Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Kasım '06

 
Kategori
Tarih
 

Değişik senaryolar

Her on yılda bir değişik kahramanlarla ulkemiz uzerinde oynanan oyunu hep beraber seyrederiz. 70 yillarda sag ve sol kavgasi olarak, 80 yillarda irtica olarak , 90 yillarda PKK, 2000 li yillarda din kutuplasmasi ile yine ayni filmleri seyrediyoruz.

1977 yiliydi gencler ulkeyi kurtarmaya soyunmuslar cesitli isimler altinda gruplasarak aksamlari duvarlara yazi yazip altina bagli bulundugu orgutun ismini yaziyor. Fikirlerini bildiri halinde kahvelerde yada sokaklarda vatandaslara dagitiyorlardi. Ayni zamanda diger gruplarin takildiklari yerleri basarak hem mekana zarar veriyor hemde orada bulunan insanlara siddet uyguluyorlardi. Hic kimse dusunmuyordu bu orgutlerin amaci neydi fikirlerini mucadele ettikleri konulari topluma anlatmak mi? yoksa birbirleri ile kavga etmek mi?

O donemde Karsiyaka Ticaret Lisesinde okuyordum, okul yeni ogretim vermeye baslamisti onun icin yerimiz olmadigindan Fevzi Pasa Ilkokulu binasini kullaniyorduk. Okul lise icin ogleden sonrasina tahsis edilmisti. Dersler genelde ogretmen tayin edilmedigi icin bos gecerdi. Okulda yaklasik 20 ye yakin militan vardi, birgun okulu askeriye basti ellerinde miltanlarin listesi vardi bizlerde bahcedeyiz, millitanlar askerler araclardan inmeden durumu fark ederek duvarlardan atlayip kactilar. Tek tek kimlik kontrolundan sonra isim benzerliginden dolayi Engin isminde bir sahis askerler tarafindan goturuldu, aslinda goturulen kisinin olaylarla alakasi yoktu sonra bu durum anlasildi ve sahis serbest birakildi. Bizim takildigimiz kahvehaneye degisik gruplar takilirdi. Beni zaman zaman degisik gruplar sorgulamak uzere gotururler gittigimiz yerde muhakkak bir tanidik denk gelir ve benim bu tur islerle ilgilenmedigimi ogrenirler ve birakirlardi. O donemde sabahlara kadar sokaklarda takilir icki icerdim gencligin verdigi cesaret ile. Genelde Karsiyaka sahilindeki kafelerde sabahlar (kafeler sabaha kadar acik olmazdi, kapali olmasina ragmen onceden temin ettigimiz ickileri bahceye depolardik) sabaha dogru eve gelirken, cesitli gruplari duvarlara yazi yazarken gorup kolay gelsin derdim. (simdi bir olay olsa iki sokak ileriden gecerim)

O sene sinifta caktim, okula devamli gitmedigim icin ve sakal birakmaya basladim. Bir gun kamyoncu arkadasim Denizli`ye tuz nakliyati yapiyordu, bana gelirmisin dedi, tamam dedim. Beraber Denizli`nin Saraykoy ilcesine tuz goturduk, alici pazar yerinin kosesinde oturuyor evde yoklar. Pazaryerinin diger kosesinde kahvehane vardi oraya giderek adresteki sahisi sorduk, kizina gitmistir 12 ye dogru gelir dedi kahveci. Karnimiz acikmisti yemek yiyecek yer sorduk tarif ettiler lokanta kahvehanenin az ilerisinde idi. Biz iceri girer girmez lokantaci yaninda yardimci olan ergenlik yasindaki cocugu disariya gonderdi. Lokantada iki kisi kosede hem demleniyor hem muhabbet ediyorlar. On tarafta bir kisi kafasina gore takiliyor. Kofte soyledik, pismesini beklerken tek kisi oturan sahis bize soru sordu, arkadasta tuz getirdik nakliyeciyiz deyince onumuze henuz servis yapilan kofteden tam isirmistim ki, lokantaci girdi konusmaya bende sizi karsi gruptan oldugunuzu dusunerek cocugu arkadaslari cagirmasi icin gonderdim deyince lokma bogazima dugumlendi cunku bir gun once pazaryerinde birisi kim vurduya gitmis. Yemek yemekten vaz gectim zaten lokmalar buyuyor. Yemek faslindan sonra kahvehaneye giderek musterinin gelmesini beklemeye devam ettik. Evin isiklari kahvehaneden gozukurmus, gozumuz evde, surekli kahvehanenin onunden ayni sahislar gecerek bizi gozlem altinda tutuyorlar tedbir olarak. Saat 11 de kahvehanenin sahibi kahvehaneyi kapatti, bize isimi bitirinceye kadar oturabilirsiniz dedi. Sikiyonetim oldugu icin sokakta pek kimseler yok ama biz gozlem altindayiz bunu hissediyor ve korkuyoruz. Saat 12 ye dogru kahvehanenin sahibi ben cikiyorum demesi ile bizde ciktik ve kamyonun icine giderek beklemeye basladik. Tam sigara yakmistim ki 15 kisik bir grup belirdi karsidan eyvah dedim yandik saldirmaya geliyorlar, tam siper olduk sofor mahalinde, tam hizamizi gectiklerinde kafamizi kaldirdigimizda bekcilerin toplu halde dolastiklarini gorduk tedbir olarak. Cok gecmeden evin sahibi geldi, tuzu teslim ettik Saraykoy`den bir ayrilisimiz vardi, gormeliydiniz tam gaz gidiyorduk sokak aralarindan biran once terketmek icin bu belali yeri, sabahleyin ilk is olarak sakallari kestirdim cunku benim basimi her zaman belaya sokuyordu.

Ben dilimi dondugum kadar bu islerin icinde bulunan arkadaslarima ulkenin bu sekilde kurtarilamiyacagini, fikirler masa etrafinda tartisilir karsi fikirlerden olan insanlarin fikirlerine saygi gostermeden onlarin bulundugu mekanlari bastigin takdirde onlarinda ayni yola basvurmalarinin dogal oldugunu, bunun neticesinde kimsenin amacina ulasmasinin mumkun olmayacagini bosuna tekrarliyordum. Bu isin icine giren butun gencler siddetten nasibini almislardir. Isin esas ilginc yani yillar sonra arkadasimi kirmamak icin gittigim dincilerin persembe aksami toplantilarindan birinde solun en hizli militanlarindan Kemal`i en onde gorunce cok sasirdim Kemal beni gorunce basini onune egdi ve toplanti bitene kadar kaldirmadi.

 
Toplam blog
: 377
: 711
Kayıt tarihi
: 05.08.06
 
 

Türkiye'yi ve Türk insanını çok seviyorum. Dünyada bütün canlıların yaşam hakkı olduğuna inanıyorum...