Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Eylül '12

 
Kategori
Güncel
 

Demokrasilerde çifte standart

Kendini anlamayan ve vatandaşına karşı önyargılarla dolu olan bir yönetim anlayışında, memnuniyet ve kabul zor görülebilir. İnsanların birbirlerini anlamaları ve yaklaşımlarının insani olması, çıkarın ve çifte standartların olmamasına bağlıdır. Halkında devletin sahipleri veya ötekileştirmeler gibi sınıflar oluşturulduğunda, mevzuatın uygulanmasında yerel aksaklıklar yaygınlaştırıldığında kendiliğinden vatandaşlar arasında çarpışmaların oluşmasına zemin hazırlanılmış olunur.

İşte bu tür aksaklıkların olduğu, çifte standartların yapıldığı yerlerden biri de Şanlıurfa’nın Halfeti ilçesinin Yukarı göklü Beldesidir. Kürtçe olarak yöre halkı Gogan olarak isimlendirir. Adeta farklı bir şekilde değerlendirilen ve halkına gerekli önemi vermeyen, onların sorunlarıyla ilgilenmeyen bir yönetim anlayışı, onların acaba üvey evlat olduğunu mu dillendirmekten kaçınmaktalar?

Göklünün 2010 yılında nüfusu 5798, okul sayısı iki ilköğretim ve bir de lisesi mevcuttur. Camileri, esnafı, çarşısı ve kendine has insanları, ermeni olup Türkleştirilen veya Kürtleştirilen insanları ile kozmopolit bir yapıya sahiptir. Fakat ne olursa olsun, insan olduğu gibi kabul edilmeli ve insanları insan olduğu için değer görmeli, gerekli olan insani özen gösterilmelidir.

Haritalardaki garabet ise göklü nüfusuna göre bakıldığında ondan daha küçük olan yerleşim yerleri, 1/1000000 ölçekli haritalarda gösterilmesine rağmen ona üvey evlat muamelesi gösterilerek yer verilmemektedir. Çifte standartlar bu insanın ayrışmasını ve devleti oluşturan birliktelik duygularını yok eder.

Her alanda toplumu birlikte tutan, onların ayrışmasına engel olan özellikler neler ise bunların bir bütün olarak değerlendirilmesi, vatandaşlar arasında ötekileştirme olmadan bütünlük sağlanacak bir yapının oluşturulması gerekmektedir. Oranın siyasi tercihi, farklı bir yönetim anlayışının gerçekleşmesi, hatta PKK’nın liderinin memleketi olması, oradaki halkı suçlu durumuna düşürmemelidir. Çünkü oranın halkının bir bütün olarak o fikirde ve zihniyette olduğu söylenemez. O zihniyette olsa bile, Türkiye’nin sınırları içerisinde bulunan ve vatandaş olarak hayatlarını devam ettirdikleri sürece devletin kucaklayıcılığını göstermesi gerekir, fikirlerine ve düşüncelerine göre onları ayrıştırmamalıdır.

Şanlıurfa’nın en çok okuyan, kızları eğitimli olan yerlerden biri de Halfeti’dir. Halfeti’nin eksi ve artıları bir arada değerlendirmeli, vatandaşına fikirlerine göre ötekileştirilmeye gidilerek, bütünlüğe zarar verilmemelidir. Yukarı Göklü bir örnek olarak değerlendirilerek devletin her köşesine ayrımcılığa gitmeyen yaklaşımlarla kucaklanmalıdır.

Demokratik yönetim biçimlerinde insanların yararına her şey, demokratik isteklerle şekillenmeli ve yapılması gerekenler insanların ihtiyaçlarına göre şekillenmelidir. İnsanların ihtiyaçlarını karşılamayan, onlara rağmen farklılaşmalara tahammül etmeyen, yapı itibariyle yönetimi sadece bazılarına tahsis kılarak diğerlerini dışlayan standartlar dışı bir yaklaşım ile yeni bir yaklaşım oluşturmaya çalışmak insanları demokratik isteklerin dışına doğru yönlendirmektedir.

Doğuluda olsa batılı da olsa, Kürt de olsa Türk de olsa hepsine vatandaş ve insan olduğu için gerekli değer gösterilmeli ve onlara ulaştırılması gereken hizmetler ulaştırılmalıdır. Bazılarına farklı muamele yapılması onların olaylara ön yargılı bakmalarına ve kendilerinin dışlanıp dışlanmadığı hususunda şüpheler oluşmasına zemin hazırlamaktadır.

Köylerine hizmet gelmediği, geçmiş dönemlerde horlandıkları, yolları yapılmadığı, dillerinden dolayı horlandıkları için kendilerini devletten uzaklaştırmış oldular. Kendilerine gerekli saygılar gösterilmeli ve ötekileştirmeler yapılmamalı, gelinen atmosferde kendilerini düşünen ve bulundukları atmosfere uyum sağlayan insanlar olarak gerekli özen gösterilmelidir.

Demokrasinin en temel özelliği vatandaşların eşit haklara sahip olduğu, eşit şartlarda hizmetin götürüldüğü, kurumlarında bütün bireylere eşit hak ve özgürlüklerin sağlandığı, herkesin faydalandığı bir ortamın oluşması, devletin geleceği için gerekli olan bir zemin hazırlamaktadır.

Huzur ortamı için vatandaşların memnuniyeti esastır. Bazı kurumların yanlışlığı vatandaşların nefretlerin oluşmasına, yalnızlığa yol açan kendine ait düzlemlerin oluşmasını körüklemektedir. Çifte standartlara yol açan yaklaşımlarla insanlar nefret edebilir ve kendilerini başka atmosferlere doğru sürükleyebilirler. Şanlıurfa’nın fiziki yapısı yol engeli sağlamamasına rağmen hala çamurlu yolların olduğu, zorlu olarak insanların kendi köylerine ulaştığı bir durum oluşuyorsa bu çifte standardı çağrıştırmaktadır. Yine elektriklerin kesildiği hatta kablolar birbirine değerek adeta bomba gibi patladığı bir yerde gerekli önlem alınmıyorsa çifte standart çağrıştırılmaktadır.

Yardımlar için kuyruğa giren bir halk meydana geliyorsa, sadakaya alıştırılan kadınlar, kızlar ve çocuklar hazırlanılıyorsa, eğitimden uzak kalan ve eğitime alınanlar da yozlaştırılıyorsa çifte standart oluşturulmuş olunur. Kurumlarıyla ve idarecileriyle gerekli önlem alınmalı ve insanlar sağlıklı bir ortamda devletten memnun olmalı ve devlette vatandaşından.

Mirastan mahrum bırakılan kadınları ile tanınan bir şehir çifte standarda zemin hazırlamış olunur. Erken yaşta evlenen kızların olduğu, işçiler olarak tanınan ve karın tokluğuna çalıştırılan, otuz-kırk yıldır Kibar Feyzo gibi Kemal Sunal’ın filimlerine konu olan bir coğrafyanın hala geri bırakılması, feodal yapıya mahkum bırakılması çifte standardı çağrıştırmaktadır.

 
Toplam blog
: 35
: 1258
Kayıt tarihi
: 17.08.12
 
 

Türkiye meselelerine duyarlı, çeşitli alanlarda yazan ve araştırmayı seven bir eğitimci...T ..