kaç gün böyle devam edince, sordum. Sayın savcım, neden makamdaki masanızda oturmuyorsunuz.

Hah işte Burakgazi bende bu soruyu bekliyordum. “Kim bilir Bu Adliyenin savcıları, hakimleri, hatta İlin daire müdürleri diyecekler ki  acaba bu Avni Yurdabayrak ne yaptı da, Kadıköy’den  buraya geçici yetki ile görevlendirildi .

Allah şahidimdir bu olayda hiç bir suçum ve kusurum yoktur. Namert’in biri  Ankara’dan bana ricalı bir pusula getirdi. Okudum istenilen ve talep edilen rica kanunda yazılı değildi, vicdanımda yeri yoktu. Ricalı pusulayı aldım ve adamı kovdum. İki gün sonra geçici yetki ile buraya görevlendirildim.

Devleti temsilen Bakanlığı dava ettim. Davacı Avni oldum.Bakanlık adına Devlet Davalı duruma düştü. İşte o nedenle bu makam koltuğunda oturmuyorum. O koltuk davacı olduğum Devletin tahsis ettiği koltuktur. İnsan davalı olduğu kişinin, kuruluşun koltuğunda otururmu?. Aklanmadan o koltukta oturmam dedi.

Avni bey ile 5 aya yakın bir süre birlikte çalıştık. Bir kaç gün süren çalışma sonucunda birlikte hazırladığımız savunmasının bir bölümünde şöyle yazılıydı ”Takip ettiğim yol doğrudur. Sizden ihsan istemiyorum. Mevki makam sizin olsun “ 

Bizim merak ettiğimiz, Avni beyin  beklediği gün gelmişti.Ankara’dan bir telgraf daha,” Geçici yetki ile görev  yapan Avni Yurdabayrak almakta olduğu kadro ve maaşla İstanbul/ Kartal Cumhuriyet savcılığına tayin edilmiştir. Adı geçene tebliği ile görevinden ayrıldığı tarihin bildirilmesi rica”.

Peki neden Kadıköy değilde Kartal, öyle ya Kadıköy’e bir başka zatı muhterem atanmıştı. Avni  bey aklanmıştı, haklı çıkmıştı ama, açıkta kalmıştı. Kadıköy deki kadroya atama yapılmıştı da ondan. Sağlık olsun, aklandığıma sevindim dedi.

Biz Avni beye alışmıştık, Avni bey bize alışmıştı,Bir kaç gün sonra yolcu ettik.Daima haberleşelim diye,ev telefonunu vermişti.Kartal’da göreve başladığı tarihi tahmin etmemiz nedeniyle telefon açtım.Hal hatırdan sonra “ Davacı Avni ile, Davalı Devletin davası ne oldu dedim.”

Burakgazi  oraya geldiğim günlerde de söylemiştim.Bu konuda hiç bir kusurum,kabahatim  yoktu. Gerek Hakimler ve Savcılar Yüksek kurulu,gerekse Adalet Başmüfettişlerinin yaptığı tahkikat neticesinde geçici görevle bir başka yere gönderilmesini gerektirecek bir hal ve davranışın olmadığına, Bakanlıkça yapılan işlemlerin durdurulmasına  karar verildi.

Sayın savcımız  peki siz halâ sandalye de mi, yoksa makam koltuğunda mı oturuyorsunuz?. Burakgazi  artık aklandım, kin gütmek iyi değil. Devletimle barıştım. Devletime ait koltukta oturuyorum dedi.

Bazıları zan ederki sadece taşradan, Ankara'ya ricalı pusulalargider. Asıl Ankara'dan  taşralara daha çok ricalı pususalar gidiyor. Ricalı pusulaların gereğini yerine getirmeyenlerin başına bakın  neler geliyor.

Acaba;

Uğruna onurlar feda edilen. Kol ile gövdeyi birleştiren. Ayaklara, sırta dayanak olan.

Bele kadar içine gömülen. Yapıcılıkta yan destek olan. Her Canın rüyasına giren.

Üstüne oturanı kabartan. Cesaretlendiren, güç veren. Spor yaptıran, rahatlatan.

Kilo aldıran, kilo verdiren. Düşkün ettiren, kavga ettiren. Dönen  ve dönekli olan.

Böyle koltuğa, geçmişte veya şimdi kaç kişi Avni Yurdabayrak’ın yaptığını yaptılar/ yapabildiler

Devletin koltuğunda oturmadan bir yıla yakın, aklanmasını beklediler/ bekleyebilirler.

Koltuk tatlıdır, koltuk insana yapışmıyor ama bazı insanlar koltuğa yapışıyor.Hele bu koltuk vişne renkli ise insanı zincir ile kendisine bağlıyor.  

Kıymetli okurlarımıza saygılar sunuyorum.

 

 

Mehmet BURAKGAZİ  / MERSİN            

 

 
Toplam blog
: 608
: 2204
Kayıt tarihi
: 12.04.12
 
 

Bingöl'de, Baharın son ayında, ikindi üzeri un ambarı (kiler) arkasında, ebesiz, hemşiresiz, Emin..