Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Şubat '09

 
Kategori
Siyaset
 

Davos’ta kriz bitti mi ?

Davos’ta kriz bitti mi ?
 

Davos forumları tarihe Erdoğan'ın tepkisi ile geçecek artık..


Davos Krizi bitti mi ? Ne bitmesi, kriz daha yeni başlıyor, durun ve seyredin bakalım !..

Forum moderatörü, Harputlu Ermeni gazetecinin davranışını ve onun karşısında Sayın Başbakan Erdoğan’ın sert tepkisini, bugün gazetecisinden, vatandaşına, siyasetçisinden, muhalefetine kadar her kesimden, her herkes kınadı ve Başbakan’a desteğini belirtti. Buna biz de destek verdik. Fakat Başbakan’ın forum moderatörüne kızgınlığı sebep gösterilse de, asıl mesele bu değildir. Asıl mesele, yaptıklarına yasal kılıf arayan İsrail’in ve onun seçilmiş Cumhurbaşkanı’nın Davos platformlarında bir nevi taraftar araması ve Türkiye’nin arabuluculuğunun gereksiz olduğunu, kendilerinin haklı bir mücadelenin içinde olduğunu belirten bir fırsat ellerine geçirmiş olması ve Moderatörü’nde buna çanak tutmuş olmasıdır. Nitekim de moderatör’ün yanlış ve hatalı tutumu başta Davos komitesi olmak üzere, birçok ülke tarafından da onaylandı.

Davos süreç itibari ile bitti. Ama geride bir yığın soru ve Erdoğan’ın diplomasi kurallarına uymayan tavrı ve forumu terk etmesi damga vurması kaldı. Ogün, bugündür hala tartışılmakta, haklı ve haksız ile ‘bundan sonra ne olacak? ‘ sorusunun cevabı aranmakta..

Tabi, bu arada bu fotoğrafın bir kriz yaratıp yaratmadığı ya da yaratıp yaratmayacağı da masaya yatırılmış durumda. Boşuna kimse önce kendisini sonra vatandaşı kandırmasın. Başbakan’ın moderatör’e tepkisinden sonraki kareler tüm dünya’da dalga etkisi yaratmış ve hali hazırda bugün hemen hemen bütün ülkelerde tartışılmakta ve Başbakan küstahlıkla ve kabadayılıkla itham edilmektedir. Bizde de birçok gazeteci de yazılarında <ı>“Davos’a Kasımpaşa yumruğu” ya da <ı>“Davas’a Kasımpaşa ayarı” yada <ı>“İsrail’e Kasımpaşalı tokadı” diye başlıklar atılmasına sebep vermiştir.

Tepeden baktığınız zaman, bu başlıkların birçoğu gerçeği yansıtsa da, bu durum bizim ülkemizde de bir kutuplaşma yaratmıştır. Zira AKP tabanı ve yandaş medyasından başka bu durumu alkışlayan ve buna teşekkür eden bir medya ve taraf göremedim ben. Bir de bu durum Arap ve İslam dünya’sının çok hoşuna gitmiş. Sürekli Erdoğan’ın bu yaptığının ne kadar da doğru bir hareket olduğunu yazıyorlar durmadan. Televizyonlar ondan bahsediyor. Daha ilk gün, İran’dan <ı>“Erdoğan Nobel barış ödülüne aday gösterilmeli” diye bir yorum geldi, bugün ise gelinen noktada Erdoğan neredeyse Hilafet başkanı, Halife ilan edilmek üzere. Bu açıktan açıktan konuşuluyor. Türkiye, bugün her zamankinden daha yakındır Arap dünyasına ve bu durumdan menfaat sağlamak üzere, Arap ülkelerine devlet turları başladı bile..

Bu işin bir tarafı. Bir de görünen diğer bir yüzü var elbette..

Örneğin, İsrail her türlü önlemelere ve görüşmelere rağmen <ı>‘Filistin üzerindeki baskısını artıracağını ve savaşa devam edeceğini’ açıkladı. Nitekim de hemen arkasından Filistin topraklarında yeni saldırılar meydana geldi. Bu aynı zamanda İsrail’in Türkiye’nin arabuluculuğunu tanımadığını, Türkiye’yi bir anlamda takmadığını ve Türkiye’nin önerisi olan üçlü –dörtlü görüşme masasında Hamas’ı istemediğini bir kez daha belirtmesi anlamına geliyor. İsrail Uluslarası kuralları hiçe sayarak hala vuruyor !.. O zaman nerede kaldı, Erdoğan’ın külhani diplomatik(!) duruşu?

Bugün bizi bir tek alkışlayan ve sırtımızı sıvazlayan taraf AKP tabanı ve Arap ülkeleridir. Acaba Batı ne diyor diye kulağımızı oraya dayıyor muyuz? Bence hayır !.. Sırtımızı Batı’ya şimdilik dönmüşüz ve Doğu’daki şakşakçıları dinliyoruz. Göğsümüzü kabartıyoruz. İlişkilerimizi biraz daha kuvvetlendirip, Sayın Abdullah Gül’ün Arap Kral’ın “İslam birliği” önerisini beğenisini ve onaylamasını alkışlıyoruz..

Ama Batı öyle düşünmüyor..

Bugün ABD, Türkiye’ye karşı sert tavırlar almaya hazırlanırken, İsrail önce Antalya’ya olan uçak seferlerini iptal etmişken (bu daha da genişleyecektir), İsrail’de çok ciddi anti-Türkiye, anti-Erdoğan kampanyaları başlamışken, Amerika’daki Yahudi lobileri, Obama hükümetini Türkiye konusunda daha sert tavır almaya ve bunu uygulamaya zorlarken, Avrupa’daki birçok devlet başkanı ve halkı Erdoğan’ı anti-Semitist olarak görürken ve Hamas yanlısı olarak suçlarken, Amerikan Ermenileri bu kargaşa ortamından faydalanıp, Amerikan senatosunu ve Obama’yı 1915 olaylarından dolayı Ermeni Soykırımını tanımasını isterlerken, hatta buna zorlarlarken, bugün Batı medyası ve diplomasisi, Erdoğan Türkiye’sinin bir misyonu tamamladığını konuşuyorken, biz neleri tartışır hale geldik.

Dünya, özellikle Arap dünyası Filistin ve Gazze için parmağını kıpırdatmıyorken, tüm dünyayı karşımıza almak uğruna, kendi vatandaşlarımızdan para toplama kampanyaları düzenliyoruz ve yüz binlerce milyon dolar para toplayarak, Gazze’yi baştan imar etme ve kalkındırma peşine düşmüşüz. Peki ya, Türkiye'de yaşayanlar Türkiye Yahudileri ? Onlar da bu anti-semitik hareketlerden korkmuyorlar mı acaba ?

AKP Erdoğan’ın Halifeliğinin düşünü kura dursun, Uluslararası ilişkilerde düşen karne notumuz nasıl yükselecek, bunu düşünen yok. Asıl şimdi çok ciddi bir diplomatik tavır sergilememizin zamanıdır. Ama bunu kim yapacak tabiki? Orası düşündürücü?

Başbakan Halife olmaya aday gösteriliyor, bizim monşerler de hala oturdukları yerde konuşuyorlar.. Laf !!

 
Toplam blog
: 671
: 2572
Kayıt tarihi
: 26.06.06
 
 

Anadan doğma bir İzmirliyim ve bu şehirli olmaktan gurur duyuyorum.. Hem bu şehirde doğmuş, hem b..