Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Aralık '11

 
Kategori
Teknoloji
 

Dersimiz facebook!

Dersimiz facebook!
 

Merhaba; yaşasın bugün yine benim için kutlu bir cumartesi.
Nasılsınız sevgili okurlarımız, umarım iyisiniz. Bugün İstanbul'da hava kah güzel, kah kötü! Benim gibi! Aslında cumartesileri kendimi hep iyi hissederim. Bugünlerde ben kah iyiyim, kah kötüyüm. Nedeni bazen içime şeytan kaçıyor evet şeytan! Diyor ki bana "o kötü, bu kötü! Herşey ne kadar kötü!!" Bazen daha da ileri gidip "Onu niye seviyorsun, bunu niye hoşgörüyorsun! Sonunda tepene çıkıyorlar, indiremiyorsun! As suratını otur köşende. Sakın kimseye yüz verme!"
Oldu canım! Kendimi böyle negatif doldurayım. Sonra herkese gereksiz sert davranayım. Peki benim hiç mi ilgiye alakaya, hoşgörülmeye ihtiyacım yok! O zaman çok beklersin Berrin hanım; sen ne veriyorsun ki ne almayı bekliyorsun? Ben herkese asayım suratımı, herkesin binbir kusurunu görmekle yetinmeyip yüzüne vurayım, onlarda bunu kabul edip hala senin yüzüne gülsün.

Peki onlara sen güler misin?
-Ne? Dur! Yok canıım! Bana kötü davranan birinin yüzüne niye güleyim, onun hayatını niye kolaylaştırayım.
O halde düzelt bakalım kendini, bir ters yüz et, görünen kimliğini. İçini temizle azcık! İnsanlara sıcak ilgi ve alaka gösterince bak nasılda yoluna girer ilişkiler.
Evet, ilişkiler insan için önemlidir. İletişim önemlidir. Çünkü iki kişi arasındaki paylaşım bireysel gücü şarj eder. O halde bizim sınırsız iletişime ve birbirimizle erişime ihtiyacımız vardır. Ve kimseye surat asarak kendi hayatımızı sıkıntıya sokmamalıyız değil mi? Eskiden iletişimler daha zordu ya da daha kolaydı. Bunun tartışmasını yapmak bize düşmez. Ama bana düşen bir görev var. Onu sizinle paylaşmak istedim bugün.
Onun adı facebook! Neredeyse 7'den 70'e herkesin üyesi olduğu şu sosyal paylaşım ağı. Eğer bugün benim 8 yaşındaki yeğenimin bile bir facebook sayfası varsa, bu iletişim ağının önemini varın siz düşünün. Karşısına geçince dünyasını unutanlar mı ararsınız, kendini ispat için onu kullananlar, reklam aracı olarak sayfa açanlar falan herkes orda!
Geçen gün bir yazı okudum. Yanlış hatırlamıyorsam Amerika'da her 100 veliden 45' i çocuğuyla facebook'ta arkadaşmış. Bu onların çocuklarını takip etme yolu belki de. Evet bu konuda bende aynı düşünüyorum ve bende kızımla, yeğenlerimle, neredeyse çoğu öğrencimle facebook arkadaşıyım. Çünkü güzel ve hoş yanlarının aksine, korkutucu boyutlara varabilir buradaki ilişkiler. Misal 10 yaşında bir küçük kız gibi görünen 50, 60 yaşlarında bir insan azmanı, küçük kızınızla arkadaş olabilir ve onu kendi yanlış dünyasına rahatlıkla sürükleyebilir. Ben bugünlerde facebook için bazen iyi şeyler düşünüyorum, bazen de çok karamsarım. Peki bu konuda ne yapmalıyız? Belki uzman kişilerin ortaya koyduğu bir eğitim süreci başlatabiliriz.
Facebook dersleri mesela..

Neden olmasın! Her türlü gereksiz dersler ilave edilip sanat dersleri sürekli azaltılırken bir de bunun için yer açalım müfredatta.
Çocuklar ders programını yazarken, şunu söyleyebilir örneğin:
-Aaa! Salı günü ilk iki ders facebook.
-Deme lan!
Evet hayal gibi ama belki olur. Neden olmasın.
Mutlu haftasonları dilerim.
Sevgiyle kalın.

Berrin Aksu

 
Toplam blog
: 171
: 522
Kayıt tarihi
: 18.12.10
 
 

Üniversite mezunuyum. Dekoratörüm. Yazmayı çok seviyorum. 200 kadar şiirim var. Sinema ve tiyatro..