Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Haziran '12

 
Kategori
Çalışma Yaşamı
 

Demokrasi işçinin ekmeğidir

Demokrasi işçinin ekmeğidir
 

Demokrasi araç değil amaçtır.


“Hayat en güzel, fakat en pahalı okuldur” derler, hem Türk insanı hem de işçisi, okuyarak değil, yaşayarak öğreniyor. Aslında bu deneyim tüm dünyada böyle gerçekleşmiş, Ülkemizde gerek demokrasi gerekse işçi örgütlenmesi tarihini gerçekleştirmiş ve ders alınacak düzeye gelmiştir.

 Türkiye bugünlerde yeniden bir oluşum içerisinde, bu oluşum çerçevesinde Türk işçisine, Türk sendikasına, Türk politikacısına büyük görevler düşmektedir.

 Demokrasi, işçinin ekmeğidir savıyla yaklaşırsak eğer, o halde işçi herkesten önce demokrasiye sahip çıkmalı, onu herkesten korumalı, tüm kurum ve kuralları ile işlemesi için çaba sarf etmelidir.

Demokrasinin özü, muhalefet hakkı ve olanağı ile bu hak ve olanağın iktidara dönüşmesini sağlayan serbest seçimlerin varlığıdır. Muhalefet ise demokraside, hak ve olanağı, tüm toplumsal ve siyasal kurumlardan, iktidar kadar yararlanmayı gerektirir. Serbest seçimler ise hem özgür bir ortamı, birbirinden farklı siyasal partilerin varlığını, hem de bunlar hakkında sürekli bilgilendirme olanağı gerektirir.

Demokrasiler, ancak demokratik kurallar içinde iktidar yolu açarlar. Demokrasi geleneği olmayan ülkelerde, iktidarlar, iktidarda kalabilmek için çeşitli hile ve saldırılara başvurabilirler. Toplumun “sosyal hukuk devleti” ilkelerinden sapmasına yol açan her iktidar uygulaması, muhalefet hakkını ve olanağını sınırlayan her önlem, bir saldırı olarak nitelenebilir.
İşçi, tüm gücü ile demokrasiyi korurken ne teslimiyetçiliğe düşmeli, ne de provokasyona gelmelidir.

Seçim yolu ile iktidar olamayacağını düşünenler, İslam dinini, Türk milliyetçiliğini, sosyalizm gibi inanç, düşünce ve ideolojileri, demokrasiyi tahrip etmek için paravan olarak kullanabilirler. Türk işçisi İslam dinini de, Türk milliyetçiliğini de, sosyalizmi de savunabilir. Bunlara inanabilir, hatta bunların iktidara gelmesi için mücadele de edebilir. Ancak demokratik kurallar içinde bu mücadeleyi yapmalıdır. Yoksa demokrasinin genişlemesi ve derinleşmesinden korkanlar kanlı 1 Mayıs 1977’de olduğu gibi yine bir  “şiddet ve terör” ortamı yaratarak, faturayı işçiye ödetebilirler. Dolayısı ile işçi çok dikkatli olmalıdır.

Demokrasi seçimden seçime oy atmak değildir, demokrasi bir uzlaşma rejimi, bir birlikte yaşama düzenidir. Temelinde “karşıtına saygı” yatar. İktidar hakkının sürekli kullanılmaya çalışması ile işler.
Demokrasi, ifade edildiği üzere çoğunluk rejimi olmayıp, azınlığın veya muhalefetinde iktidarın yardımı ile eğitim ve propaganda hakkı verilerek, iktidar olma şansı tanınması rejimidir.

Türk işçisi ister muhalefette ister iktidarda olsun” demokrasi işçinin ekmeğidir”. İşçiler kendi içerisindeki kimlik, güven ittifak bunalımını aşıp, üniversite öğrencisi, memur, köylü gibi müttefikler edinmelidir.

İşçi, demokrasiyi, iktidarı denetlemek ve milli gelirden aldığı payı artırmak için mücadele etmelidir.  Ayrıca toplumsal ittifaklarını doğru ortaya koyan Türk işçisi iktidar bile olabilir.

    Ben, İkizdere vadisindeki ve tüm Ülkemdeki emekçi, işçi kardeşlerimin demokratik ekmek mücadelelerinde başarılar diliyorum.

Nizamettin BİBER
Uzman İnşaat Mühendisi  

 
Toplam blog
: 887
: 2743
Kayıt tarihi
: 06.06.12
 
 

Yeni dünya düzensizliğinde insan olmaya çalışan ve okuyarak ne kadar cahil olduğunu gören, olayla..