Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Şubat '09

 
Kategori
Güncel
 

Dereden tepeden...

Dereden tepeden...
 

Oradan, buradan, dereden, tepeden…

İşte öylesine bir yazı…

Bir bakıyorsun, ABD kaynaklı Global kriz dünyanın bir kısmını vururken, Hamdolsun benim ülkemi teğet geçmemiş!

Ülkemin ekonomisi, 2007 yılı son çeyreğine göre, 2008 yılı son çeyreğinde %4 küçülmüş…

G-20 diye adlandırılan ülkelerindeki ekonomik verilere bakınca, Çin, Hindistan, Brezilya gibi ülkelerin, normal şartlarda olduğu gibi ekonomik büyümelerine devam ettiklerini, oralarda büyüme devam ederken bile ekonomik kriz için tedbirler alındığını, oysa bizde her hangi bir ekonomik tedbir alınmadığını rahatlıkla söyleyebilir ve görebiliriz.

Türkiye çok farklı bir ülke!

Şöyle ki! Bizde ekonomi gibi, sosyal yaşamın kalitesi gibi, üretim gibi veriler düşerken, bazı şeyler hep büyüyor!

Nasıl mı? Mesela, ülke insanı bazı gıda maddelerine %8, bazılarına %18 KDV öderken ve bunun yanı sıra ÖTV öderken, bir ara Mısırda, sonra Gemi Ticaretinde, Sonra Lambada(Tasarruflu lamba) şimdi moda olanda Pırlanta ve ziynet eşyasında 0 KDV oranı ile milleti Pırlantaya doyuruyorlar!

Tıpkı Fransız kralı bilmem kaçıncı Lui’nin dediği gibi…

Ne demişti Kral Lui; Ekmek bulamayan halkı için, Pasta yesinler!

Bizim iktidar da ekmek bulamayan Halka, “Siz ekmeği aşı bırakın, Pırlanta takın” diyor…

Bakan olup, şirket kurarak işyeri açan Bakanlarımız etikten dem vurup, halka etik dersi verebiliyorlar…

Halk için görev yaptıklarını söyleyenler, uluslar arası bir yolu kapatarak, sloganları olan “Durmak Yok Yola Devam” derken, halkın yolunu kapatıp, onları yollarından alıkoyarak, yola kendileri devam ediyorlar. Ve kendilerine kurban kestirip, ne kadar önemli bir kişi olduklarını kanıtlamaya çalışabiliyor…

Oradan, buradan ülke gündemine düşen olaylardan bahsetmeye devam edelim.

Sayın Başbakan ne diyor?

Bilindiği gibi seçimler yaklaşırken bizim bir Sosyal Devlet olma damarımız kabarıyor! İşte bu konuda Sayın Başbakan, "bu yardımlar, seçimden seçime yapılmıyor. Hedef saptırıyorlar. Ülkem sosyal devlet! Sosyal devletin görevi nedir; fakir fukarayı bulmak. Sonra da o yoksula elini uzatmak. Anayasa’nın bize yüklediği bir sorumluluk bu! Tunceli’de valimizin yaptığı yardımları dillerine doladılar. Televizyonlarda bakıyorsunuz, çekimler yapmışlar bunları yayınlıyorlar. Soruyorum onlara; Tunceli’ye gittiniz mi? Türkiye’nin 81 vilayetinden birinin Tunceli olduğunu biliyor musunuz? Sizin Tunceli’ye merhem, deva olacak bir politikanız oldu mu? Bunlar ancak yoksulluk üretebilir.
AKP ise sizin ürettiğiniz bu yoksullukla mücadele ediyor. Tunceli’deki valim sağ olsun, adeta tebdili kıyafet edip halkın arasına karışıyor. Sokaklarında köylerinde ihtiyaç sahiplerini tespit ediyor. Ve o ihtiyaçlara göre yardım yapıyor!"

Ancak bu tespitlerde bir eksiklik veya bir yanlışlık var. Tebdili kıyafet dolaşan sayın Vali o kadar beyaz eşyayı ihale açmaya bile gerek duymadan, bir veya iki dükkandan alıp, devletin eliyle birilerine rant dağıtıyor.

Hiçbir işveren, kuracağı bir iş için Fizibilite(Ön çalışma) yapmadan, o işyerini kurmaz veya açmaz. Ancak, Tunceli ilinde dağıtılan Beyaz eşyada, tebdili kıyafetle tespit yapıldığı söylense de, her hangi bir ön çalışmanın olmadığı, dağıtılan Çamaşır makinelerinin, kullanımı için gerekli altyapı çalışmasının yapılmadığı, makinelerin bağlanacağı muslukların ve şehir içme suyu şebekesinin(!) olmadığı, dağıtılan makinelerin ahırlara konulduğu, televizyonlara ve Gazetelere yansıyan haberlerde hemen görülüyor.

Tam işte burada Başbakan haklı! Bu haberler yalnızca Kartel Medyasında(!) çıkıyor. Oysa yandaş medyada, Sosyal Devlet olmanın gereği olarak dağıtılan beyaz eşyaları alan halkın sevinç gösterileri yer alıyor. Ve röportaj yapılan halk da seçimlerde oylarını AKP’ye vereceklerini, açık seçik olarak beyan ediyor.

Bu seferde YSK devreye girip, bu dağıtılan Kömür, Gıda maddesi, Alışveriş çeki, Buzdolabı, Fırın, Televizyon ve bilumum Beyaz Eşyaların SEÇİM RÜŞVETİ olduğunu açıklıyor.

Olsun varsın! Burası nasıl olsa, Demokratik, Sosyal bir Hukuk Devleti değil mi? Muz Cumhuriyetine benzer bir yanımız mı var?

Birde Arap Birliği toplantısında “Arap olmayanlar, Arapların işine burnunu sokmasın” diye bir açıklama yapılıyor. Türkiye de haklı olarak böyle bir söylemi üzerine almıyor. Onlar olsa, olsa o kelimeleri ABD veya İngiltere için kullanmışlardır! Bizim idarecilerimiz aslanlar gibi Haması savunup! Hamaset nutukları ile Davos’u Fethetmedi mi? Böylesi bir kahramanlığa ve Fetih’e, El Fetih bile karşı çıkamaz! Karşı çıkan olursa, kodukmu oturturuz!

Ha… Birde büyük bir özenti ve gıpta ile baktığımız Suudi Arabistan Kralı’nın hareminde 30 kadın varmış! Sayının fazlalığına bakar mısınız? Oysa bizim idarecilerimiz, dinimizin gereği olarak, en fazla dört kadına kadar izin istemiyorlar mı?!!

Dereden, tepeden, oradan, buradan derken epey uzun bir yazı oldu! Oysa yazacak daha o kadar çok konu vardı ki!

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..