- Kategori
- Şiir
Desitane-i Aşktı, Şehr-i der-Saadet’te
İstanbul Şehrinde Bir Aşk Masalı
==========================
Sen gönlümün devası, dilpesend cananısın,
Olsa da bad-ı saba, durmadan yananısın.
Görünsen bazen bi-dad, bu aşkın manasısın,
Desitane-i aşktı, şehr-i der-saadet’te !
O sühregan gözlerin, şu sinemi vurmadan,
Ab-ı Kevser içinde, yüzüyordun durmadan.
Berk-i gül arasında, baskın yiyen hurmadan,
Desitane-i aşktı, şehr-i der-saadet’te !
Ahd-ü peyman eyledim, sakın bırakma diren,
Bir sevda kurşunuydu, seven kalbime giren.
Bu tutuklu yürekte, çaldı durmadan siren,
Desitane-i aşktı, şehr-i der-saadet’te !
Duygu seli la cerem, iki gözünde ab-ı şor,
Baş üstünde mukabbeb, şimdi de bulutlar mor.
Çekerek mutezile, durmadan yanan bir kor,
Desitane-i aşktı, şehr-i der-sadet’te !
Ah-val-i ahrarane, yetişti gül fidanım,
Ruhundaki güzellik, akl-ı evvel nidanım.
Bazen senin yerinde, senin aks-i sedanım,
Desitane-i aşktı, şehr-i der-sadet’te !
Hakan KURTARAN
17.02.2008-Aydın
Saat:00,45
Osmanlıca Sözlük
-----------------------:
Şehr-i der-saadet …….İstanbul şehri
Desitane-i aşk………..Aşk masalı
Deva………………….İlaç, çare
Dilpesend…………….gönlün beğendiği
Bad-ı saba……………seher yeli
Bi-dad………………...zalim
Ab-ı Kevser…………..cennet ırmağı
Sühregan……………..Büyüleyici
Sinemi………………..bağrıma
Berk-i gül…………….gül yaprağı
Aksa-yı emel…………Ülkü, ideal
Ahd-ü peyman……… Yemin etmek
Ab-ı şor………………Gözyaşı
La-cerem……………. Şüphesiz, elbette
Mukabbeb……………üstüne kubbe yapılmış
Mutezile………………ızdırap, sıkıntı
Ah-val…………………Hal, vaziyet
Ahrarane……………..Özgürce