- Kategori
- Güncel
Deniz Feneri davası süreci
Deniz feneri davası sanıklarından bazıları, savcıları HSYK' na şikayet dilekçesi veriyorlar, HSYK sözkonusu dilekçeleri işleme koyuyor ve akabinde Adalet Bakanlığı müfettiş görevlendiriyor. Görülmekte olan bir dava ile ilgili müfettiş görevlendirilmesi hernekadar alışık olunmayan bir uygulama olsa da ülkemizde zaten tarafsızlığı tartışmalı hale gelmiş bir yargı sistemine yeni bir gölge düşürülüyor.
Bu durum ne anlama geliyor, iktidar yanlısı kişi veya kurumlar suç işleseler bile ya yargılanmayacak, ya da usulden yargılanıp, hukuka aykırı bir şekilde takipsizlik verilecek, ya da sembolik cezalarla yetinilecek. Pervasızlığın bu kadarına da pes doğrusu, adalette çürüme başladığında, haksızlık, hukuksuzluk vicdanları yaralayacak boyutlara erişir, adalet kavramı derin bir yara alır.
Hukuk çevrelerinden ve sivil toplum örgütlerinden bir ses çıkmaması da düşündürücüdür. Otoriter yönetim tarafından sindirilmiş bir toplum haline getirildik. Bu durum yürütmenin yargıya müdahalesi, başka bir ifade ile yargının, yürütmenin güdümüne girdiğinin bir göstergesidir.
Adalet müfettişlerinin hazırlayacakları raporun içeriğini tahmin etmek zor değildir. Sorunları çözmesi gereken bir yönetim yerine mütemadiyen sorun yaratan bir yönetimle karşı karşıya bulunmaktayız.
Haramzedeler üç gün tutklu kalmaya bile tahammül edemediler. Sade yurttaşlar, en ufak bir kuşkuyla aylarca, hatta yıllarca tutuklu kalabilmektedirler.
Bugünkü anayasa ile böyle icraatlar yapabilen bir irade, kendi yapacakları anayasa ile kimbilir ne hünerli icraatlar yapacaklardır.