- Kategori
- Edebiyat
Denizler ötesi
İnsanın içinde geleceğe birşeyler bırakma güdüsü varsa, hiçbir şey onu tutamıyor. Hele o kişinin sosyal yapısı da buna müsait ise iş daha da kolaylaşıyor. Bu blog bölümüne yazan yüzlerce kişi bunun en iyi kanıtı değil mi?
İşte bizim peder de böyle bir kişi. 1950 yıllardan bu yana yazdığı şiirleri "Denizler Ötesi" başlığı ile kitap haline getirdi. Kendi deyimi ile şiirlerinde, kısacık ömründe yaşadıklarından, gördüklerinden, hissettiklerinden, hayattan velhasıl herşeyden bahsetmiş.
Şiirlerinde engin deniz hep var olmuş. Bu onun uzun yıllar denizde geçirdiği günlerin yansıması. 20'li yaşlarında denizaltı assubayı iken yaptığı seyirler, sonra emekliğinde (50'li yaşlar) kuru yük gemilerinde yaptığı seyirler, O'na hep ilham olmuş. Hatta o anılarını, "Denizcinin Günlüğü" isimli anı kitabında derlemiş. Geçmişten gelen esintileri resimlere döküp, iki kişisel sergi açmış.
Çok sevdiği sanat musikisini ihmal etmemiş, "Suzidil Musiki Derneği"nin kurulmasına yardımcı olmuş. Konserlere katılmış.
Babasının anılarından derlediği "Cumhuriyeti Kuranların Sessizliği: Hilmi OKER" kitabı, büyük beğeni toplamış. Kısacası, Ahmet Fevzi Oker yerinde durmuyor, birşeyler yapmak için koşuşturuyor. Klasik emekli kavramı O'na göre değil. Yaşı emekliliğe dayananlara iyi bir örnek A.F.OKER.