Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Ağustos '13

 
Kategori
Doğal Hayat / Çevre
 

Deprem Bir gece önce eviniz var, eşyalarınız var, hatta yakınlarınız var. Ya bir gün sonra!

Deprem Bir gece önce eviniz var, eşyalarınız var, hatta yakınlarınız var. Ya bir gün sonra!
 

deprem


Ben turizmciyim. 17 Ağustos depreminde Antalya – Kemer’de bir tatil köyünde görev yapıyordum. Arkadaşlar depremin olduğunu birdiklerinden kısa bir süre sonra tesiste bulanan Türk misafirlerimizde büyük bir telaş oldu.

Deprem Marmara Bölgesinde meydana gelmişti ve çok büyük bir alanı etkisi altına almıştı. İstanbul’dan da dâhil o bölgeden çok olan misafirlerimiz panik içinde telefonlara saldırmışlardı.

Yarabbi ne kötü bir gündü.

Telefonla ulaşamayanlar, ağlayanlar, dönmek için uçaklarda, otobüslerde yer arayanlar!

Biz çalışanlar misafirlerimize nasıl yardım edeceğimizi bulmaya çalıştığımız o saatleri hiç unutmuyorum.

Televizyonu cafenin birine koymuş, sesini açmıştık.

Misafirlerin ne plaj ne havuz nede animasyon umurarındaydı.

Hatta yabancı misafirlerimiz bile tatillerine nerede ise ara vermişler, merakta olan yâda içi yananların yanında teselli olmak için uğraşıyorlardı.

Özel otoları ile gelenler kısa bir süre içinde tesisi terketmişlerdi…

Misafirlerimiz marmara bölgesindeki yakınlarınada ulaşamıyorlardı, çoğunun telefonun kapalı olduğunu söylüyorlardı.

Kötü bir gündü, gerçekten kötü güzel olmayan saatlerdi.

Deprem olan yerden çok uzaktaydık, depremin içinde değildik sadece deprem bölgesinde olan yakınları için telaşlanan misafirlerimizin üzüntülerine ve televizyondan gördüğümüz ve işittiğimiz kayıpların acısı içine düşmüştük.

Hep aynı şeyleri tekrarlamıştık.

Allah orada olanlara yardım etsin.

Hatırlıyorum bizler durmadan dua etmiştik.

Depremi belki tam yaşamamıştım ama Fethiye’de bir tatil köyünde görev yaptığımızda deprem nedir, nasıl oluyor? Deprem nasıl yaşıyoru bilmiştim.

Yer sarsıntısı felaket bir şey…

Çaresiz kalıyorsunuz. Nereye gideceğinizi ne yapacağınızı bilemiyorsunuz. Hatırlıyorum bir kat yukarıdaki ofisimden aşağıya inememiştim. Sanki dizlerim tutmuyordu. Fethiye’liler bir süre bahçelerinde yatmışlardı. Evlerine girememişlerdi. Bizimde arabada sabahladığımız gecelerimiz olmuştu.

Allah yaşatmasın gerçekten çaresizliği anlıyorsunuz ne yapacağınızı bilmiyorsunuz.

Cölcük depreminden sonra bizimle çalışan çok sayıda depremzade olmuştu.

Onların anlattıklarını dinlediğimde duyduklarım beni kahretmişti.

O kadar acılıydılarki.

Bir gece önce eviniz var, eşyalarınız var, hatta yakınlarınız var, bir gün sonra tek başınasızın ve hiçbir şeyiniz yok. Allah göstermesin.

Deprem, yer kabuğunun içindeki kırılmalardan sonra ortaya çıkan titreşimlerin dalgalar halinde yayılması değilmidir?

Dalgalar halinde yayılan sarsıntılar yeryüzünü elbetteki yerinden oynatıyor, sarsıyor, yıkıyor parçalıyor.

Allah hepimizi deprem denen afattan korusun. Bilir kişiler deprem sırasında- sakin olmamazı ve paniğe kapılmamazı söylüyorlar. Cesur olmalıymışız ve asla koşmayacakmışız.

Nazan Şara Şatana

Depremle ilgili bir alıntıyı aktaracağım. Bu tür olayları hepimizin okuması ve bilmesi gerekir diye düşünüyorum.

DEPREMDE YAPILMASI GEREKENLER:

Öncelikle yaşadığınız yerleşim biriminin deprem tehlikesi hakkında doğru bilgileri ilgililerden öğrenin.

Aile bireyleri arasında olağanüstü bir durumda nasıl davranacağınızı konuşun.

Her odada üzerinize bir şeyin düşmeyeceği sağlam bir yer seçin.

Yere yatma, başını koruma ve bir şeye tutunmayı öğrenin ve çocuklarınıza da öğretin.

