Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Şubat '13

 
Kategori
Dünya
 

Demokrasi savaşlarında tecavüzler

Demokrasi savaşlarında tecavüzler
 

“Özgür Suriye Ordusu savaşçılarından bir genç, iyice benimsediği kaleşinkofu kucağına sıkı sıkıya bastırmış ve terk edilen bir evden alınan kanepenin üstüne kurularak boş sokaktan geçen arabaları kontrol ediyor.

Özgür Suriye Ordusunun Esad’ın bir gün gideceği yönünde hiç kuşkusu yok. Fakat bunun ne zaman gerçekleşeceği ve yerine kimlerin geçeceği konusunu tahmin edemiyorlar.”Demokrasi mi?  İslam Cumhuriyeti mi? Yoksa İslam’a dayalı bir diktatörlük mü?

Amerika Suriye’ye müdahaleyi ve diğer yolları görüşürken, genç isyancılar Suriye üstündeki belirsizliği istismar ediyorlar ve Esad’ın yerine İslam devletini kurmayı kendileri için görev sayıyorlar.

Uzun bir aradan sonra dükkanını yeniden açan bir berber, “onlar, yaşamdan ziyade ölümden hoşlanan Amerika özel kuvvetlerine benzer,” diyor.

Özgür Suriye ordusu komutanlarından biri, “ Amerika Libya’ya girdi, ama Suriye’ye müdahale etmiyor. Çünkü, Amerika savaşın sürmesini ve Suriye ordusunun bitmesini istiyor. İsrail saldırılarına karşı güçlü bir Suriye ordusu işine gelmiyor.

Suriyelilerin Batı’nın kendilerini yüzüstü bıraktığı yönde kuşkuları ve endişeleri artarak devam ediyor.”  (Mallcolm Garcia / New York Times)

Suriye’de tam bir belirsizlik hakim. Yakıp yıkılan sokak ve caddelerdeki evleri apartmanları her gün seyrediyoruz. Tıpkı Irak’ta olduğu gibi yok edilen tarih. Kan ve gözyaşları içinde, yerlerini yurtlarını terk etmek zorunda kalanlar, başka ülkelere sığınanlar. Afganistan’ı seyrettik yıllarca. Ardından Irak ve şimdi de Suriye ve Somali, Nijerya, Mali gibi diğer İslam ülkeleri.

Suriye’de iç çatışmalar başlayalı iki yılı geçti. Savaşın başında, her iki tarafta da savaşın kısa sürede biteceğine dair umut vardı.

Esad güçleri ayaklanmayı kısa sürede bastırabileceğini sanıyordu.

Muhalifler dış desteklere güvendiler. Esad’ın pes edeceğini, kısa sürede devrileceğini  sandılar. İktidarı destekleyen Rusya, Çin, İran gibi ülkelerin bir noktadan sonra Beşar Esad ile yollarının ayrılacağını düşündüler.

Suriye’de iç savaş- mezhep savaşları devam ediyor, yakıp yıkma ve öldürmelerin yanında, dış kaynaklı haberlere göre, iki taraftan da adam kaçırmalar çoğaldı. Rehineler pazarlık konusu yapılabildiği gibi, kaçırılan kadın ve kızların tecavüze uğraması yaygınlaşan olaylar arasında. Kaçırılmak, hem Sünnilerin hem de Şiilerin korkusu. Bu konuda karşılıklı misillemeler yapılıyor.

Kadın, kız kaçırma ve tecavüz olayları demokrasiyi getirme çabasına giren ülkelerin çoğunda mevcut. BM Genel Sekreteri Ban Ki- Moon, tecavüz olayları ile ilgili olarak Zainab Hawa Bangua’yı özel görevli olarak atadı.

Zainap Hawa Bangua verdiği bir röportajda, adam kaçırmaların ve bunlara tecavüzlerin bu tür savaşların bir taktiği olduğunu belirtirken, en çok etkilenenlerin de kızlar, kadınlar ve erkek çocuklar olduğunu belirtirken Libya, Suriye ve Somali gibi ülkelerden örnekler veriyor.

Savaşın çirkinliklerini öngörebilmiş olsalardı, iki taraf da dış tahriklere kapılmaz, orta bir yol bularak demokrasiyi getirmenin çaresine bakarlardı herhalde.

Türkiye’nin bütün bu olup bitenlerden alacağı ders yok mu?


Hüseyin Seyfi 

 
Toplam blog
: 498
: 1546
Kayıt tarihi
: 12.08.07
 
 

Öğretmen Okulunu ve İktisat Fakültesi Kamu yönetimi bölümünü bitirdim, eğitimciyim, İyi derecede ..