Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Ağustos '09

 
Kategori
Siyaset
 

Demokratik açılım bir ABD projesidir; o halde savaşa devam!

Demokratik açılım bir ABD projesidir; o halde savaşa devam!
 

Devletin başlattığı "demokratik açılımı" siyasi menfaatlerine aykırı bulanlar, bu bir ABD projesidir, iddiasını dillendirmeye başladılar.

ABD, kendi siyasi çıkarları için, Türkiye'nin böyle bir "açılım" başlatmasını istemiş. Hatta neler yapılması gerektiğini de maddeler halinde bildirmiş..

MHP lideri de CHP lideri de, açılama karşı duran başkaları da şu günlerde bu iddiayı sürdüler piyasaya.

Bu coğrafyadaki her işin ABD'nin işi olduğu fikri, bizde öteden beri fikr-i sabit haline gelmiştir. O kadar ki, birbirine taban tabana zıt durumların her ikisi için bile "bu ABD'nin işidir" diyebilmişizdir.

Nitekim, PKK terörünün bir ABD işi olduğunu söyleyip duruyorduk, hep bir ağızdan. Hatta ABD helikopterlerinin teröristlere lojistik destek verdiğine dair, yetkili ağızlardan sözler de işitmiştik.

Üstelik bunların pek çoğu doğruydu. ABD, Ortadoğuda geliştirmek istediği politikaları için, PKK'yı bir çıban başı olarak kullanıyordu. Sadece ABD de değil, Avrupalı kimi ülkeler de bir şekilde PKK ya destek veriyordu.

Uluslararası politika böyledir. Her ülke kendi emperyalist emelleri için, menfaatleri olduğu ülkelerde "zaafiyet noktaları" bulundurmayı arzu ederler.Buldukları bu zaafiyet noktalarını da, kendi emperyal politikalarını yürütmek için kullanırlar.

Bunları bilmeyen yoktur. Türkiye gibi, emperyalist emellere sürekli hedef olmuş bir ülkede, bu türden zaafiyet noktaları yaratma çabasının olmaması imkansızdır zaten.

Önemli olan, sizin bu "zaafiyet noktalarınızı" kendi ellerinizle tedavi etmek ve başkalarına kurcalama fırsatı vermemektir.

PKK terörünü besleyen ABD bugün, terörü bitirmeyi ve toplumsal uzlaşmayı sağlamayı hedefleyen "demokratik açılıma" destek olur mu?

Bunun cevabı, tamamen ABD'nin konjonktürel olarak politik-ekonomik menfaatlerinin ne olduğuna bağlıdır. Eğer, bugün bu coğrafyada sulh ve huzur ABD'nin işine geliyorsa, bu politikalara destek vermekten çekinmez.

Diyelim ki, böyledir; ABD için PKK bitmiştir ve bu coğrafyada Türkiye gibi güçlü ve istikrarlı bir ülkeyi partner olarak istemektedir. Bu durumda Türkiyeye düşen ne olmalıdır?

Sırf ABD istiyor diye, toplumsal uzlaşmayı reddetmek, silahların susmasını engellemek mi gerekiyor. ABD, barışı ve uzlaşmayı istiyorsa biz de istiyoruz. O halde sorun nedir?

Bir zamanlar ABD'nin Güneydoğumuzda terör çıkarmasına mani olamadınız; çünkü oralarda zaafiyet noktalarınız vardı. Şeytana küfredip durdunuz ama bu arada binlerce gencimiz can verdi; oluk oluk kan aktı; ülke ekonomisi çok şey kaybetti..

Bugün ABD bunların bitmesini istiyor-öyle kabul edelim- ama bu defa da, sırf ABD'ye muhalefet olsun diye, barış ve huzurun gelmesine karşı çıkıyorsunuz.

Bunu söyleyenler, hala Amerika eksenli düşünmeye devam edenler, başkaları değil.. Eğer, biz kanın durmasını, yaranın kapanmasını istiyorsak; ABD malı sargı bezi kullanmanın ne mahzuru olabilir.

Yoksa, kanın durması sizin işinize gelmiyor da ABD'yi mi bahane ediyorsunuz!

Ne de olsa ABD, hala geçerliliğini koruyan bir bahanedir!
 
Toplam blog
: 1645
: 822
Kayıt tarihi
: 19.01.08
 
 

Edebiyat, kamu yönetimi ve gazetecilik tahsili... 27 yıllık eğitimcilik hayatından sonra emeklili..