Derin köklerin önemi

Sabah sporuna önem veren bir kişiyim. Erken kalkıp evimizin yakınlarındaki ağaçlıklı alanda koşmak en hoşlandığım şeydir. Geçen gün bu koşulardan birini yaparken yanından defalarca koşup geçtiğim ağaçlara daha dikkatli baktım ve içimde onlara karşı büyük bir saygı oluştu.

Çeşitli türde olan bu ağaçların büyüyüp gelişebilmesi için değişik gereksinimleri olduğu tabiidir. Bazıları uzun süre ilgilenilmeden hatta su bile verilmeden kendi başlarına idare edebilirken, bazıları ile budamak yada köklerini kuru yapraklar ile örterek koruma altına almak için her gün ilgilenmek gerekebilir. Bu ağaçlardan bazıları bize uzun yıllar süresince geniş gölgelik alanlar sağlayabilecek kadar büyük olup, geçmişten günümüze yaşanan her türlü afet, hava ve çevre koşullarına rağmen dimdik ayakta kalabilmiş ve çevresinde yaşanan olayların suskun birer şahidi olarak kalabilmişlerdir.

Bu ağaçların yaşamlarını sürdürebilme koşulları ile ilgili gerçekleri göremeyiz. Güçlenmeleri ve çevrelerine uyum sağlama kapasiteleri toprağın altında saklıdır. Bu sessiz varlıklar oldukça uzun sayılabilecek bir zaman içinde köklerini sabırla toprağın derinliklerine salıp, güçlü ve etkili bir kök düzenine sahip olmuşlardır. Güçlü ve derinlere uzanan kökleri yetiştirmek kolay olmayıp, sabır ve kesin kararlılık ister. Derinlere ulaşacak bir kökün bunu başarabilmesi için her tür toprağın arasından, önüne çıkabilecek tüm engelleri aşabilmesi gerekmektedir.

Ağaçlara bu gözle bakınca köklerin önemide ortaya çıkar. Sınırlarımızda yaşanan olaylar karşınında hepimizin bir ağaç gibi köklerimizi bu güzel ülkemizin topraklarının ta derinliklerine kadar olabildiğince uzatmalıyız ki bizi bölüp parçalamak isteyenlerin hevesi kursaklarında kalsın.