Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Nisan '09

 
Kategori
Siyaset
 

Demokrasi – iktidar ve medya üçgeni

Demokrasi – iktidar ve medya üçgeni
 

Olay, objektif midir?..

Yoksa sübjektif mi?..

Sanıyoruz doğru cevap, haberin objektif bir niteliği olduğu ya da olması gerektiğidir…

Peki, Türkiye’de ve Dünya’da gelişen olaylar, niçin her yayın organında başka türlü yayınlanır?..

Örneğin, Ergenekon soruşturması ile ilgili haberler niçin Taraf Gazetesi’nde birer terör haberi olarak yayınlanır?.. Ama, Cumhuriyet Gazetesi’nde aynı haber, bir hukuk ihlali olarak habere yansır?..

Niçin?..

Çünkü, yanlış bilgilendirme, kasıtlı koşullandırma eylemi medyanın içine işlemiştir.

Hedef, okuyucuyu “haber”dar etmek değildir.

Amaç, koşullandırmaktır.

Taraf gazetesi, olayı, “taraf” olarak yorumlayacak ve bu surette işlevini yerine getirecektir…

Cumhuriyet Gazetesi ise, olup biteni kendi bakış açısı içinden okuyucusuna iletecektir.

Peki, gerçek nerededir?..

Olay, gerçekten nasıldır?..

İşte okurun işlevi ve sorumluluğu bu noktada ortaya çıkmaktadır.

Bilinç, bu noktada bir işe yaramaktadır.

Okuyucu, yani olması gereken bilinçli yurttaş, Cumhuriyet’in haberini ve Taraf’ın tarafgirliğini süzecek, gerçeği bilincinde damıtarak “olay”ı anlamaya çalışacaktır…

İşte demokratik sistemin pahalı ve yavaş işleyen mekanizmalarına rağmen tercih edilmesindeki neden bu noktada kendisini ortaya koymaktadır.

Çünkü gerçek demokrasilerde, yurttaş, aktif bir “aktör”dür…

Pasif bir torba değil…

Vatandaş, gerçeği süzüp, bulup çıkartmakla görevli bir demokratik unsurdur…

İşte demokratik sistemin içinde yurttaşlık bilincinin gelişip, serpilmesi de, bu işlevin ateşlemesi ile mümkün olabilmektedir.

Başka bir deyişle demokratik sistem, belki uygulandığı yörede en iyilerin yönetime gelmesi ve ülkeyi en iyi bir biçimde yönetmesini her zaman sağlamamaktadır. Ama…

Ama, yurttaşın siyasal ve sosyal bilincinin gelişmesi için en verimli zemini oluşturmaktadır…

Vatandaşın bilincini güdüm altına almak isteyen çevrelerin medya araçlarını ele geçirme konusunda gösterdikleri gayret ve harcadıkları paranın nedeni bu nedenden kaynaklanmaktadır.

Halkın bilinçlenmesini kendi siyasi çıkarlarının önünde bir engel olarak gören iktidar anlayışının medyayı baskı altına almak istemesinin de nedeni bu noktadan kaynaklanmaktadır…

Bu nokta… Demokratik sürecin işlediği ya da tıkandığı önemli bir kilometre taşıdır.

Çünkü sorun, vatandaşın bilincinin gelişmesinden yana olanlarla, bu gelişmeye engel olmak isteyenler arasındaki mücadelede düğümlenmektedir.

 
Toplam blog
: 913
: 485
Kayıt tarihi
: 30.01.09
 
 

1942 yılının Şubat ayında Bursa'da (Mehmet Kemalettin'den olma, Emine İffet'ten doğma olarak) dün..