Kitaplık, yüksek mobilya gibi kolay devrilebilir eşyalar ile ağır eşyaları duvarlara veya döşemeye sıkıca bağlayın, tablo, gardrop gibi eşyaları sabitleştirin ve üzerinize devrilmeyecek şekilde yerleştirin.

Mutfak dolapları gibi kırılabilecek eşyalarınızı koyduğunuz dolaplarınıza sağlam kilitler takın.

Olağanüstü birdurumda hemen kullanabileceğiniz el feneri, radyo ve yedek pilleri, ilkyardım çantası ve gerekli ilaçlarınızı, iş eldivenini önceden çantaya koyup, kolayca ulaşabileceğiniz bir yerde bulundurun.

DEPREM SIRASINDA:

Bina içinde iseniz deprem sırasında sakin olup, paniğe kapılmayın, cesaretinizi toplayın ve
koşuşmayın.

Büyük bir depremde ayakta durmanız, koşmanız mümkün değildir.

Çömelin ya da döşemeye yatın.

Sağlam bir masa, sıra, mobilya veya kapı kasasının altına girin ve başınızı koruyun.

Masaya tutunun ve onunla birlikte hareket etmeye hazır olun.

Pozisyonunuzu sallantı duruncaya kadar değiştirmeyin.

Bina içinde kalın.

Düşen cam kırıkları ya da bina molozlarından yaralanabilirsiniz.

Tiyatro, okul, sinema, büro gibi kalabalık yerlerde iseniz, kesinlikle merdivenlere, asansörlere
koşmayın.

Kendinizi koltuk, sıra gibi yerlerde korumaya alın, sakin olun ve başkalarını da aynı
şekilde davranmaya davet edin.

Bina dışında iseniz binalardan dökülecek yıkıntılar ve camlardan, elektrik ve direk tellerinden
uzakta güvenli bir yerde depremin durmasını bekleyin.

Araç kullanıyorsanız bulunduğunuz yer eğer güvenli ise durun ve araç içinde kalın.

Normal trafikten olabildiğince uzaklaşın.

Köprüler, üst geçitler, tünellerden uzak durun.

Eğer mümkünse ağaçlar, direkler, enerji nakil hatlarından uzakta kalın.

DEPREM SONRASINDA:

Büyük bir depremden sonra artçı depremler mutlaka devam edecektir. Bu depremlere karşı hazırlıklı olun.

Özellikle ilk üç gün içerisinde, yetkililer izin vermedikçe, sağlam evlerinize dahi girmeyin.

Bazı artçı sarsıntılar zayıflamış yapılarda yeni hasar yapacak kadar büyük olabilir.

Aile bireylerinizi bir arada tutun ve açık bir yerde bekleyin. Varsa yaralılara ilkyardımı yapın.

Evinizi veya binanızı terk ederken kıymetli eşyalarınızı, kalın giyecek, battaniye gibi eşyaları yanınıza alın, kalın ayakkabılarınızı giyin, biraz yiyecek ve içme suyu temin edin.

Enkaz ve yıkıntılar arasında, cadde ve sokaklarda gelişigüzel dolaşmayın.(alıntı)

&

1999 Gölcük Depremi, İzmit Depremi, Marmara Depremi ya da 17 Ağustos 1999 depremi, 17 Ağustos1999sabahı, yerel saatle 03:02'de gerçekleşen, Kocaeli/Gölcükmerkezli deprem.

Richter ölçeğine göre 7,5 Mwbüyüklüğünde gerçekleşen deprem, büyük çapta can ve mal kaybına neden olmuştur.

*

17 Ağustos depremi, tüm Marmara Bölgesi'nde, Ankara’dan İzmir'e kadar geniş bir alanda hissedildi.

Resmi raporlara göre, 17.480 ölüm, 23.781 yaralı oldu. 505 kişi sakat kaldı.

285.211 konut, 42.902 işyeri hasar gördü.

Resmi olmayan bilgilere göre ise yaklaşık 50.000 ölüm, ağır-hafif 100.000'e yakın yaralı olmuştur.

Ayrıca 133.683 çöken bina ile yaklaşık 600.000 kişiyi evsiz bırakmıştır.

Yaklaşık 16 milyon insan, depremden değişik düzeylerde etkilenmiştir.

Bu nedenle Türkiye'nin yakın tarihini derinden etkileyen en önemli olaylardan biridir.(alıntı)

 
Toplam blog
: 1731
: 4678
Kayıt tarihi
: 09.12.10
 
 

Turizmci; Genel müdür Yazar ; Romanlar, senaryolar müzikkaller... Sinema filmleri, TV filmleri.....