Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Ocak '12

 
Kategori
Sağlıklı Yaşam
 

Deniz günleri II

Deniz günleri II
 

Yeni yıla tadilatla başlayacak gibi gözüküyorum. Fiziksel sosyal psikolojik her açıdan.
30 yaşımı merak ederdim. Aynı 19'mda gibiyim. Hala öğrenciyim. Maddi bişeyim yok. Evli değilim.İşim bile yok. Güya resim öğretmeniyim :))

Çocuğum yok annemle yaşıyorum. Beyinciğimden tümor alındı alınan kötü huylu çıktı. Bunun anlamını hala bilmiyorum. istemiyorumda. Düne kadar yaşamdan sıkılmış durumundan şikayet eden insanken.Hayatımda bir mucize istiyorum derdim.

Düzenli bir iş, kendi evim olsun isterdim. Depresif değildim ama sahip olmak sahiplenilmek isterdim.Belki de istediğim mucize oldu. Çalışmaya ihtiyacım kalmadı, kendi evime de... Yaşamaktan sıkılmıştım ya... Tüm bunlar daha çok yaşamak daha kaliteli yaşamak için değilmi. İyiyim. Daha iyi olmak için savaşıyorum.

En kısa zamanda hayatımdan sıkıldığım anlara olmasada hayatıma geri dönmek istiyorum.
30 insanların hayatında geçiş dönemiymiş. Dönüm noktasıymış derler bilmem doğrumudur.
 Doğru bildiğim bişey var yeni yaşımda güçlü olmak zorundayım. Neyse ki şanslıyım. Seviyorum. Seviliyorum. 3 ocakta ameliyat olcam. Basit bi operasyonmuş öyle diyorlar yumurtalıklarım yer değiştirecek aşağı çekilcekmiş sebebi hastalığımdan dolayı göreceğim ışın tedavisinde ışınların yumurtalıklarıma zarar vermesi durumunda yaşımında genc olmasından dolayı gelecekte çocuğumun olmamasını erken menopoz olasılık engelini kaldırmak. Yani tedbir amaçlı operayona gireceğim. Bi kocam yokken, olmamış çocuğum için savaşıyorum. Cerrahi bir müdahaleden çok beklemek canımı sıkan. Dün sabah hastanede tutamadım gözyaşlarımı iyice bozuldu sinirlerim.

İyi ki çok kısa zamanda beynimden ameliyat olmuşum İşin en zor kısmını basitçe atlattım. Ama  beklememiştim. Anlamamıştım. Düşünmeye fırsatım olmamıştı. Araştırmamıştım durumumu. Ordan burdan. 2 Ay oldu başlanması gerekiyordu.

İyi olmam benimle alakalı ben  güçlü olduğum için iyiyim. Ama bu bişeylerin ertelenmesini
gerektirmiyor. Bürokrasi. Sıkıldım çırılçıplak makinelere girmekten vucudumun boyaları silinmesin diye yıkanamamaktan. Araya başka bi ameliyat girmesinden. Beklemekten. Şükrediyorum. Neyse ki çaresi var diye. Ama tüm bu olaylar gelişirken dr' ların peşinden koşuyor adeta ameliyat olmak için can atıyordum. Meraklı değilim basit olduğu bile söylense o narkozu soluğacağım kaç gün yatacam nasıl olacak o süreci aklıma bile getirmemeye çalışıyorum. Tüm bunlar olurken yollarda, hastanelerde kaybolmayı uzak mesafeler yüzünden vasıta değiştirmekten sürünmekten sıkıldım.

Herşey bir yana ben kimim, neyim, mesleğim ne, vasıfım ne, işim var mı?...
Param var mı ? psikolojim var mı?. Bütün bunları unuttum. Sekreterler dr gibi davranmış bıdı bıdı etmiş, danışmanlar ortadan yok olmuş iki çift cevap için beni kenara bırakıp haketmeyen insanlara tamah etmişim, kimin umrunda. Hep gülüyorum. Etrafımdakilere iyi olduğumu söylüyorum. 28 aralık 2011 dENiz...

Sanmayın ki hep  polyanna hep polyanna. Depresyondayken bile depresif polyanna. :) Elbet zorluklar oluyor.

Ancak daha konforlu bi yaşam için bütün egolarımı kenara bıraktım. Daha bir hafta önce sıra
beklerken arkadaşım oflayıp puflayıp ne bu ya hayatmı bekle bekle diye söylenirken yanı başımda. Sordum.

- Kaç kere ameliyat oldun.
- Hiç.
- Benim 5.ci olcak o yüzden sus.
- Afedersin. Sustum.

Konforlu bir yaşam için bütün egolarımı kenara bıraktım. Nirvanaya ermeye niyetim yok.
İnsanım. Empati kurmak zorunda değilim. Bende kendimi düşünürüm.

Şimdi değil, empati kurarak moralimi yüksek tuttum. Hala öyle. Sebebim var. Kırmızıdır rengim. Maviyi seviyorum.

Bir hafta gecikmeli oldum operasyonumu... Kapalı ameliyat. Narkoz verdiler. Ertesi gün taburcu oldum.

Ancak bir gün önce önce ameliyathanede açık operasyon olacağımı farkedince kolumda serum başladım ağlamaya...

Sezeryan yarığı istemiyorum. Bırakın beni. Olmayacağım bir şey diye... Sakinleştirici bile susturamadı. Konuştum kollarım bağlı.

Dinlediler. Operatörüm istemiyorsan yarın istediğin gibi olsun tamammı dediğinde bu kez rahatlıktan ağlıyordum.

Sağolsunlar kesmediler beni.:)) Haberimiz yoktu. Niye söylemedin önceden diye topu bana attılar. Belli ki aralarında iletişimsizlik olmuş. Ertesi sabah 3 delikle göbeğimden kamerayla kapalı bir operasyon geçirdim.

Allah muhtaç etmesin dotorlara, eksikte etmesin. Belli ki bişeyler iyi yönde değişiyor ülkemizde...

Dinliyorlar. Anlatmasını bilirsen. Anlatmak mı gerekliydi. Bilinmez. Herkese sıhhatli günler... 13 ocak 2012. dENiz.

 
Toplam blog
: 93
: 565
Kayıt tarihi
: 01.07.06
 
 

Sanatla ilgileniyorum. Işık olan yerde zaten beyaz vardır. Karanlıkta kalanlar siyahtır. Renkler ..