- Kategori
- Siyaset
Demokrasi atölyesi
Demokrasi hoşgörüdür, paylaşımdır, eşitliktir; fakat biraz da tahammüldür.
Hakka, haklara tahammül.
Demokrasinin rengi mi? O gökkuşağına benzer. Tek rengi yoktur. Her ülkeye bir başka demokrasi her bedene ayrı elbise biçildiği gibi.
Bana göre demokrasi sana göre ona göre.
Yine parçaladık gittik. Yazık ettik.
Karada, havada, denizde yaşayanlara ayrı ayrı demokrasi. Yani hazır demokrasi paketlerimiz var.
Her keseye her bütçeye uygun şartlarda. Vadeli vadesiz. Ne hale getirdik.
Yumurtayı hangi ucundan kırmalı gibi bir şey. Aslolan kırılması, kırda ne yandan kırarsan kır. Yumurta kırma özgürlüğü var. İsteyen istediği taraftan kırabilir. Kırmasına da… Bizim dediğimiz taraf daha uygun.
Yani baskı yani dayatma yani etkileme yani güdüm…
Balık demokrasisi ya da kuş. Veya devekuşu. Olsun ne fark eder. Kafanı kumdan çıkarma, sudan çıkarma, yere inme… Uzaktan kumandalı zihniyet.
Demokrasi kimilerinin "yatırmatik" kimilerinin "uyutmatik" kimilerinin "susturmatik" cihazı olmamalı.
Kendilerini önce özgürlüğe adadılar. İşlerine gelmedi diye demokrasiyi budadılar.
Bir atölye kurdular, şeklini şemalini kendilerine uydurdular.
İşleri, cebi dolarlı, boynu yularlı bir demokrasi tutturmak. Onu da insanlara yutturmak…
Çocuğa gence her yaşa, aklınla sen ne kadar yaşarsan yaşa…
Kafanı kumdan çıkarda gör. Kimi bakarda görmez kör. Üç günde yeni bir şekil. Duvar eğri çaresiz şakul.
Haftada yeni bir tarif.
Atölyenden çıkan bu düzenbazlıkları tarife gerek yok. Anlamaz onu hiçbir Arif. Bu millet büyüktür küçük hesaplara inanmaz. Bir defa aldansa da ikinciye kanmaz.
Siz çeşit çeşit demokrasi üretin atölyenizde, ne olduğunu öğrendik demokrasinin sayenizde.
Madem kardeşçe eşit paylaşmaksa demokrasi havayı suyu, havayı bozup suyu bulandırmanın ne anlama geldiğini söyler misiniz?