Dayatılan kültür karmaşıklığı 1

Son zamanlarda kültürümüzdeki karmalık konusu oldukça karmaşık bir hal aldı.

Kimilerine göre biz Türk falan değiliz, sümerlere, hititlere, friglere vs dayanan bir sosyal ve ırsi bir bağımız var. Hatta orta asyadan gelenler ve bu yukarıda saydığım medeniyetler bizim atalarımızı oluşturuyor. Dolayısıyla biz karma bir ırkız ve Türk adı bize Atatürk le birlikte dayatıldı. Zaten Osmanlı da bir çok uluslu devletti ve biz Osmanlıyı oluşturan birçok ulustan sadece biriydik. Önemli olan devleti kimin kurduğu değil kimlerin devlete tabii olduğuydu.

Zira Osmanlının milyonlarca kilometre kare toprağı vardı ve 250 milyon nufüsa sahipti. Bu 250 milyon nüfusun içinde Türk dediğimiz Orta Asya ve Sümer karışımı milletin sayısı sadece 11 milyondu.

Bundan dolayıdır ki Osmanlı bir Türk devleti değildi. Zaten bizde Türk falan değildik. Şimdi yaşadığımız ülkenin adı da keyfe keder Türkiye olmuştu. Aslında bu ülkenin insanları çok kültürlü, çok renkli, çok inançlı ve çok ırklı bir topluluk oluşturmaktaydı.

Dün akşam Trabzona yeni başkan seçilen şahsa bir tv programında seçim propagandasında çok kültürlülükten bahsettiği bunun ne anlama geldiği soruldu. Adamcağız hemen parladı Kiliseleri yıkalım mı? Sümela manastırını, Trabzon kalesini yıkalım mı vs gibi şeyler söyledi.

Çok kültürlülük meselesi aynı programda Balıkesirin yeni belediye başkanına da soruldu. O da seçim çalışmalarında misyonerlik faaliyetlerinin dem vurmuş ve bu konuda önlemler alınacağı sözü vermiş olmalı ki bu soruya muhatap oldu. Balıkesir Belediye Başkanının tepkisi de Balıkesir de hristiyan yokken kilise açmanın gereği nedir? Eğer varsa gelsinler ben söz veriyorum hristiyanlara kilise musevilere havra yapayım diyordu.

Şimdi gelelim benim düşüncelerime.

Bu ülkede hiç ama hiç karma olmayan saf bir Türk Kültürü vardır. Ve bu ülke bir Türk yurdudur. Eğer Sümerlere Hititlere soylarımızı dayandıranlar varsa Selçuklunun Anadolyu Nasıl Türkleştirdiği konusunda birçok bilimsel kitaplar yazılmıştır. BUnlarda ciddi bilgiler edinebilirler. Biz Türküz, Burası Türk Yurdudur ve Osmanlı saf bir Türk devletidir.

Osmanlıyı ötekileştirmek isteyenler ve özellikle de Cumhuriyetten ayrı görenler ne kadar yanlış yaptıklarını birgün anlayacaklardır. Cumhuriyet Osmanlının, Osmanlı Selçuklunun Selçuklu da Kökleri Orta Asyaya dayanan birçok İmparatorluk kurmuş Tükrlerin Oğuzların Göktürklerin devamıdır.

Anadoluda Osmanlıdan daha çok Selçukluların kültürel yerleşimi sözkonusudur. Selçuklu şehirlerine gittiğinizde Şehirleşme, Ekonomi, Bilim gibi inanılmaz yatırımlar görmeniz mümkündür. Osmanlı yüzünü her zaman batıya dönmüş bir devlet olarak genellikle yatırımlarını Anadolunun ve Dünyanın batısında yapmıştır.

11 Milyon Türk nüfusu ile Osmanlı tam olarak bir Türk devletiydi ve Türk İslam adaletinin tarihteki en büyük temsilcisiydi. Onun içindir ki kimsenin inancına yaşama biçimine yasal ölçüler aşılmadığı müddetçe müdahale etmemiştir. Ancak Osmanlıyı örnek göstererek karma kültürden bahsedenlerin iyi bir hesap yapması gerekmektedir. Osmanlı bir gecede ülkeleri topraklarına katan kültürleriyle, inanaçlarıyla birlikte orada yaşayan insanlara daha huzurlu bir hayat sınan bir devletti. Şimdi Türkiyemiz maalesef tahinin en küçük sınırlarından birine sahiptir ve bu ülkede yaşayan insanların neredeyse tamamı aynı kültüre sahip insanlardır. Önce Kürt sorunu adı altında kardeşleri birbirine düşürmeye çalışanlar şimdi Trabzonda Pontusun köklerini aramaya başladılar.

Evet doğru bu Anadolu coğrafyası insanlık tarihinin var olduğundan beri birilerine Yurt olagelmiştir ve bu coğrafyada birçok medeniyet yaşamış ve yaşamaktadır. Kimse coğrafyanın tarihi ile kültürel tarihi birleştirmeye çalışmasın. Kimsenin Efesi yada Sümela Manastırını yıkmaya çalışmadığı ve çalışamayacağı bir vakıadır.

Çok kültürlü bir coğrafyanın insanları değiliz. Tarih kültürleri oluşturan nedenlerden sadece biridir ve şimdi ÇOK dedikleri kültür sadece duvarlardan ibaret kalmıştır.

Şimdilerde çıkarılan (Devlet eliyle) çok dilli TV kanalları İbadethane özgürlüğü, ve yakında Ekümeniklik konusu hiç te bu ülkenin ve bu ülkede yaşayan sevgili halkımızın menfaati düşünülerek yapılmış uygulamalar olmadığı aşikardır. Umarım ki milletimiz bu yozlaşmacılara gerekli tavrı gerektiği şekilde koyacaktır.

Devamını yazak dileğiyle