- Kategori
- Blog
Dervişin Geldiği Köy
Dervişin biri, köyünden çıkıp kısmetini aramak için yeni bir köy arar. Yolda bilge bir derviş ile karşılaşır.
Ona, uzakta görünen köyü işaret ederek :
-Orası nasıl bir köydür?, diye sorar. Bilge derviş de ona:
-Peki senin geldiğin köy, nasıl bir köydü?, diye sorar. Bu soruya anlam veremeyen derviş:
-Hiç sorma, hiç dostum yoktu, insanlar birbirinin kuyusunu kazıyordu, selam bile vermezlerdi, diye dert yanar... Bilge derviş bunun üzerine:
-İşte senin sorduğun köy de öyle bir köydür, der. Buna sinirlenen derviş teşekkür bile etmeden yola düşer .
Aradan uzun bir zaman geçtikten sonra, birinci dervişin köyünden çıkan ikinci derviş de kısmetini aramak için yola çıkar. Yolda birinci dervişin de yoluna çıkan, bilge derviş ile karşılaşır ve ona uzakta görünen aynı köyün, nasıl bir köy olduğunu sorar.
Ve bilge derviş de ona:
-Peki senin geldiğin köy nasıl bir köydü?, diye sorar yine aynı şekilde. İkinci dervişin gözleri ışıldar:
-Ah, hiç sorma bizim köy gibisi yoktur. Herkesle iyi geçinirdim, Allah hepsinden razı olsun. Ekmek parası için, mecburen yollara düştüm, yoksa ne işim vardı, der. Bilge derviş:
-Senin sorduğun köy de öyle bir köydür, der.
Bu cevap üzerine, bilge dervişe "Allah senden razı olsun!", diyen ikinci derviş mutlulukla yollara düşer.
İşte geldiğimiz köy nasıl bir köyse, gideceğimiz köy de öyle bir köy olacaktır. BULUNDUĞUMUZ YERLERDE HAYATIN BAHÇESİNE NE DİKERSEK, ONUN MEYVELERİNİ ALACAĞIZ KUŞKUSUZ...