Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Ekim '07

 
Kategori
Felsefe
 

Delinin biri birgün

Günün birinde delinin biri kuyuya bir taş atmış, 40 kişi de bunu görmüş ve görev addetmiş kuyuya atılan taşı oradan çıkarmayı. Birkaçı bakmış kuyunun kenarından aşağıya ve görememişler kuyunun dibini ama ne de olsa görmüşler delinin o kuyuya taş attığını.

Almak lazımmış bir şekilde o taşı, inmek lazımmış kuyudan aşağı. Birkaçı inmeye çalışırken kuyunun dibine birkaçı da yol göstermiş dibe nasıl inilir diye. Diğer bir kaçı işe yol gösterenlere yol göstermiş. Geri kalan tüm diğerler ise yol gösterenleri alkışlarken unutmuşlar kuyunun dibine inenleri. Sonra yol gösterenler diğer yol gösterenlerle tartışmaya başlamış, neden öyle inilebilinecekken böyle iniliyor diye…

Nasıl inileceğini tartışırlarken neden inileceğini unutmuşlar. Sonra yol gösterenler kuyuya inen birkaçı da unutmuşlar. Kuyuya inen birkaç kuyudan çıkamayan birkaça dönüşmüş.

Taşı aramak yerine yol gösterenleri suçlamaya başlamış birkaçı. Yol gösterenler ise kime yol gösterdiklerini bilmeden devam etmişler yön çizmeye… Kuyudaki birkaçı hariç dışarıda kalan alkış meraklılarını almış bir merak bu sefer… Kuyuya inenlere yol gösterenleri alkışlarken kuyudan gelen seslerin neden sevinçlerini bastırmaya başladığını merak etmişler ama yine de duymazdan gelmişler… Ne de olsa görünmeyen yerden gelen sesin varlığını kabul etmek kolay değilmiş…

Sonunda 40’ı da unutmuş neden o kuyunun başında ve içinde olduklarını… Fakat değişmeyen bir şey varmış… Kuyu hep oradaymış ve etrafı taş ile doluymuş ama 40’ı için önemli olan kuyuya atılan taşmış. Kimin attığını ve neden atıldığını bilmeden önemsenmiş o taş…

Kimse bulamamış o taşın neden önemli olduğunu…

Aslında sahiden…

Deli taşı kuyuya neden atmış?

40 kişinin bu delinin yanında ne işi varmış?

 
Toplam blog
: 14
: 1606
Kayıt tarihi
: 16.10.07
 
 

Hacettepe Üniversitesi PDR Anabilim Dalı 2001 mezunu. ..