Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Ağustos '12

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Demir Bayan

Demir Bayan
 

Eyfel kulesinin yıkılması düşünülmüş.

Yapıldığında Paris’liler beğenmemişler, ondan utanmışlar.

Paris’in görsel itibarını bozuyor diyenler olmuş. Bununla da kalınmamış; edebiyatçı ve sanatçılar kulenin yıkılması için kampanya düzenlemişler.

Onların imzaladığı bildiriler dağıtılmış.

EiffelKule

İlk başlarda; sadece 20 yıl için durmasına izin verilmiş.

Kamuya açık platformlar 57 m, 115 m ve 276 m yükseklikte bulunur.

Ziyaretçiler, üç asansörle kuzey, batı ve doğu kanatlarından ilk iki platforma ulaşır.

İlk ve ikinci katlarda lokantalar mevcuttur.

Ayrıca ilk katta, Eyfel Kulesinin tarihinin anlatıldığı bir sergi bulunur.

En üst platforma ulaşmak isteyen bir ziyaretçi, ikinci katta aktarma yapar ve başka bir asansöre geçer.

En üst platform hem çatılı hem de üstü açık bir alana sahiptir.

2. Dünya savaşı sırasında, işletim sistemindeki hasarlar sebebiyle bunlar devre dışı kalınca, Adolf Hitler kuleye yaya olarak çıkmak zorunda kalmış.

M. Alphand, Paris basınına:

“Biz sanatkârlar, halkın Bâbil Kulesi(!) olarak görmeye başladığı bu faydasız ve çirkin Eiffel Kulesi’nden rahatsızız. Paris’in göbeğine diktirilen bu yığını, tehdit altına giren sanat ve Fransız tarihi adına var gücümüzle protesto ediyoruz!”

Paris denilince akla Eyfel gelir. Paris’teki Demir Kuledir Eyfel!

Dünyanın bir çok yerinde Paris’e gidenlere sorulan ilk soru:

“Eyfel’e çıktın mı?’ olur.

Bir çok sinema filmi, Eyfel’in olduğu yerde çekilmiştir.

Turistler Paris’e gidince Eyfel’in önünde resim çektirirler.

Paris’in bir çok yerinden Eyfel’i görebilirsiniz.

Eyfel demek, Paris demektir. Paris demek Eyfel demektir…

Bir çok turist Paris’e Eyfel’i görmeye gider.

Bu muhteşem eserin olmadığını düşünebiliyor musunuz?

Bu Paris’in güzel sembolü iyiki yıkılmamış. Ben birkaç kez Paris’e gittim. Muhteşem güzellikte bir kule... İlk gördüğümüzde belirli bir aydınlatma vardı, daha sonraları çeşitli aydınlatmalarla bu muhteşem kule daha fantastik, daha enteresan bir hale geldi… Boşuna Demir bayan denilmiyor, yeni ışıklandırılmış hali ile muhteşem, heybetli bir kadın gibi zaten!

Bu kule ismini inşa edilen firmadan almış. Yani Gustave Eiffel…

Eyfel Kulesi 1887 ile 1889 yılları arasında Gustave Eiffel'in firması tarafından, Fransız Devrimi'nin 100. yıl kutlamaları çerçevesinde düzenlenen Paris fuarının giriş kapısı olarak inşa edilmiştir.

Aslında kulenin mimarı Gustave Eiffel değil, İsviçreli Maurice Koechlin 'in siparişi üzerine tasarlayan Stephen Sauvestre'dir.

Meslektaşı Emile Nouguier ile beraber ilk tasarımları yapmıştır.

Kulenin, 7.739.401 Frank 31 Sent tutan inşaat masrafları, Gustave Eiffel'in tahminlerinin 1 milyon frank üstündedir.

1889 yılındaki açılış tarihden önceki 5 ayda 1,9 milyon kişi ziyaret edince, yıl sonuna kadar toplam masrafın 3/4'ü çıkartılmıştır.

Böylelikle Eyfel Kulesi, daha başından, kazanç sağlayan bir şirket görünümüne bürünmüştü.(alıntı)

3.000 işçi 26 ay boyunca 18.038 adet demir parçayı 2,5 milyon perçinle bir araya getirdi.

Hiç ölüm vakası yaşanmamış olması, o günün şartlarında şaşırtıcı bir durumdur.

İlk başlarda Eiffel, Kule'ye sadece 20 yıl için müsaade almıştı.

Dolayısıyla, 1909 yılında kulenin sökülmesi gerekiyordu.

Ancak kule, iletişim için çok uygun yüksekliğe ulaştığından ve yeni yüzyılda Atlantik ötesi haberleşmeye imkân tanıdığından, kalmasına izin verildi.

Eyfel Kulesi 300 m yüksekliktedir. Zirvesindeki televizyon vericileri 27 m daha yükseklik kazandırır. Günümüzde yaygın olarak kullanılan çelik yerine demirden inşa edilmiş, özel teknikler sayesinde günümüze kadar sağlam olarak gelmiştir.

200.000 metrekare alanda bulunan Eyfel Kulesi her 7 yılda bir, 60 ton boya ile boyanır. Bu çalışmada 25 boyacı görev yaparken, çalışma 15 ay sürer. Bu işlem sırasında 1.500 fırça, 5.000 zımpara kâğıdı ve 1.500 iş tulumu tüketilir. Ayrıca güvenlik maksadıyla toplam 50 km güvenlik halatı, 20.000 metrekare koruyucu ağ kullanılır. Boyama maliyeti yaklaşık 3 milyon avro tutar. Zaman içinde kulenin rengi kırmızımsı kahveden, sarımsı kahveye, daha sonra kestane kahvesinden bugünkü bronz tonuna dönüşmüştür. Kule 3 renk tonunda boyanır. En açık renk zirvede kullanılırken, en koyusu zeminde kullanılır.(alıntı)

Nazan Şara Şatana

http://www.facebook.com/ - %21/profile.php?id=100002892442552

https://twitter.com/nazansarasatana

 

 
Toplam blog
: 1731
: 4678
Kayıt tarihi
: 09.12.10
 
 

Turizmci; Genel müdür Yazar ; Romanlar, senaryolar müzikkaller... Sinema filmleri, TV filmleri.....