Devlet 2 yıl içinde çökecek mi?

Bugün Bahçeşehir üniversitesi rektörü Deniz Ü. Arıboğan yaptığı açıklamada 2 yıl içinde devletin çökeceğini iddia etti. Türkiye için esas tehlikenin ne laik, antilaik tartışması ne de PKK terörü olduğunu, en büyük tehlikenin bir Kürt isyanı olacağını söyledi. Bu isyanın Barzani tarafından başlatılarak, Türkiye’ye de yayılacağını ekledi. Teröre karşı uluslar arası destek bulunmasına karşı siyasi oluşumlara karşı uluslar arası destek bulunamayacağını, böyle bir siyasi isyan karşısında ordu idareyi ele alsa bile, askeri yönetimlerin uluslar arası arenalarda hiçbir zaman destek bulamadıkları ve askeri yönetimler ne kadar haklı olursa olsun, devleti değil, askeri idareyi savundukları görünümü verdiğini açıkladı.

Kürt isyanı gibi siyasi bir isyan karşısında başta Birleşmiş Milletler olmak üzere uluslar arası güçlerin devreye gireceğini, ve ülkenin bir bölümüne bir hat çekerek, Türk askerinin o hattın ilerisine gitmesinin engellenme olanağının yüksek olduğunu belirtti. Bu durumda uluslar arası güçler ülkenin bölünmesine destek vereceklerdir.

Zaten Leyla Zana 2010 tarihinde Abdullah Öcalan aramızda olacak derken, belki de bu konuda bildikleri vardı. Zaten en ufak bir olayı bahane eden Güneydoğu halkı, gerek nevruz bayramında, gerekse nevruz bayramında çıkan olayları protesto etmek amacıyla yaptıkları yürüyüşlerde, polisi taşlamakta, yani devlete karşı gelmektedirler.

Önümüzde Yugoslavya gibi bir örnek var. Yugoslavya’nın devlet gücü, ülkenin bölünmesini engelleyemedi. Ve en sonunda uluslar arası güçler devreye girerek, bu bölünme işleminde tamamlayıcı unsur oldu.

Prof. Arıdoğan, yargının siyasallaştığını ve yargıda da iki gurup oluştuğunu, polisin içinde tarikat mensuplarının yer aldığını ve bu gidişin tehlikelerine de dikkati çekti.

Bunun için meclisin bir an önce iktidar, muhalefet bir araya gelerek, öncelikli olarak ülkenin bölünmemesi için ne yapmaları gerekiyorsa onları yapmaları birinci hedefleri olmalıdır