Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Mayıs '17

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Derle, topla, rahatla

Derle, topla, rahatla
 

sade yaşam


Son zamanlar da bazı ezberlerimin bozulmaya başladığını farkediyorum.  Pek bi  sorgular oldum içinde bulunduğumuz düzeni, hayatı, sahip olduklarımızı, olamadıklarımızı. Sorumluluklarım azaldıkça hafiflediğimi  ,sadeleştikçe dinçleştiğimi hisseder oldum. Azalmak, sadeleşmek, ne kadar az isek o kadar çok olmak  kavramları üzerine düşünürken  bir arkadaşım Maria Kondo  tarafından yazılan ‘’Derle, Topla, Rahatla’’ adlı kitabı önerdi minimalizm’e giriş için oldukça güzel bir felsefesi  var diye düşündüm.

Gerçekten ihtiyaç  duydugumuz  şeyi keşfetmenin en iyi yolu  ihtiyacımız olmayan seylerden kurtulmaktır diyor yazar  bu nedenle sizde haz uyandırmayan herşeyi atın  ,  haz veren esyalarla çevrili bir yaşam  mutluluk verir , temel mantık bu. Gerekli gereksiz birçok eşya yığını ile yaşamaya devam edip bir türlü onları atamamamızın iki temel sebebi varmış biri geçmise baglilik diğeri gelecekten korku . Ehhh malum bu ikisi de hepimizde bolca mevcut. Eğer atma aşamasında eşyayı sevmediğiniz halde atmak konusunda tereddütünüz  varsa kendinize sorun  ’’ Geçmişe olan bağlılığım mı yoksa geleceğe dair korkum mu bunu atmama engel oluyor? ‘’ ve bu soruyu her bir eşya  için tekrarlayın. Elimizde tutma kararı alırken hangi ilkeyi göz önüne aldığımız önemliymiş çünkü bu aynı zamanda hayatımıza yön veren değerleri ifade ediş şeklimiz.  Neye sahip olmak istediğimiz konusu hayatımızı nasıl sürdürmek istediğimiz ile yakın ilişkidedir. Geçmişe bağlılık ve gelecek korkusu sadece eşyaları seçme şeklimizi değil aynı zamanda işimiz dahil omak üzere hayatımızın her alanında yaptığımız seçimlerde kullandığımız ölçütü temsil  eder.

Diğer taraftan , eşyalarımız geçmiş  hayatımızı  ve bu dönemde aldığımız  kararları  yansıtmaktadır. Bu yüzden evi yada işyerini  toplamak  hem geçmişimize hemde hoşlandığımız şeylere karşı bir durum değerlendirmesidir. Eşyalarla yüzleşmek ve gereksiz olanları ayıklama süreci sancılı olabilir ama bu bizi kendi kusurlarımızla, yetersizliklerimizle  ve geçmişte yaptığımız yanlış seçimlerle yüzleşmeye zorlar bu nedenle her bir eşya ile tek tek ilgilenmek önemli ve toplama işimin temel prensibidir. Her bir eşya ile tek tek ilgilenirken kendimize ‘’bu eşya bana haz veriyormu? ‘’ sorusunu sorarak karar almak,  bunu yüzlerce hatta binlerce kez  yapmak aynı zamanda karar verme yetisini  de geliştirir. Karar veremeyen kendinisine de  güvenemez ilkesinden kendimize olan güvenimizi de artırır.

Ve son olarak; Atmak biriktirmekten cok daha önemlidir diyerek  tek seferde kökten temizlik ve düzenleme  yapan herkesin hayatının önemli  ölçüde değiştiğini söylüyor yazar. Bu kadar kazanımın ve motivasyonun  üzerine insanın bir an önce elinde ne var ne yok atası geliyor  valla bu yazıyı yazmaya çalışarak bile vakit kaybettiğimi düşünmeye başladım.

Gerçekten ihtiyaç  duydugumuz  şeyi keşfetmeniz ve hayatınızın istediğiniz yönde değişmesini dilerken ;  bu bilgiler sizide motive ettiyse  KonMari metodunun  sıralamasını da dikkate alın derim.

1-      Evinize girerken evinizi selamlayın.

2-      Eşyaları toplamaya kıyafetlerden başlayın.

Sonra sırasıyla kitaplar, kağıtlar, muhtelif eşyalar ,duygusal öğeler ( hediyeler,resimler v.s.)

3-      Atmaya karar verdiğiniz her bir eşyaya size yaşattıkları için teşekkür edin.

4-      Kullandığınız eşyalarla işiniz bitip yerine yerleştireceğiniz vakit onlara size sağladıkları için teşekkür etmeyi unutmayın.

5-      Kalan eşyaları yerleştirirken mutlaka her bir eşyanın belirli bir yeri olmalı  yani farklı noktalarda  aynı kategoriden eşya olmamalı.

6-      Eşyaları yığın şeklinde üst üste değil ,dik bir şekilde  yerleştirin.

Haydi kolay gelsin..

 
Toplam blog
: 36
: 195
Kayıt tarihi
: 26.03.14
 
 

Selam.. Bir parça ANNE'yim ben  sonra  bir parça iş kadını, bir parça ev kadını , bir parça  eş ,..