Demek ki ben, tescilli bir vatan hainiyim

Demek ki ben, tescilli bir vatan hainiyim

Hasan Cemal'in 'Türkiye'nin Asker Sorunu' adlı kitabı okuyorum.

Kitapta, Türk Silahlı Kuvvetlerinin 27 Nisan 2007'de yayınladığı e-muhtırayla karşılaştım.

E-Muhtıra yayınlandığında 20 yaşındaydım, gündeme karşı duyarlı olsam da, milliyetçi ve muhafazakar olduğum için, bazı şeyleri görmezden gelir ve incelikleri fark edemezdim. O zamanlar, Ak Partili bir ülkücü olduğum için, e-muhtıraya Ak Partiye zarar vereceği için kızmıştım. Halbuki bu muhtıra, şimdiki liberal-hümanist-sosyalist anlayışlarıma tamamiyle karşıymış.

Bakın, 27 Nisan e-muhtırası en vurucu yerinde şöyle diyor:

Özetle, Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Atatürk’ün, “Ne mutlu Türküm diyene!” anlayışına karşı çıkan herkes Türkiye Cumhuriyeti’nin düşmanıdır ve öyle kalacaktır.

***

'Ne mutlu Türküm diyene,' 'Ne mutlu Kürtüm diyene,' 'Ne mutlu Ermeniyim diyene,' 'Ne mutlu Müslümanım, Hristiyanım, Yahudiyim' diyen; soyuyla, diniyle övünen kim varsa ona karşıyım, hele benimseyişlerini diğerine dayatan kim varsa ona misliyle karşıyım.

Demek ki, TSK'ya göre bir vatan hainiyim, bir ülke düşmanıyım.

***

Soyundan, inanışından, benimseyişinden dolayı hiçbir insanı yargılayamam, benim için önceliği insan olmasıdır.

Bu külenmiş şeyleri benimsemediğimden, karşı olduğumdan dolayı kim beni gözden çıkarıyorsa, uğurlar olsun ona, unutmasın onu insan olarak sevdiğimi ama.

-Mustafa Yıldırım - 02.05.2014