Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Eylül '09

 
Kategori
Güncel
 

Dere açılımı

Dere açılımı
 

"Dereler, aksa yukarı yukarı..."


İstanbul Belediye Başkanı Kadir Topbaş, sel felaketinin ardından, sorumlu olarak “İnsanoğlu”nu göstermiş.

Evet, başkan çok doğru söylemiş!...

Doğa felaketlerinin tek sorumlusu, “İnsanoğlu”. İsterseniz bu varlığı hep birlikte biraz daha yakından tanıma fırsatını bulalım;

Topbaş’ın suçladığı bu insanoğlu; Ormanların, dünyanın ciğerleri olduğunu düşünmeden rant uğruna onları bir çırpıda yakan, önemli makamlara gelip, daha sonra, çıkar çarkları içinde önüne konulan evrakları, “ Bir Oy” uğruna imzalayarak, kaçak yapılara müsaade eden, üstüne üstlük bu yapılara, elektrik, su , telefon ve doğalgazın bağlanmasına müsaade ederek meşrulaştıran bu insanoğlu, bazen karşınıza “ Müteahhit” olarak da çıkabiliyor. Kendileri bizzat parayı çok sevdiklerinden ve daha çok inşaat yapmayı arzuladıklarından, zaman zaman çimento ve demir çalmayı da ihmal etmezler!...

İnsanoğlu denen bu varlıklar, daha neler, neler yapmaz ki, aklınız şaşar!...

“ Bir oy “ uğruna kapılarınızın önlerine erzak torbalarını bile koyarlar,

Sizleri, çeklerle donatırlar!...

Oda yetmedi, suyu olmayan evinize çamaşır makinesi bile verirler!...

Onları uzaklarda aramayın! Etrafınıza şöyle bir bakının, insanoğlu denen bu canlıları, bir gün TV’de, bir gün seçim meydanlarında karşınıza Recep İvedik gibi ansızın görebilirsiniz!... Bizlerde bu tip insanoğlu’nun yaptıklarını ve yapamadıklarını çabucak unutuveririz. Bazen de basiretimiz bağlanarak onları tekrar önemli makamlara oturtuveririz.

Çok unutkan milletiz vesselam…

Ne de çabucak unutuverdik 1999 yılının deprem felaketini…

Şimdilerde “Kürt Açılımı” derken, sel felaketinin ardından “ Dere Açılımı” gündemde. Paçalarımızı sıvayıp, yine TV’lerde uzmanların da katılımıyla yağlı bağlı çene çalanları dinlemeye başladık!...

Konuş babam konuş!...

Ne zamana kadar?

Bir sonraki doğa felaketine kadar!

Topbaş’ın bahsettiği şu insanoğlu, gerçekten çok tehlikeli yaratık!.. Bunlar kendi neslini yok etmek için, kim bilir daha ne cin fikirler üretecek. Tabi ki, bunu da zaman gösterecek. “İstanbul’u dinliyorum, gözlerim kapalı” diyen şairimiz şimdilerde bu felaketi yaşamış olsaydı, gözleri açık, bu kez sele kapılanların feryatlarını dinleyecekti!...

Rantçılar, İstanbul’da ne yeşillik bıraktı, nede dere… İnsanoğlu’nun damarları gibi tıkanmış doğanın dereleri. Şimdilerde de, kafası bozulan doğa, önüne aldığı gibi sürüklüyor insanoğlu ve onun eşyalarını…

Evet, tek suçlu “İnsanoğlu” “Altı kaval, üstü şeşhane” olan İstanbul’da, alt yapıya daha fazla önem vermeden, park ve bahçeleri milyonlarca lira değerinde lale devriyle süslersek, olacağı buydu…

Yerin altını kim görüp de oy verecek Değil mi?

Sahi, bu arada bende az kalsın unutuyordum, “Deniz Feneri” davası ne durumda? Bir bilen var mı?

Şehitlerimiz ve selde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet dilerken, böylesi felaketlerin <ı>insanoğlu’nun başına bir daha gelmemesini temenni eder, saygı ve sevgilerimle…

11 Eylül 2009 / Bursa

Ertuğrul ERDOĞAN

 
Toplam blog
: 300
: 466
Kayıt tarihi
: 06.05.08
 
 

Ertuğrul Erdoğan, 1958 yılının sonbaharında Ankara'da doğdu. 1968 -1980 yılları arasında babasını..