Dehşete düşmek!

İnsanın kendi ülkesinden kovulmasından daha ürkütücü ne olabilir?

Dehşete Düşmek!
Bugün öğleden sonra haftalık alışverişe gittim. Yaptığım alışverişten bir tanesi de naylon torba içerisine koyduğum limonlardı. Ödemek için sıra limonlara geldiğinde kasiyerin beni şok eden ve dehşete düşüren ‘saydınız mı’ sorusu ile irkildim. Neden diye sorduğumda sayı ile limonların satıldığını söyledi güzel yüzlü kasiyer. Limonları sayarken fiyatını sorduğumda ise bir başka şokla karşılaştım. Tanesi tam 0, 5 YTL idi. İngiltere’de bile Türkiye’den ithal edilmiş limonların toplu satıldığını ve fiyatının daha ucuz olduğunu söylendiğimde ise ikinci bir dehşetin beni beklediğinin ayrımında değildim. Radikal giysili bir hanımefendi aynen şu cümleyi ‘ O zaman İngiltere’ye git’ kullandığında kulaklarıma inanamadım. Hanımefendi’nin yüzüne acı ile bakarken sizde mi? diyebildim.
Hanımefendi Sayın Recep Tayyip Bey’in tarafını tutmadığını betimleyerek iddiasını sürdürmeyi de ihmal etmedi.
Ülkemizdeki politikacıları sağduyulu olmaya ve bu güzelim memleketimizin daha kötü durumlara gitmesini önlemeye çağırmayı bir görev bildiğim için bu yazıyı kaleme aldım.

Efendiler, Lütfen kendinize gelin ve ucuz politikalara prim vermeden bu memleketi içinde bulunduğu bataklıktan kurtarın. Bu memleket, bu millet hepimizin. Böyle devam ederse ne memleket kalır ne de millet!